Fotoğrafçı Marcel Heijnen’in gözüyle İstanbul: Bu şehirde kediler sadece hayvan değil, kültürün bir parçası
Farklı coğrafyalardaki kedileri fotoğraflayan ve onların vasıtasıyla şehirlerin DNA’sını yakalamaya çalışan Hollandalı fotoğrafçı Marcel Heijnen İstanbul’da çok şaşırdığını söylüyor. Heijnen “İstanbul’da o kadar çok kedi var ki, sanki burayı onlar yönetiyor gibi!” diyor.

Hollandalı Marcel Heijnen kedilere âşık bir fotoğraf sanatçısı. Daha evvel Hong Kong ve Çin’deki kedileri fotoğraflayıp kitaba dönüştüren Heijnen, bu defa yolunu İstanbul’a düşürdü. Şehirdeki kedileri, farklı zamanlarda kadrajına alıp hikâye peşine düşen sanatçı, “City Cats of Istanbul” (İstanbul’un Şehir Kedileri) adlı bir kitaba ve Cat Museum Istanbul’da bir sergiye imza attı.
Türkiye gazetesinden Murat Öztekin fotoğrafçı Marcel Heijne’e kedilerle ilgili sorularını yöneltti. İşte o sorular ve cevapları:
Bugüne kadar dünyanın farklı şehirlerinde kedileri fotoğrafladınız. Bu alakanızın kaynağında ne var?
Kedileri ve tabii ki fotoğrafçılığı çok seviyorum. Bugüne kadar farklı fotoğraf serileri üzerinde çalışmıştım. 2015 yılında ise Hong Kong’da bir dükkânın tezgâhında kedi gördüm. Sonra bir tane daha, bir tane daha... Derken bunun, şehirle alakalı enteresan bir hikâye yakalamak için mükemmel bir “bahane” olduğunu fark ettim. Evet, fotoğraflarım kedilerle ilgili ama daha çok kedilerin yaşadığı kentsel çevreye dair. Kediler vasıtasıyla şehrin DNA’sını yakalamayı hedefliyorum.
ŞEHİRDE RASTGELE DOLAŞTIM
Son olarak, İstanbul’daki kedileri fotoğrafladınız. Bu kadim şehrin kedilerini nasıl takip ettiniz ve fotoğraf çalışmalarınızı nasıl yaptınız?
Elbette İstanbul’un dünyanın gerçek kedi başkenti olduğunu biliyordum ve Asya’da 31 yıl geçirdikten sonra Avrupa’ya geri döndüğümde, İstanbul’u ziyaret edip kitap hazırlamanın zamanı geldiğini düşündüm. 2024 ilkbaharında iki hafta ve sonbaharda iki hafta şehirde kaldım. Önce şehirde rastgele dolaştım. Bir hafta Balat’ta, ikinci hafta Kadıköy’de kaldım ama sadece yürüdüm ve yüzlerce fotoğraf çektim. Bazen insanlar bana nereye gitmem gerektiği konusunda ipuçları verdi. Sonbaharda tekrar geldiğimde, hikâyeler yazabileceğim birkaç kedi ve iyi bir kapak karakteri bulmaya odaklandım.
İstanbul’un kedilerini diğerlerinden ayıran özellik sizce nedir?
Çin’de halka açık yerlerdeki kediler, çoğunlukla dükkânlarda bulunur ve fare yakalamak için özel olarak “istihdam edilir”. Ancak İstanbul’daki kediler hakikaten her yerdeler; sokaklarda, kafelerde ve hatta diş kliniklerindeler... İstanbul’a gelmeden bazı şeyleri tahmin ediyordum ama kedilerin şehirdeki günlük hayata bu kadar entegre olduğunu bizzat görmek benim için şaşırtıcıydı. İstanbul’daki kedilere toplum tarafından bakıldığını ama aslında kimseye “ait” olmadıklarını fark ettim. İstanbullular onlara kendi evcil hayvanlarıymış gibi sevgi gösteriyorlardı. Bu bağı yakalamaya çalıştım, samimiyet anlarını fotoğrafladım.
Türkiye’de kediler “nankör” olarak tanımlansa da aslında “mütevekkil” hayvanlar olarak kabul edilirler. Siz kedileri nasıl tanımlarsınız?
Bunlar enteresan ifadeler! Kedileri hiç bu şekilde düşünmemiştim ama sanırım haklılar. Benim için kediler birçok şeyi temsil ediyor. Her şeyden önce, kedilerin kendi kişilikleri var; bazıları utangaç, bazıları tatlı, bazıları oynak. Zen, kibirli, soğuk vs... Kedilerin sevgisini ve saygısını kazanmak zorunda olmamızı da seviyorum.
MANCACILARIN HİKAYESİNİ BİLİYORUM
İstanbul’daki kediler neredeyse hükümdar gibidir. Birçoğunun adı bile “Paşa”...
Evet, kedilerin kendilerini hükümdar olarak görmeleri genel bir kişilik özelliği bence. Bu, dünyanın her yerindeki kediler için geçerlidir. Ama evet, İstanbul’da o kadar çok kedi var ki, sanki burayı onlar yönetiyor gibi geliyor!
Türkiye’de kedilere gösterilen merhamet, dinî metinlere dayanan bir Osmanlı geleneğine dayanmakta. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Evet, bu gerçekten çok önemli. Ben de kedilere duyulan merhametin kaynağının bu olduğuna inanıyorum. Eskiden İstanbul’da kedileri beslemekle görevli “Mancacılar” hakkındaki hikâyeleri biliyorum.
Kedilerle olan maceranız nasıl devam edecek?
Henüz emin değilim. Hâlâ Çin’de oldukça aktifim ve orada çalışmalarımı genişletmeyi umuyorum. Ancak kedileri keşfetmek için başka şehirler de bulmaya açığım. Bunun dışında, evde 3 harika kedimiz var ve onlar da hayat maceramın bir parçası.
patronlardunyasi.com