IMF elektriğe zam istiyor

Uluslararası Para Fonu (IMF) 'Türkiye elektriğe zam yapmalı' sinyali verdi.
Yatırım Danışma Konseyi toplantısı için Türkiye'ye gelen IMF Birinci Başkan Yardımcısı John Lipsky, "Elektrik piyasasında etkinliğin artırılması için özelleştirme gerekli. Bunun için de gerçekçi bir tarife ayarlaması gerekiyor. Önemli yapısal hedeflere ulaşabilmek için orta vadede bir ayarlamanın yapılması gerekecek" dedi.

'Kim gelirse fark etmez'
CNBC - e televizyonunun yayınına katılan Lipsky, hükümetin seçim döneminde hedefe ulaşma yönündeki kararlılığının önemli olduğunu belirterek ekonominin son birkaç yılda gösterdiği başarının disiplinli mali politikaların sonucu olduğunu söyledi.

Ekonomide sağlanan başarının devamı için iktidara kimin geleceğinin fark etmeyeceğini kaydeden Lipsky, gelecekte IMF ile ilişkilerin nasıl devam edeceği konusunda Türk yetkililerin karar vereceğini söyledi. Mali disiplin, yapısal reformlar, enflasyon hedeflemesi ve serbest kurun sürmesi gerektiğini söyleyen Lipsky, şöyle konuştu:

"Türkiye için tarihi bir fırsat anı. Cari açık her zaman sorun teşkil etmiyor. Türkiye'nin iyi makroekonomik çerçeveye devam etmesi önemli. Geçen yılki dalgalanmadan çıkılması olumlu bir gelişmeydi. Enflasyonu düşürme kararlılığı ve serbest kur şimdiye kadar faydalı oldu. Türkiye ekonomisi hakkında iyimser olmak için her türlü geçerli sebep var."

Türk lirasının değerli olmasının ekonominin olumlu performansından kaynaklandığını vurgulayan Lipsky, döviz piyasasına bir müdahalenin piyasaların güvenini olumsuz etkileyeceğini ifade etti.

Fon'dan hem övgü hem uyarı

Uluslararası Para Fonu (IMF), Türk ekonomisinin son yıllardaki performasını övdü, ancak enflasyonun yıllık yüzde 4 hedefinin epey üzerinde seyrettiğini hatırlatarak, sıkı para politikasının devamını istedi.

IMF İcra Kurulu, Türkiye ile 4. Madde kapsamında yürütülen konsültasyon çalışmalarının tamamlanmasına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamada, son yıllarda, "Türkiye'nin IMF düzenlemelerine uygun sağlıklı iktisadi politikaları, siyasi istikrarı ve dış koşulların elverişliliği nedeniyle, 2002'den beri ortalama yüzde 7.5'luk bir yıllık büyüme tutturabildiği" kaydedildi.
IMF, özellikle reel ekonominin modernizasyonu, kamu borçlanma oranlarının düşmesi, yapısal reformlar, GSYİH'nın yüzde 6.5'i oranında faiz dışı fazla hedefine bağlı kalınması, dalgalı kur, bankacılık reformu, vergi reformu ve özelleştirme gibi uygulamaları övdü.

"Ancak Türkiye hâlâ bir dizi makroekonomik zorlukla karşı karşıya" diyen IMF, ekonominin dış sermaye girişlerine bağımlılığının, Türkiye'yi, yatırımcı hissiyatındaki değişimlerden fazlasıyla etkilenmeye maruz bıraktığını bildirdi.