Piyasalarda ne oldu?

Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) verilerine göre, toplam sanayi üretimi  Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre % 8.3 artış göstererek beklentilerin üzerinde gerçekleşti.

Piyasa beklentilerinde Ağustos ayı sanayi üretimi artışı için verilen tahminlerin ortalaması % 5.05, medyanı ise % 4.75 olmuştu. DİE verilerine göre, endeks rakamı 134.2 değerini alarak bu yılın en yüksek düzeyine çıktı.

Merkez Bankası'nın reel ve mali sektör temsilcilerinin katılımıyla ayda iki defa  düzenlediği beklenti anketinin Ekim ayı birinci dönem sonuçlarına göre yıl sonu TÜFE tahmini % 7.11'den % 7.17'ye yükseldi ancak hükümetin % 8 olan yıl sonu hedefinin altında kalmayı sürdürdü.

Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamada, gelecek 12 ayın TÜFE tahminleri % 6.41'den % 6.25'e  gerilerken, cari ayın TÜFE beklentisi % 1.17 oldu.

Ankette yıl sonu büyüme tahminleri Eylül ikinci dönem anketindeki % 5.1'den, hükümetin yıl sonu hedefi olan % 5 düzeyine gerilerken, yıl sonu cari işlemler açığı tahminleri de 20.762 milyar $’dan 21.358 milyar $’a yükseldi. Hükümet yıl sonu cari işlemler açığının GSMH'nın % 4.4'üne denk gelecek şekilde 15.4 milyar $ civarında gerçekleşeceğini öngörmüştü.

Ankette yıl sonu 3 aylık bileşik faiz beklentisi % 13.53'ten % 13.42'ye gerilerken, gecelik basit faiz beklentisi % 13.32'den % 13.31'e geriledi. Ankette yıl sonu $ kuru tahminleri 1.4051 YTL'den 1.3925 YTL'ye geriledi.

Haftaya sakin bir başlangıç yapan piyasalarda gündemin en önemli maddesi Merkez Bankası Para Kurulu’nun bugün yapacağı ve kararını yarın açıklayacağı toplantı sonuçları. Cuma günü kapanış sonrası valörli işlemlerde kısmen yükseliş eğilimi gördüğümüz bono faizlerinde sabah açılış sonrası sınırlı da olsa alım eğilimi söz konusu oldu. Gösterge tahvilde mevcut seviyeler bileşik bazda 14.65 civarında. Bu seviyeler O/N fonlamanın bileşik bazda karşılığının yaklaşık 70 baz puan kadar altında. Bu durumda piyasa beklentileri için Merkez Bankası’ndan ağırlıklı olarak 50 baz puanlık bir indirimin satın alındığını söylemek mümkün. Yarın açıklanacak kararda 25 baz puanlık bir indirim tercihi ya da çok düşük ihtimal olsa da faiz indirimi kararı alınmaması durumunda faizlerde yukarı düzeltmenin yaşanması söz konusu olacaktır diye düşünüyoruz. Beklentilere paralel bir indirimde de kar satışları devreye girebileceği için mevcut seviyelerden yukarı düzeltme gelme ihtimalinin daha ağır basabileceğini düşünüyoruz. Genel çerçevede üyelik müzakerelerine resmen başlanılmasının yarattığı olumlu havanın piyasalar genelinde ve global piyasa oyuncuları nezdinde Türkiye’ye bakışı olumlu yönde destekleyici bir çıpa olma özelliğini koruyacağını düşünüyoruz. Önceki dönemlerde olduğu gibi cari açığın endişe yaratabilecek boyutlara ulaştığı ve ulaşmaya devam edeceği yönündeki söylemlerin etkisinin hem AB hem de IMF çıpalarıyla azalacağını düşünüyoruz. İçeride ve dışarıda olumlu konjonktürün etkisiyle hız kazanan özelleştirme gelirlerinin de cari açık endişelerini azaltıcı etkisinin olduğunu düşünüyoruz. Cari açığa ilişkin özellikle bu açığın hep sıcak parayla fonlanıyor olmasından dem vuruluyor olmasıyla yaratılan eleştirel yaklaşımların, doğrudan yatırımların payının artıyor olmasıyla bir nebze durulacağı bir yapıya yerini bırakacağını düşünüyoruz.
Öte yandan Hazine yetkililerince IMF heyetinin 12 Ekim’de Ankara’da stand-by anlaşmasına ilişkin görüşmelere başlayacağının bilgisi verildi. Görüşmelerin neticelendirilmesi ve kredi diliminin serbest bırakılması için Meclis’ce yapılması gerekenler arasında bulunan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanun Tasarısı bu çarşamba günü  Plan ve Bütçe Komisyonu tarafından görüşülm