Sabahattin Önkibar'la Hadi Özışık birbirine fena girdi...
Aydınlık Gazetesi yazarı Sabahattin Önkibar ile İnternethaber yazarı Hadi Özışık ağza alınmayacak yazılarla birbirlerine girdiler...

İnternethaber yazarı Hadi Özışık, Aydınlık yazarı Sabahattin Önkibar için önce şunları yazdı...
"Sabahattin Önkibar diye biri, gazeteci sıfatıyla ahkâm kesebiliyor hâlâ. Başka ülkede olsa, değil yazmak hem vallahi hem billahi bu adamı tuvalete bekçi yapmazlar. Ama o "Yarrabi şükür" modunda üfürüklerine devam ediyor. Dikkatli bir İnternethaber yorumcusu tarafından nasıl rezil edildiğine bir bakın Allah aşkına... Rezil rüsva olmasına rağmen, hiç ara vermedi üfürüklerine. Hâlâ yazıyor, her kapağın altından o çıkıyor, her yalanın, her iftiranın, her çamurun altında onun imzası var...
SABAHATTİN KİBAR İLE ÖZGÜR ÖZEL'İN ORTAK NOKTASI
Sabahattin Önkibar'ın bir ikizi de CHP'de var.
Özgür Özel...
Yalan ağzında yuva yapmış sanki. Sabahattin gibi o da sürekli üfürüyor... Süleyman Soylu ile ilgili 4 Şubat tarihini üfürmüştü hatırlayın. "Fetullah'la görüştü" dediği Süleyman Soylu, o tarihte Umre'de çıktı... Bizimkisi, ikizi gibi işin üzerine ve yattı bir daha 4 Şubat'ı ağzına almadı.
Özgür Özel, dün yeni bir yalanla karşımızdaydı. AK Parti'ye kurultay için gönderilen davetiyenin yırtıldığını ve çöpe atıldığını söyleyince...
Mahir Ünal'ı aradım...
"Asla" dedi...
"Biz nezaketten yoksun bir parti değiliz" dedi...
Özgür Bey, yalanı alışkanlık haline getirmiş. Yalan söylüyor, inanan inanır inanmayan zaten bana inanmaz diyor herhalde... Erdoğan'ın genel başkan seçildiği AK Parti kongresine CHP'lilerin katıldığını söyleyince muhabir itiraz etti:
- Bildiğim katılmadınız...
-Ha evet, katılmadık katılmadığımızı da yazılı bir metinle bildirdik...
Mahir Ünal'a bunu da sordum...
"Yalan, bize herhangi bir yazılı metin gelmedi" dedi...
Dedim ya...
Sebahattin'in ikizi...
Sebahattin Önkibar'ın Hadi Özışık'a cevaı böyle oldu...
BUNLAR YALAN MI ABDÜLHADİ?
Yıllar önce Yeniçağ’daydım.
Abdüllatif Şener’in AKP’den kopacağını öğrendim ve yazdım.
Kendi ifadesiyle AKP’li Cihan Kamer’den aldığı parayla internet sitesi kuran Abdülhadi Özışık bu yazım üzerine AKP’yi sahiplenmek adına bana “yalancı, yok böyle bir şey” diyerek saldırdı.
Önce ciddiye almadım zira bu çocuk dengim değildi yani benim bir dönem Ankara temsilcisi olduğum Türkiye gazetesini elden dağıtan ve arta kalan zamanda müstahdemlik yapan sıradan biriydi.
Muhatap almamam üzerine bu Abdülhadi, aynı konu üzerinden üslubunu çirkinleştirip saldırmaya devam edince mecburen karşı yazı yazdım ve de onu mahkemeye verdim.
Sonuç: Hem Abdüllatif Şener yazdığım “İstifa edecek” başlıklı yazımdan kısa bir süre sonra AKP’den istifa etti hem de Abdülhadi’yi yargıda tazminata mahkûm ettirdim...
İşte eğitimi olmayan ve bu aralar “ne idim ne oldum” moduyla gezinen müstahdem kökenli bu Abdülhadi süreç içinde kim güçlü ise onun kayığına biniyor.
Mesela FETÖ’nün etkin döneminde Fetullah’ın Avustralya gezisi misali pek çok organizasyona katıldı ve o örgüt adına destekleyici yayınlar yaptı ki isteyen arşivde bulabilir.
Bu arada Abdülhadi yine kendisi yazdı, AKP’li belediyelerden dayak yemiş adamdır... Tekrar ediyorum bunu sütununda yazan kendisidir. Peki o dayak niçindir ve perde arkası nedir, açıklasana Abdül!..