31 gazeteci cezaevinde, 774 gazeteci işsiz
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, bu yılın ilk 11 ayında gözaltına alınan basın mensubu sayısının 156, işten çıkarılanların sayısının ise 774 olduğunu açıkladı.
08.12.2015 08:54 •
16px
32px
Özgürlük için Basın'ın (ÖiB) 'İfade ve Basın Özgürlüğü İhlalleri 2014-2015 Raporu'nun sonuncusu yayımlandı. Raporların objektif kriterlere dayandığını ifade eden Başkan Nazmi Bilgin, bu yılın ilk 11 ayında gazetecilere yönelik toplam 484 adli işlem yapıldığını ifade ederek şu rakamları paylaştı: "484'ün 200'ü suç duyurusu, dava açılan 234, hapis cezası 23, tutuklanan 20, hakaret 133.”
AKREDİTASYONUN ADI SANSÜR
Bilgin şunları ifade etti: “Toplam 174. Adı ‘akreditasyon’ olan sansürün ikiz kardeşi ile de karşı karşıyayız. İçeriye girecek gazetecileri o toplantıyı yapacak kişiler tespit ediyor. Diyor ki ‘toplantıyı siz izleyebilirsiniz, siz izleyemezsiniz’. Bu, düpedüz sansürdür. Akreditasyon 2014’te 24 iken 2015’in 11 ayında 55’e çıkmış bu rakam.
DAVA SAYISI 2’YE KATLANDI
Raporda Mart–Aralık 2014 döneminde gazeteciler hakkında 77 dava açılmasına karşılık, Ocak–Kasım 2015 döneminde 157 dava açıldığı, yine 2014'ün son dokuz ayında gazetecilerle ilgili toplam 179 adli işlem yapılırken, 2015'in 11 ayında medya mensuplarına yönelik 305 adli işlem uygulanmasının medya mensuplarının özgürlükleri açısından durumun kötüleşmesine net bir örnek olduğuna dikkat çekildi.
31 GAZETECİ CEZAEVİNDE
Gazeteciler Cemiyeti tarafından hazırlanan raporda basın ve ifade özgürlüğü konusunda Türkiye'nin dünya sıralamasında çok gerilerde bulunmasını 'esef verici' olarak değerlendirildi. Raporda "Türkiye'nin uluslararası kurumlarca hapiste en fazla gazeteci bulunduran ülkelerden biri olarak gösterilmesi, 31 gazetecinin günümüz Türkiye'sinde cezaevlerinde çile doldurmakta olması ve en kötüsü gazetecilerin iş, aş, güvenlik veya çevre kaygılarıyla kendi kendilerine otosansür uygulamaları bugünün acı gerçeklerindendir "denildi.
AKREDİTASYONUN ADI SANSÜR
Bilgin şunları ifade etti: “Toplam 174. Adı ‘akreditasyon’ olan sansürün ikiz kardeşi ile de karşı karşıyayız. İçeriye girecek gazetecileri o toplantıyı yapacak kişiler tespit ediyor. Diyor ki ‘toplantıyı siz izleyebilirsiniz, siz izleyemezsiniz’. Bu, düpedüz sansürdür. Akreditasyon 2014’te 24 iken 2015’in 11 ayında 55’e çıkmış bu rakam.
DAVA SAYISI 2’YE KATLANDI
Raporda Mart–Aralık 2014 döneminde gazeteciler hakkında 77 dava açılmasına karşılık, Ocak–Kasım 2015 döneminde 157 dava açıldığı, yine 2014'ün son dokuz ayında gazetecilerle ilgili toplam 179 adli işlem yapılırken, 2015'in 11 ayında medya mensuplarına yönelik 305 adli işlem uygulanmasının medya mensuplarının özgürlükleri açısından durumun kötüleşmesine net bir örnek olduğuna dikkat çekildi.
31 GAZETECİ CEZAEVİNDE
Gazeteciler Cemiyeti tarafından hazırlanan raporda basın ve ifade özgürlüğü konusunda Türkiye'nin dünya sıralamasında çok gerilerde bulunmasını 'esef verici' olarak değerlendirildi. Raporda "Türkiye'nin uluslararası kurumlarca hapiste en fazla gazeteci bulunduran ülkelerden biri olarak gösterilmesi, 31 gazetecinin günümüz Türkiye'sinde cezaevlerinde çile doldurmakta olması ve en kötüsü gazetecilerin iş, aş, güvenlik veya çevre kaygılarıyla kendi kendilerine otosansür uygulamaları bugünün acı gerçeklerindendir "denildi.
