Turkcell yöneticilerine küfür eden..

Yeni Şafak'ın haberi

Kavganın adı Turkcel mi? başlıklı haberimiz üzerine dün Doğan Yayın Holding'in Yeni Şafak'a yaptığı açıklamaları ve iddialarını Çukurova Medya Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Serdar Çaloğlu'na sorduk.

Çaloğlu bize yaptığı açıklamada ilginç noktalara dikkat çekti. Serdar Çaloğlu'nun sözleri Çukurova Grubu'nda kendi ifadeleri ile 'Etik' bulmadıkları Doğan Medya Grubu'na karşı bir reklam başkaldırısının olduğunu gözler önüne seriyor. İşte Çaloğlu'ndan reklam dünyasında da çok konuşulacak ve tartışılacağını düşündüğümüz sözler:
Sayın Çaloğlu kavga neden ve kiminle?

2002 yılında açılmış bir davayı bugün olmuş gibi 2007 yılında ortaya atmayı bir okuru olarak Hürriyet Gazetesi'ne yakıştıramadım. Hürriyet Gazetesi'nin bu yayınlarının ne kadar yanlı, ne kadar yanlış olduğunu ifade edilmesi ile başladı bu son kavga.

'10 YILDA NE DEĞİŞTİ?'

Oysa 6-14 Eylül 1997 tarihleri arasında yayınlanan Avrupa Holding ve Erol Aksoy'la ilgili olarak Hürriyet Gazetesi ve Milliyet Gazetesi'nin manşetten verdiği haberleri hatırlatmak durumundayım. Bakın o dönemlerde hakkında "Kapkapar bir sicil" başlığı atılan Erol Aksoy 1997 ile 2007 yılı tarihleri arasındaki 10 yılda kendisini ne şekilde temizleyebilmiştir ki, Hürriyet Gazetesi nezdinde bu kadar onun savunuculuğunu, avukatlığını kazanacak kadar itibar kazanmıştır.

Turkcell yöneticilerine küfür eden kim?

Arkadaşlarımız Mehmet Ali Yalçındağ'ın hakaretlerine ve tahkirlerine uğradılar. Bu biliniyor. Ancak bunun ardından çok pişman oldular ve böyle yapmadık diye açıklamalar yaptılar. Mehmet Ali Yalçındağ'la bu konuşmayı ben yapmadım. Turkcell'de bazı yönetici arkadaşlarımız bu konuşmayı yapıyor.

Doğan Grubu'na reklam vermemek pazarlama zaafiyeti yaratabilir mi?

Bu durum bir pazarlama zaafiyeti yaratacaktır sözüne şiddetle itiraz ediyorum. Pazarlama zaafiyeti yaratacaktır diyerek bir baskı unsuru oluşturuyorlar. Zaten onun için Türkiye'de kanunlar ve kurallar var. Medya'nın tekel olmaması için yasalar var ama Doğan Grubu şuanda televizyonların önemli bir kısmını kontrol ediyor. Böyle bir çelişki de var ortada. Türkiye'de Zaman, Yeni Şafak, Sabah Akşam, Show TV, ATV, NTV gibi milyonlarca kişiye ulaşan yayınlar var. Her şirket yüksek erişime sahip olan bu şirketlere kampanyalarında yer vererek hedeflerine ulaşabilirler.

DOĞAN'IN GLOBAL STRATEJİSİ

Vatan Gazetesi'ndeki Turkcell haberlerin ardında da bu gazetenin reklamlarının kesilmesi mi var?

Valla o tespiti sizin yakalamış ve bana soruyor olmanız bir fırsattır bence. Demekki bu Doğan Grubu'nun global bir stratejisi. Burada da Vatan Gazetesi'ne sirayet etmiş bir şekilde devam ediyor. Demek ki reklammış Turkcell'le ilgili iyi haber yapmanın ölçüsü.

Doğan'ın teklifi

Doğan Yayın Holding'den Yeni Şafak'a gelen açıklamada Çukurova ve Turkcell yönetimilerine bir çağrı da yer aldı. Bu çağrıda, "Turkcell'in en yakın rakibinin kullanım oranı ve reklam bütçesine paralel koşullarda reklam yayını istenildiği takdirde Turkcell reklamlarının da Dogan Grubu yayın kuruluşlarında yayınlanacağını taahhüt ediyoruz” denildi

Pırıl pırıl bir şirket

Çukurova Medya Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Serdar Çaloğlu, Mehmet Emin Karamehmet'in Turkcell'i zarara uğratması ile ilgili iddialara şu yanıtı verdi: “Sayın Karamehmet'in Turkcell'i sadece yüzde 17 hisse ile yönettiği ifadeleri, sadece yoruma dayalı ifadeler. Türkiye'de kanunlar var. Anonim şirketler kanunlar çerçevesinde yönetilir. Bu konuda doğru mu yönetiyor, yanlış mı yönetiyor, iyi mi yönetiyor, kötü mü yönetiyor bunları regüle eden kurum ve kuruluşlar vardır. Bu konuda hiç merak etmesinler. Turkcell zaten SPK ve Telekonikasyon Kurulu tarafından yapılan tüm olağan ve olağanüstü denetimlerden yüzakı ile çıkmıştır. Pırıl pırıl bir şirkettir. Bu yazılar ancak Sermaye Piyasası'nda halka açık olan bir şirketi taciz etmektir. Bu tacizin karşılığı da mahkemelerde aranacaktır. Zaten Türkiye'deki reklam sektörünü bir şirket bu kadar domine ediyorsa, onlara reklam verilmediği zaman Türkiye'de yaşam olmuyor ise o zaman vay Türkiye'nin haline. O zaman Rekabet Kurulu hemen buna müdahale etmeli.

Turkcell Mehmet Y. Yılmaz'a dava açacak

Serdar Çaloğlu, Hürriyet Yazarı Mehmet Y. Yılmaz'ın “Turkcell'in parası nasıl hortumlanıyor” başlıklı yazısı ile ilgili olarak, “Sayın Mehmet Yılmaz Turkcell'in hortumlandığını iddia etmiş. Turkcell bu konuda kendisine çok kuvvetli bir dava açma hazırlığında. Yazısının içeriğinde kendilerine reklam verilmemesini eleştirerek, Çukurova Grubu Şirketlerine verilen reklamları tenkit ediyor. Örneğin Akbank bu yıl KanalD ve Star'a hiç reklam vermemiştir. Yüzde 25'i Citi Bank'ın olan, BDDK'nın kontrolünde bulunan, halka açık olan pırıl pırıl Akbank Doğan Grubu televizyonlarını kullanmamaktadır. Zaten Doğan Grubu televizyon ya da gazetelerini kullanmaya mecbur olmak gibi reklam kampanyası düşünülemez. Herkesin böyle düşünmeye itildiği bir ortam vardır. İş dünyasında buna maruz kalanlar vardır.

Eğer bu ülkede Kanal D'ye, Star'a, Hürriyet'e, Milliyet'e reklam vermeden reklam kampanyası düzenlenemez görüşü şiddetle empoze edilmek isteniyorsa bu bir nevi haraç kesmek anlamına geliyor. Bizim itirazımız bu. Tahkir, tacize uğramışsınız. Sonra da kendinizi reklam vermeye mecbur hissediyorsunuz. Hayır efendim. Bundan bir buçuk yıl önce aramızda yaptığımız reklam anlaşmalarında ne kadar etik olduklarını gösterdikleri için, Turkcell, Digiturk bunlara reklam vermeyi kesmiştir. Kaldıki reklam fiyatlamaları ile ilgili olarak empoze ettikleri de bizim tecrübemizdir. İçeriği bizdedir. Bunları deşifre etmek istemiyorum.