Tüzmen'den Yılmaz'a tavsiye

CNR Expo Center'de düzenlenen İstanbul Mobilya Fuarı'nın (İMOB 2006) açılışını yapan Bakan Kürşad Tüzmen, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı.
      Merkez Bankası Başkanı olarak Durmuş Yılmaz'ın atanmasına ilişkin bir soru üzerine Tüzmen, 'Merkez Bankası'nın içinden gelen bir arkadaşımızın bu göreve getirilmesi, devamlılık açısından güzel bir gelişmedir. Kendisine başarılar diliyoruz' karşılığını verdi.
      ABD gibi ülkelerde Merkez Bankası başkanının devlet başkanı ile aynı dönemde değil, 2 sene geçtikten sonra göreve getirildiğini anlatan Tüzmen, bunun devamlılık sağlanması açısından çok uygun bir sistem olduğunu vurguladı.
      Bakan Tüzmen, 'Devlet başkanının ve Merkez Bankası başkanının görev süreleri 4 sene. Bu 4 senelik görevleri 2'şer sene geçişli olarak yapıyorlar. Yani bir devlet başkanı 2 sene eski Merkez Bankası başkanı ile, 2 sene de yeni başkanla çalışma imkanı bulacak şekilde ülke politikasına yön verme imkanına sahip oluyor' diye konuştu.
      Merkez Bankası'nın fiyat istikrarının oluşturulması ve enflasyonla mücadele açısından son derece önemli bir kurum olduğunu vurgulayan Tüzmen şunları kaydetti:
      'Hükümetimizin seçim beyannamesine koyduğu, daha sonra tamamen arkasında durmaya çalıştığımız ekonomik kalkınma modeli var. Bu modelin ismi ihracata dayalı kalkınma modelidir. Bu modelde bütün kamu, özel kurum ve kuruluşları bunun gereğini yapacak şekilde çalışır. Hiçbir kurum ve kuruluş (bizim işimiz sadece budur, biz işin geneline bakmayız, işimizle ilgileniriz) diyemez. Tabii ki işini en iyi şekilde yapacak ama diğer bütün resmin içinde nerede olacağını iyi görecek.
      Ekonomi nasıl hareketlendiyse, Türkiye'nin bugün GSMH'nin yüzde 55'i dış ticaretle gerçekleşiyorsa, bu çok önemli bir göstergedir. Demek ki ihracata dayalı kalkınma modelini benimsiyoruz, bütün kuruluşlar kendini buna göre ayarlamak zorundadır.'
     
     SU ALTI ÖNERİSİ

      Devlet Bakanı Tüzmen, ihracatçıların şikayet ettiği dalgalı kur politikası ve 'değerli YTL politikası'nın yeni dönemde de sürdürülüp sürdürülmeyeceğinin sorulması üzerine şu karşılığı verdi:
      'Bence bu saatten sonra kurla ilgili tartışma yapmak yanlış. Kurun birdenbire değiştirilmesi son derece sıkıntı yaratacak bir dönem açar. O yüzden normal değerine doğru seyrinin engellenmemesi ama yine aynı şekilde girdi maliyetlerinin aşağı doğru çekilerek bu işlerin başarılması bizim açımızdan son derece önemli. Dalgalı kur olacaktır.' 'Dalgalı kur', 'çıpa' gibi ekonomi terimleri ile su altı terimlerinin hep birbirine benzediğini dile getiren Bakan Tüzmen, şöyle konuştu:
      'Onun için Merkez Bankası Başkanı'na da ben su altı eğitimini tavsiye ediyorum. Soğukkanlı davranması, paniklememesi, durup düşünüp ondan sonra karar verip hemen uygulamasını öneriyorum. Bunlar aslında herkesin geliştirmesi gereken hasletlerdir. Su altı ve su üstündeki kurallar hep aynıdır. Dikkat edin, ekonomi terimleri hep denizle ilgilidir, bu yüzden herkese tavsiye ediyorum.' Üreten ve kalkınan Türkiye'nin kendisini temizleyen Türkiye demek olduğunu ifade eden Bakan Tüzmen, 'İşte burada üretim oldukça, ihracat arttıkça, bizim yolsuzlukla mücadelemiz de en iyi şekilde yapılacaktır. İhracat, ülkelerin kendi kendini temizleme yoludur. Ülkenin ihracatı ne kadar artarsa, o kadar hızlı bir şekilde kendini temizler' dedi.