Halkbank'ın karı patladı

Halkbank Genel Müdürü Hüseyin Aydın, bankanın 2006 yılı Eylül sonu itibariyle net karının, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 67 artarak 651 milyon YTL'ye, vergi öncesi brüt karının ise yüzde 56 artarak 862 milyon YTL'ye ulaştığını bildirdi.

Aydın, Halk Bankasının 3. çeyrek sonuçlarını açıkladığı basın toplantısında, bankanın 2006 yılında büyümesini sürdürdüğünü ve aynı zamanda yüksek oranda kar üreten bir altyapıya kavuşturulduğunu ifade etti. Hüseyin Aydın, aktif toplamının 2005 yılı sonuna göre yüzde 25 oranında artarak 2006 Eylül sonunda 33,8 milyar YTL'ye, mevduatının ise yüzde 28 artışla 26,7 milyar YTL'ye ulaştığını ve bankanın öz sermaye karlılığının yüzde 27,8 olarak gerçekleştiğini söyledi. 2005 yılı sonundan bu yana yüzde 63 artış kaydeden Halk Bankası kredilerinin, 2006 Eylül ayı sonu itibariyle 10,1 milyar YTL'ye ulaştığını belirten Aydın, son bir yıllık dönemde kredilerdeki artışın da yüzde 110 düzeyinde gerçekleştiğini vurguladı.

ÖZELLEŞTİRME YAKINDA

Halkbank Genel Müdürü Hüseyin Aydın, Özelleştirme İdaresi Başkanlığının (ÖİB), bu ay sonu veya gelecek ay sonu itibariyle, Halk Bankasının özelleştirilmesi ile ilgili şartnameyi deklare edeceğini bildirdi.

Aydın, ''Özelleştirmede hangi noktadasınız'' sorusu üzerine, özelleştirme sürecinin ilgili yasa ile başladığını ve bu yasanın 2000 yılından beri yürürlükte olduğunu söyledi. Bu yasa ile Halk Bankası ve Ziraat Bankasının yeniden yapılandırılarak özelleştirmeye hazır hale getirilmelerinin hüküm altına alındığını ve sürecin başladığını anlatan Aydın, 8. ay itibariyle Özelleştirme Yüksek Kurulunun karar aldığını ve Halk Bankasının ''blok satışına'' karar verildiğini hatırlattı. Türkiye'de özelleştirmeleri ÖİB'nin yaptığını kaydeden Aydın, şöyle devam etti:

''Biz banka olarak, sadece bankanın karlılığı ile ilgileniyoruz. Muhtemel alıcılara banka olarak sunum yapıyoruz. Ancak bütün operasyonel yükü ÖİB taşıyor. Biliyorsunuz kamu bankaları, gerek Halk Bankası gerekse Ziraat Bankası sübvanse kredilere aracılık ediyor. Geçtiğimiz dönemde Meclis'te çıkarılan bir yasa ile kamu payının yüzde 50'nin altına inmesi ile bu sübvansiyonun yapılıp yapılmayacağı belirlendi. Bu ay sonu veya gelecek ay sonu itibariyle ÖİB şartnameyi deklare edecek. Biz de muhtemel alıcılara bankada bilgi odalarımızı hazırladık. Birden fazla talep olması durumunda, daha önce olduğu gibi ihale usulü ile satışa başlanacak.''

ÖZELLEŞTİRME SONRASI ESNAFIN DURUMU

Aydın, ''potansiyel alıcıların esnafa sırtını dönüp dönmeyeceği'' ile ilgili soru üzerine, şu anda kendilerinin esnafa kullandırdığı kredinin 2 milyar 200 milyon YTL civarında, müşteri adetinin ise 250 bin olduğunu belirtirken, yıl içindeki hareketliliğe bakıldığında, bu rakamların 4 milyar YTL'yi, kişi olarak da 350 bin-400 bini bulduğunu söyledi. Toplam kooperatif müşterilerinin ise 700 bin civarında olduğunu kaydeden Aydın, bu tarz bir müşteri potansiyelini hiç bir alıcının reddedemeyeceğini, banka ve alıcı için bu rakamların çok önemli olduğunu vurguladı.

Aydın; ''Yeni alıcı, mutlaka esnafla bankanın ilişkisinin devamını arzu edecektir. Bundan şahsen ben herhangi bir şüphe duymuyorum'' dedi. Muhtemel alıcının böyle bir şey istememesi halinde, bankanın uygulamada verdiği kredinin belli bir miktarını müşteriden, kalanını ise Hazine'den tahsil edeceğini söyledi. Bugün uygulamada yüzde 65'inin müşteriden, yüzde 35'inin Hazine'den karşılandığını kaydeden Hüseyin Aydın, Hazine müfettişlerinin de yıl sonu itibariyle bunun kontrolünü yaptığını anlattı. Halk Bankası'nın geçmişten beri esnafla sağlıklı bir ilişkisi olduğunu vurgulayan Aydın, bu durumu yeni alıcıların da devam ettireceğine inandığını belirtti.

''2006 KARLILIK ORANINI EN AZ YÜZDE 50 ARTIRMAYI VAADETMİŞTİK. OYSA BU ORAN YÜZDE 67'LERE ULAŞTI''

 ''Özelleştirme sürecinde yüzde 99 blok satışın öngörüldüğünü, bu orandaki satışın mümkün olup olmayacağına'' ilişkin soru üzerine Aydın, Halk Bankası gibi büyük bir bankayı almak isteyen yatırımcıların sermaye artırımı veya önceden hazırlık yapmış olabileceklerini söyledi.

Kamu kağıtlarının aktifin içinde bulunmasının istenmeyen bir olgu ve bunun özelleştirmeye mani bir durum olmadığını kaydeden Aydın, en iyi borç verilecek kesimin kamu olduğunu ve geriye dönmeme gibi bir riskin söz konusu olmadığını söyledi. Aydın, ''Muhtemel alıcıların bu kağıtlara itiraz etmesi söz konu değildir. Yaptığımız sonuçlarda bu tür sorularla karşılaşmadık. 2014 yılında özel tertip devlet iç borçlanma kağıtları bilançolardan tamamen ayıklanacaktır. Zaten 2007 sonu itibariyle bunun bilanço içindeki payı, aktif olarak hiç büyümesek bile, yüzde 20'lere gerileyecek. O da bu büyüklükteki bir bilançoda absorbe edilebilir bir miktardır'' diye konuştu.

 ''Özelleştirmeye giren ancak almayan ya da daha sonra vazgeçen firmaların bilgi odalarına girerek bilgi alması risk oluşturmuyor mu'' şeklindeki soru üzerine Aydın, bankadaki bilgilerin alıcılara açık edilmesinin söz konusu olmayacağını, bu konuda gizlilik anlaşmaları yaptıklarını, incelemelerin makro bazda yapıldığını ve müşterilere, sırları deklare edecek, bankayı güç duruma düşürecek detaylı inceleme yaptırılmayacağını bildirdi.

Bu konuda bir ekip kurduklarını, yatırımcılara verilecek cevaplar konusunda gerekli hassasiyeti hem kendilerinin hem de Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) ile danışman firmaların göstereceğini söyledi. Menkul kaydımız var, bunun piyasa değerinin ise 1 milyar YTL üzerinde olacağını tahmin ediyorum.'' Bankanın sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 32,50 olduğunu belirten Aydın, bankanın gayrimenkul miktarı ile ilgili bir soru üzerine de yaklaşık 900 şubesi olan bankaya 2000'li yıllarda Emlak Bankası'nın da katılımıyla 96 şubenin daha intikal ettiğini anlattı.

