Akkuyu Nükleer'in parası Off-Shore cennetinden
EÜAŞ offshore cennetinde nükleer ortaklığı için şirket kurdu

Akkuyu Nükleer Santralı’nın yerli ortakları projeden çekildi ve bir süredir Akkuyu’ya EÜAŞ’ın ortak olacağı konuşuluyor.
Kamunun elektrik üretim alanındaki birikimini taşıyan ve önemli finansal kaynakları bulunan EÜAŞ’ın offshore cennetlerinden birinde kurduğu şirketler de Akkuyu ve diğer nükleer santrallara ortaklık iddialarını güçlendiriyor.
Elektrik Üretim Anonim Şirketi'ne (EÜAŞ) bir süredir nükleer santral projeleriyle ilgili görevler verilmeye başladı. Türkiye’nin 2 ve 3’üncü nükleer santral projelerinin hazırlıklarını yürütme görevi EÜAŞ’ta ve bu görev çok önemseniyor. Ruslar açıkladı: Akkuyu'nun parası nereden gelecek?
Kamu kurumu özelliğiyle ruhsat alınmasında ve çok daha önemlisi ÇED raporlarının hazırlanmasında avantajlara sahip olan EÜAŞ, nükleer santralların bu süreçlerinde sorumluluk üstleniyor. Söz konusu görevin nükleer santral yapacak şirketlere ne kadar kolaylık sağladığı, Akkuyu Nükleer Santralı yapımında belirgin bir şekilde ortaya çıktı.
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, 2012 yılında, EÜAŞ’ı Sinop sahasında “kurucu kuruluş” olarak tanıdı. 3 Mayıs 2013 yılında Japonya ile “Türkiye Cumhuriyeti’nde Nükleer Güç Sanayisinin ve Nükleer Santralların Geliştirilmesi Alanında İşbirliğine İlişkin Hükümetlerarası Anlaşma” imzalandı.
EÜAŞ, Sinop Nükleer Santral Projesi kapsamında, vergi cenneti olarak bilinen Jersey Takım Adalarında, 50 milyon dolar sermayeli EÜAŞ International ICC ve Sinop Energy IC şirketlerini kurdu. Ruslar Akkuyu'ya Türk ortak bulamıyor, 2023 yılına yetişmesi zor
Kurulan şirketin faaliyet konusu şu şekilde tanımlanıyor:
“Uluslararası anlaşmalar çerçevesinde belirlenen faaliyetler ile yurtdışında elektrik enerjisi üretimi ve ticareti ile yakıt ve atık yönetimine yönelik (elektrik santralı kurulması, işletilmesi, bakımı, onarımı rehabilitasyonu, elektrik ticareti, yakıt ve atık yönetimi ile elektrik ticareti gibi faaliyetleri yerine getirmek.”
Faaliyet konusundan da anlaşılacağı üzere şirket yurtdışında kuruldu ama uğraşı alanı iç piyasa ve nükleer santrallar da Türkiye sınırları içinde yapılacak.
Yatırımların ve bunun gerektirdiği bütün işlerin Türkiye’de yapılmasının öngörüldüğü işleri yürütmek üzere yurtdışında şirket kurulmasının hayra yorulamayacağı açık. Akkuyu’nun finansmanı Jersey’den mi gelecek?
EÜAŞ: BİTMEYEN DENİZ
EÜAŞ, Türkiye Elektrik Kurumu’nun özelleştirilmesi sürecinde kurulan üç şirketten biri. Diğer şirketler dağıtımı üstlenen TEDAŞ ve TEİAŞ.
Bilindiği üzere TEDAŞ, 21 şirkete bölünmüş her parçası 2011 yılı ve sonrasında basında çok tartışılan kuşku dolu ihalelerle satılmıştı.
EÜAŞ’ın işi kamunun elindeki bütün elektrik üretim tesislerinin satılmasıyla bitecekti. Bugün için, henüz özelleştirilmemiş elektrik üretim santralları EÜAŞ portföyünde. Ayrıca Devlet Su İşleri gibi kamu kuruluşlarının yaptığı ve devrettiği enerji tesisleri işletiliyor, bakım ve onarımları yapılıyor.
Bunun yanısıra, EÜAŞ yurtiçinde kurulu enerji şirketlerine destek olmak amacıyla, yüzde 15-20-30 gibi yönetimlerini etkilemeyecek oranlarda ortak oluyor.
İştiraklerinin arasında AKP Milletvekili Vahit Kiler’in sahibi olduğu Kiler grubunun NUR-TEK Elektrik Üretim şirketine 3 milyon 300 bin lira ile yüzde 30 ortak olması dikkati çekiyor.
EÜAŞ’ın, asıl kuruluş amacı özelleştirmenin bitirilmesi ve bu görevini hiçbir koşulda unutmuyor.
2000’li yılların başında kamunun kurulu güçteki ve elektrik üretimindeki payı, yap-işlet-devret santrallar hariç tutulduğunda, yüzde 70’ler civarındaydı. Enerji sektöründeki deregülasyon ve özelleştirmeler sonrasında bu pay hızla geriledi. EÜAŞ, 2011 yılında Türkiye’nin kurulu gücünün yüzde 38’ine ve toplam üretiminin yüzde 32’sine sahipken, 2016 yılında bu oranlar, yüzde 25,7 ve yüzde 17’ye düştü. Ancak bu gerileyen paylara rağmen EÜAŞ, 2,5 milyar dolar civarındaki dev cirosuyla İSO 500 sıralamalarına hâlâ 6'ncı, 7'nci sıradan giriyor.
Kuruluşun her tür kaynağı ve birikimi sermayeye alan açmak üzere kullanılıyor. Offshore cennetlerinde kurulan şirketler de mevzuat kısıtlamaları ve denetim zorunluluklarının arkasından dolaşmaya yarayacak gibi görünüyor.
Kadir Sev/soL