PD seyahat yazarı Kaan İncili okurlarını bu kez pasaportsuz gidebileceğiniz Tiflis sokaklarına götürüyor
Sevgili gezgin dostlar gelin bugün yakın bir noktaya gidelim. Hem de bırakın vizeyi, pasaporta bile ihtiyaç duymayacağınız bir seyahat gerçekleştirelim. Yeni tip nüfus kartlarınızı yanınıza alın, 2 gecelik bir kafa dağıtma seyahati için valizinizi hazırlayın, en kolay gelecek yöntem ile kendinizi önce havalimanına, sonra iki kanatlı bir hava aracına atın. İşte geldik; biz, Tiflis ve güzel bir kaç gün.
Kaan İNCİLİ
Havalimanından çıktıktan sonra hemen ulaşacağımız büyük bulvar / otoban bizi kısa bir zaman diliminde otelimize götürüyor ve şehrin merkezinde yapacaklarımıza başlıyoruz.
İlk durağımız Kura nehri kenarındaki Europea Square’de bulunan teleferik istasyonu. Burada Mother of Georgia Tramway ile Tiflis manzarasını izleyerek botanik bahçenin olduğu eski Tiflis’e doğru çıkıyoruz. Bu arada turistik aktiviteleri sevenler teleferiğe binmeden hemen önce orada bulunan sabit konumda yükselen Air Baloon Tbilisi’den de şehri panoramik görebilir. Tepeye vardığınızda Kartlis Deda yani Mother of Georgia dedikleri Gürcistan’ın koruyucu annesi anıtı ile karşılaşıyorsunuz. (Bu arada tepeye dar ve uzun basamaklar ile de ulaşabilirsiniz) Botanik bahçe ve mini şelale ile hem manzaranın hem de bölgenin keyfini çıkarmayı unutmayın. Bu esnada ufak hediyelik eşyacılardan yapacağınız lokal ürün alışverişleri de çantanızı doldurmaya başlayacaktır.
Yavaş yavaş rotamızı aşağıya şehrin merkezine çevirmeye başlayalım. Keyifli basamaklar ve sokaklardan inerek ara ara görünen manzaranın resimlerini çekerek kendimizi St. George Cathedral of Tbilisi’de buluyoruz. Bundan sonrası artık Meidan Bazaar ve nehir kenarı, tabi hemen bu noktalara göre nehrin tam karşısında kalan Metekhi Virgin Mary Assumption Church’de resmini çekmeye değer yapılardandır.
GÜZEL BİR YEMEK ZAMANI
Madem yorulduk o zaman güzel bir Tiflis öğlen yemeğinin tam sırası. Güzel bir hinkali ve / veya haçapuri ilk yemek için denenebilir. Bu arada Gürcistan kendi sınırları içinde şaraplık üzüm bağlarından elde ettiği üzümlerden ürettiği şarapları ile iddialı olduğunu savunan bir ülkedir. Damak tadınıza uyan üzüm cinslerinden veya yakın olan bölge üzümlerinden yapılmış şaraplar denemeye kesinlikle değer.
TURİST ASLA YORULMAZ
Yemek sonrası, turist yorulmaz / uyumaz / acıkmaz / susamaz mottomuz ile cafe & bar ve restaurantlardan dolayı nispeten akşamları daha hareketli olan dar sokakların olduğu bölgeye geçip enteresan görünüşe sahip na nizami The Clock Tower’ı görüyoruz. Tabii bu sırada Kura nehrinin karşısındaki Rike parkı eski şehire bağlayan 2010 yılında açılan Barış Köprüsünü de ihmal etmeyelim. Yorgunluk durumunuza göre Sameba Katedrali ve Özgürlük meydanı / anıtı ile artık dinlenmek için otele geçmeyi hakettik.
Güzel bir istirahatin ardından akşam yemeğimiz için otelden çıkmamız lazım. Bu sefer yine bir tepeye gidiyoruz ancak bu sefer rotamız TV kulesinin olduğu Funicular Park. Burası aynı zamanda dönme dolabın olduğu Mtatsminda Parkının da olduğu yer. İster funikuler isterseniz araçla buraya ulaşabilirsiniz. Burada yapılacak en önemli şey güzel bir akşam yemeği. Böylelikle Tifliste ilk gün ve akşam bence harika tamamlandı. Şimdi ertesi gün için güç toplama zamanı.
NEHİR KENARINDA KEYİF
Mtsheta, Gürcistan’ın eski başkenti. Bugün ise hem Tiflis’e yakınlığı hem de hediyelik eşyacıların bolluğu hem de nehir kenarındaki birbirinden keyifli restaurant ve şarap tadım yerleri ile öne çıkmaktadır. Svetitshoveli Katedrali’ni merkez alıp etrafında keyifli bir kaç saat geçirebileceğimiz bu destinasyon şarap mahsenlerindeki ilginize göre bütün bir günü bile sizden alabilir. Ama değişmeyecek tek şey günün sonunda Tiflis’e dönerken iyi ki gelmişiz demeniz olacaktır. Son akşamınızda mutlaka bir müzikli ve danslı Gürcü gecesi de deneyin derim.
ÜZÜM BAĞLARINDA BİR GEZİ
Fazladan gününü bu seyahate ayırıp, lüksün ve keyfin sınırlarını zorlamak isteyenler için ise Tsinandali bölgesini en azından bir gecelik harika bir dinlence için mutlaka tavsiye ederim. Bölgedeki konaklama ile ruhunuzu ve bedeninizi tamamen dinlendireceğiniz, üzüm bağlarında yapacağınız gezi ve tadım ile damaklarınızı şenlendireceğiniz, A+ aşçılar ile midelerinizi şenlendireceğiniz bir zaman diliminde olacağınız garanti edebilirim. Bunu isteyenler mutlaka bölgeye ve tesislere göz atsın derim.
MÜZE SEVENLER İÇİN...
Müze severler için ise : Art Palace of Georgia-Museum of Cultural History, Georgian National Museum, Open Air Museum of Ethnography, National Gallery görülmeye değer müzelerin başında gelmektedir. Artık bundan sonrası yukarıdaki bilgilerin sizin keyfinize göre filtrelenip uygulamaya geçirilmesine kalmış.
Tatmadan Dönmeyin : Hinkali, Haçapuri, Ajapsandali
Görmeden Dönmeyin : The Clock Tower, Mtsheta,
Ertelemeyeceğiniz tek hayaliniz, sizi farklı ufuklara götürecek yeni seyahatler olsun. Sevgiyle kalın.
patronlardunyasi.com