Daha sonra, bankanın Pamukbank'ın da bünyelerine katılmasıyla çok sayıda gayrimenkule sahip olduğunu anlatan Aydın, şöyle devam etti: ''Biz ciddi anlamda gayrimenkul satışı yaptık. Bugüne kadar 120 milyon YTL üzerinde satış yaptık. Ankara ve Anadolu'da ihtiyaç fazlası gayrimenkul satışlarını tamamladık, İstanbul'da ise halen ihtiyaçtan fazla gayrimenkul mevcut. 705 milyon YTL defter değeri gayrimenkul kaydımız var, bunun piyasa değerinin ise 1 milyar YTL üzerinde olacağını tahmin ediyorum.'' Aydın, bir soru üzerine, takipteki alacaklarla ilgili 27 Mart 2003 sonrası yaklaşık 1 milyar YTLlik bir tahsilat gerçekleştirildiğini söyledi.

 BDDK Başkanı'nın bir gazetede yer alan ve kredilerin geri dönme oranlarının ''sıfır'' olduğuna dair haberle ilgili olarak da Aydın, BDDK Başkanı'nın kredilerin geri dönmeme oranının ''sıfır'' olduğunu söylediğini ancak bir hata sonucu dönme oranının ''sıfır'' olarak yer aldığını anlattı.

3. ÇEYREK SONUÇLARI

Aydın, bankanın 3. çeyrek sonuçlarını açıklarken de izledikleri stratejinin menkul değerler cüzdanının aktifteki payının azaltılması, kredilerdeki aktifteki payının artırılması, tabana yaygın kredi ve mevduat pazarlaması, etkin pasif yönetimi, komisyon ve ücret gelirlerinde artış ve faiz dışı giderlerde tasarruf olduğunu belirtti. Hüseyin Aydın, 2006 karlılık oranını en az yüzde 50 artırmayı vaadettiklerini oysa bu oranın yüzde 67'lere ulaştığını söyledi.

Eylül ayı itibariyle Halk Bankasının bilançosundaki iyileşmenin devam ettiğini, yıl sonuna göre kredilerin bilanço içindeki payının yüzde 23 düzeyinden, yüzde 30 düzeyine yükselttiklerini, menkul kıymet bilanço içindeki payının ise yüzde 63'ten yüzde 54 seviyesine gerilediğini belirten Aydın, menkul kıymetlerin bilanço içindeki payını azaltarak kredilerin payını artırmış olmalarının, net faiz gelirlerine Eylül sonu itibariyle geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 38 artış olarak yansıdığını söyledi. Genel Müdür Aydın, net ücret ve komisyon gelirlerinin kredilerdeki artışa paralel olarak Eylül sonu itibariyle geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51 artarak, 168 milyon YTL'ye ulaştığını söyledi.

Halk Bankasının bireysel kredilerde de varlığını hissettirdiğini anlatan Aydın, küçük ve orta boy işletmelere (KOBİ) kullandırılan kredi tutarının 5,6 milyar YTL düzeyinde, toplam nakdi kredilerin de yüzde 55'ine tekabül ettiğini kaydetti. Aydın, 2006 sonu itibariyle 2005 yıl sonuna göre bireysel kredilerin yüzde 123 oranında artırarak, 1,9 milyar YTL'ye yükselttiklerini de belirtti.

Genel Müdür Aydın, öz kaynaklarda yüzde 6 oranında artışla 3,4 milyar YTL, menkul kıymetlerde ise yüzde 8 artışla 18,3 milyar YTL'ye ulaşıldığını, faiz gelirlerinin ise 30 Eylül 2005 ile 30 Eylül 2006 dönemleri itibariyle yüzde 14 artışla 3,2 milyar YTL, faiz giderlerinin yüzde 6 artışla 2,2 milyar YTL, net faiz gelirinin yüzde 38 artışla 937 milyon YTL'ye, net ücret ve komisyon gelirinin yüzde 51 artışla 168 milyon YTL'ye, vergi öncesi net karın yüzde 56 artışla 862 milyon YTL'ye, net karın ise yüzde 67 artışla 651 milyon YTL'ye yükseldiğini söyledi.