Türkiye kadar dünya piyasalarının da gündeminde o var

Nil Göksu Urgancıoğlu

İlk kez Patronlar Dünyası’nın okurlara duyurduğu bir haber, Türkiye kadar dünya ekonomi çevrelerinin de gündeminde. Piyasa dostu olarak bilinen ve dünya ekonomi çevrelerinde ağırlığı olan Şimşek, Türk ekonomisinin dümenine geçmeyi kabul etti. Haber duyulur duyulmaz, Borsa’da Şimşek etkisi görüldü. Eski Maliye Bakanı Şimşek'in dün Erdoğan’la görüşmesi borsada heyecan yarattı. Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi yüzde 3'ün üzerinde yükseliş yaşadı. Bankacılık endeksindeki artış ise yüzde 9'u buldu.

Türkiye’de hal böyleyken, peki dünyada Şimşek nasıl konuşuluyor? Yeni dönemden beklentiler neler? İşte yanıtlar: 

PİYASA DOSTU VE ULUSLARARASI İTİBAR VURGUSU 

Ekonomi çevrelerinin yakından takip ettiği Bloomberg, Erdoğan-Şimşek görüşmesine dair şu yorumlarda bulundu:

‘’Erdoğan piyasa dostu eski maliye bakanı Mehmet Şimşek ile Pazartesi günü başkent Ankara'da bir araya geldi. Pazar günü yeniden seçilen ve şimdi 20 yıllık iktidarını üçüncü on yıla uzatmak için zemin hazırlayan Erdoğan, yeni ekonomi ekibinin uluslararası itibara sahip olacağına söz verdi. Şimşek'in Erdoğan'ın yönetimine geri döneceği ve kur düşerken ve döviz rezervleri azalırken ekonomiye yön vereceğine dair beklentiler artıyor. Lira, Pazar günkü ikinci tur oylamanın ardından rekor bir düşüşe doğru zayıfladı.’’

‘’TÜRK EKONOMİ ÇARI’’

Londra merkezli Reuters haber ajansı da, piyasalarda Mehmet Şimşek beklentisi nedeniyle beklenenden ılımlı bir rüzgarın estiğini belirtti ve şu ifadeleri kullandı: 

BlueBay Asset Management'ın kıdemli ülke stratejisti Timothy Ash, piyasa dostu eski maliye bakanına atıfta bulunarak, "(Mehmet) Şimşek'in dönmesi için umut var ... Umut var ama belirsizlik de var,” dedi. "Genel olarak, ekonomi ekibi açısından kim iktidara gelirse gelsin, liranın zayıflaması gerektiği varsayımı var." Ash, "Erdoğan Şimşek'i işe alarak pragmatik davranıyor" ifadelerini kullandı. Yatırımcılar, son haftalarda bir iç parti ekibinin alternatifleri ortaya koymasının ardından şimdi Erdoğan'ın faiz politikasını sürdürüp sürdürmeyeceğini veya daha geleneksel bir yol seçip seçmeyeceğini izliyor.

Abrdn'de gelişen piyasalar borç ekibinin yatırım direktörü olarak görev yapan Viktor Szabó, tahvil fiyatlarındaki artışın, yatırımcıların "daha mantıklı ekonomik politikalar umuduyla açıklarını kapatmaya devam ettiklerini" gösterdiğini söyledi. Szabó, "Ülke, heterodoks politikalara inanan bir başkan tarafından yönetilmeye devam edecek." 

Tellimer'de hisse senedi araştırma başkanı Hasnain Malik ise ,“Şimşek, maliye bakanlığı için daha piyasa dostu bir yüz olurdu, ancak yatırımcılar, Erdoğan'ın nihai vetosu göz önüne alındığında, rotayı düzeltme konusunda seleflerinden daha güçlü olacağına neden inansınlar?" dedi. 

‘’ŞİMŞEK KONUSUNDA HIZLI DAVRANILMALI’’

CNBC’de ise kur ve enflasyon atağı gibi potansiyel sorunlardan kaçınmak için Şimşek konusunda hızlı davranılması gerektiği savunuldu ve şu ifadelere yer verildi: Eğer lirada zayıflayan büyük bir hareket ve potansiyel sistemik ekonomik krizden kaçınılacaksa, Erdoğan'ın hızlı hareket etmesi ve Şimşek gibi birini ekonomik sorumlu kişi olarak ataması gerekiyor. Soru, böyle bir kişinin ihtiyaç duyulan ekonomik politika değişikliklerini - faiz artırımları gibi - yapmak için yeterli özgürlüğe sahip olup olmayacağıdır.

Türkiye'nin para politikası, enflasyonu ehlileştirmek yerine büyüme arayışına ve ihracat rekabetine önem veriyor ve Erdoğan, faiz oranlarını yükseltmenin enflasyonu artırdığına dair alışılmadık görüşü destekliyor. Standard Chartered Bank'tan Steven Englander Pazartesi günü "Street Signs Asia" programında CNBC'ye verdiği demeçte, "Önümüzdeki aylarda [liranın] zayıflayacağına dair yaygın bir beklenti var" dedi. Türkiye'nin Erdoğan'ın göreve dönmesinin ardından yoğunlaşacak "birçok ekonomik sorunu" olduğunu da sözlerine ekledi.

patronlardunyasi.com