Erdoğan'a fahri doktora

Erdoğan'a fahri doktora

GİRNE ÜNİVERSİTESİ, BAŞBAKAN ERDOĞAN'A FAHRİ DOKTORA ÜNVANI VERDİ.

Erdoğan'a fahri doktora
16px
24px
20.07.2006 22:25
ABONE OLgoogle

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, başta AB olmak üzere, uluslararası toplumun, çözümden yana olduğunu açıkça gösteren Kıbrıs Türk halkına verdiği sözleri tutmak zorunda olduğunu belirtti. Erdoğan, 'Zulüm ile abat olunmaz. Er ya da geç hak yerini bulacaktır. Benim siyasette bir tezim var. Nedir o? Dere yatağında akar. İstediğiniz kadar değiştirmeye çalışın, istediğiniz kadar farklı yerlere saptırmaya çalışın, eninde sonunda bu tarafı yıkar, bentleri yıkar ve yatağına girerek, yatağında akmaya devam eder. Bu da böyle olacaktır' dedi.

Başbakan Erdoğan'a Girne Amerikan Üniversitesi tarafından, Kıbrıs sorununa yaklaşımı, Türkiye'nin AB üyeliğine yönelik çalışmaları dolayısıyla siyaset bilimi ve kamu yönetimi alanında fahri doktora unvanı verildi. Erdoğan, üniversite kampusundaki törende yaptığı konuşmada, Kıbrıs'ın eğitim alanında bir cazibe merkezi haline gelmesini hedeflediklerini anlattı. Kıbrıs'ta halen 40 bine yakın öğrencinin eğitim gördüğünü, bu rakamı kısa sürede artırmayı düşündüklerini kaydeden Erdoğan, Türkiye'nin KKTC'ye her alanda olduğu gibi eğitim alanında da destek olmaya devam edeceğini dile getirdi.

'AB İLE İLİŞKİLERİMİZE BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ'

Erdoğan, bugünün çok kutuplu dünyasında Türkiye'nin etkin bir dış politika izlediğini belirterek, 'Bu bakımdan AB ile ilişkilerimize büyük önem verdik ve veriyoruz' dedi. Erdoğan, şöyle konuştu: 'AB'ye tam üyeliğimiz bize olduğu kadar Avrupa'ya da ciddi kazanımlar sağlayacaktır. Bazıları zaman zaman 'Efendim, Türkiye neden bu kadar AB'ye girmeyi arzu ediyor' gibi tespitlerle sanki bizi AB kapısında dilenciymiş gibi göstermenin gayreti içinde oluyorlar. İşin aslı bu değil, işin aslı iki taraflı. Çünkü, Türkiye AB'ye girmeyi arzu ediyor. AB de şunu düşünmek durumundadır: Acaba Türkiye AB'ye katıldığı zaman AB'ye ne katacaktır? Burası çok önemli. Nedir bu katacağı aslında? O da şudur: Biz bunun çok mücadelesini verdik, 4 yıldır da bunu her platformda gündeme getirdik. Eğer AB bir Hıristiyan kulübü değil medeniyetler ittifakının adresi durumundaysa bunun ispatı Türkiye'nin AB içinde yer almasıdır. Bu olduğu anda, işte o zaman medeniyetler ittifakına giden yol açılmış olur. Aksi takdirde, bugün ıstırabını duyduğumuz, sıkıntısını çektiğimiz, medeniyetler çatışması dünyada bir tehdit olarak hala gündemde kalmaya devam eder. Biz bunun gündemden düşmesini istiyoruz. Özellikle birliğin farklı coğrafyalardaki etkinliğini artıracak küresel bir aktör olma hedefine aslında Türkiye katkıda bulunacaktır, bölge ve dünya barışına hizmet edecektir. Bu hepimiz için büyük bir fırsattır. AB üyesi bir Türkiye, dünyanın bugün her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğu ve değerli meslektaşım Zapatero ile birlikte eş başkanlığını yaptığımız medeniyetler ittifakıyla bu sürece büyük katkı sağlayacaktır.' Türkiye'nin AB üyeliği sürecinin Kıbrıs ile de alakalı olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, çok yönlü dış politika anlayışının diğer bir unsurunu da Avrasya'nın oluşturduğunu belirtti.

Türkiye'nin art arda hayata geçen projelerle bir enerji koridoru olmaya başladığını anlatan Erdoğan, bu projelere yenilerini eklemek istediklerini ifade etti. Bu gelişmelerin KKTC için de yeni imkanların ortaya çıkması anlamına geldiğini belirten Erdoğan, bütün çabanın işbirliğini geliştirmek için olduğunu ifade etti.

'SON DERECE BÜYÜK BİR HAKSIZLIK...'

Sorunların barışçı yollardan çözülmesi, anlaşmazlıkların ortadan kaldırılması, çatışmalara son verilmesi için her türlü katkıyı verm

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde