3 banka için sosyal medyada boykot kampanyası

Başbakan’ın, faiz lobisi suçlamasının ardından üç banka hakkında sosyal medyada boykot kampanyası başladı. Kamu kuruluşları da özel sektörden mevduat çekiyor

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, Gezi Parkı eylemlerine destek veren sermaye gruplarına yönelik yaptığı, “Ümüklerini sıkarız”, “Mevduatlarınızı kamu bankalarına kaydırın” açıklamaları, bankacılık sektörünü karıştırdı. AKP’li mudiler, sosyal medya üzerinden, özel bankalardaki hesaplarını kamu bankalarına aktarmak için örgütlenirken, asıl hareket kamu mevduatında oldu.

Kamu kurumları hareketlendi

Başbakan Erdoğan’ın önceki gün Ankara dönüşünde yaptığı ve özel bankalardaki mevduatların kamu bankalarına aktarılması yönündeki açıklamaları, dün sabah saatlerinden itibaren etkisini gösterdi. Erdoğan, AKP’lilerin mevduatlarını kamuya aktarılmasını istemişti. Ancak, Erdoğan’ın açıklamaları, kamu kurumlarını da harekete geçirdi.

Geçmişte hükümetin aldığı karar doğrultusunda, mevduatlarını özel bankalara kaydıran kamu kurumlarının bazıları, dünden itibaren mevduatlarını yine kamu bankalarına aktarmak için harekete geçti. İlk etapta, vadesiz mevduatların kamu bankalarına aktarıldığı öğrenildi. Bazı AKP’ye yakın iş adamları da, kamu bankaları yöneticilerine mevduatlarını kamu bankalarına aktarmak istediklerini açıkladı.

Kamu kurumlarının 25-30 milyar liralık yıllık mevduatı oluşuyor. Söz konusu mevduatın, kademeli olarak kamu bankalarına dönmesi bekleniyor. Ayrıca, kamu kurumları, mevduatlarını tutacakları bankaları “teklif” almak suretiyle belirliyor. Dolayısıyla bir anda mevduatın çekilmesi söz konusu olmuyor. Bu nedenle kamu mevduatının kademeli olarak yeniden kamu bankalarına döneceği tahmin ediliyor.

AKP’liler de örgütlendi

Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarının ardından, mevduat çekişi için bazı AKP’lilerin örgütlenmesi dikkat çekti. Sosyal medyada yayımlanan mesajlarda, özel bankalarda bulunan şahsi mevduatların kamu bankalarına aktarılması konusunda çağrılar yapıldı. Bu çağrılar üzerine, Türkiye’nin önde gelen özel bankalarından küçük miktarlarda, kredi kartı iptallerinin yaşandığı belirtildi.

Başbakan Erdoğan’ın açıklamaları, ekonomi yönetimini de adeta alarma geçirdi. Merkez Bankası, dün sabah yaptığı toplantıda, Gezi Parkı eylemlerinin piyasalara etkisini değerlendirdi. Türk bankacılık otoritesi olan BDDK da bankacılık sektöründeki mevduat hareketlerini yakın takibe aldı. BDDK kaynakları, mevduat hareketlerinin bankaları tehdit edecek boyuta ulaşacağını tahmin etmediklerini bildirdi. Yetkililer, Türk bankalarının dış şoklara olduğu kadar, iç şoklara da dayanıklı hale geldiğini, dolayısıyla, küçük hareketlenmelerin bankaların bilançoları üzerinde çok fazla etkisinin olmayacağı görüşünü savundular.

Başbakan suç mu işledi?

Başbakan’ın faiz lobisi eleştirisi sırasında “Bir banka, iki banka, üç banka var. Devletin bankaları var. Onlardan istifade edersiniz. Bana isim verdirmeyin, onları biliyorsunuz” sözlerinin ardından, sosyal medyada İş Bankası, Garanti ve Yapı Kredi hakkında boykot kampanyası başladı.

Akşam saatlerinden itibaren çok sayıda kişi, Twitter, e-mail ve SMS yoluyla boykota katılmaya çağrıldı. Bankalar Birliği, konuyla ilgili açıklama yapmayacağını belirtirken, Başbakan’ın çağrısı ve ardından gelişen kampanyanın, Bankacılık Yasası’na göre suç olup olmadığı tartışması başladı.

Bankacılık Kanunu’nun 74’üncü maddesi “Radyo, televizyon, video, internet, kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim araçları ve benzeri yayın araçlarından biri vasıtasıyla; bir bankanın itibarını kırabilecek veya şöhretine ya da servetine zarar verebilecek bir hususa kasten sebep olunamaz ya da bu yolla asılsız haber yayılamaz” ifadeleriyle, bankaların itibarının zedelenmesini suç sayıyor. Kanun, bu maddeye aykırı davrananların ise bir yıldan üç yıla kadar hapis ve 1.000 günden 2.000 güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağını öngörüyor. İşlenen suç nedeniyle özel veya kamusal bir zarar doğarsa verilecek ceza altıda bir oranında artırılıyor. 

Hüseyin Özay/Taraf