Erdoğan: Türkiye fırsatlar ülkesi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin şu anda 'fırsatlar ülkesi' olduğunu, yerli yatırımcı hangi haklara sahipse, küresel sermayenin de aynı haklara sahip bulunduğunu belirterek, 'Yabancı yatırımcı ifadesini lügatımdan çıkardım, küresel sermaye diyorum' dedi.
      Başbakan Erdoğan, UBS Bank'ın İstanbul'da düzenlediği "6. Family Office Conference 2006"nın gala yemeğine katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, tabiat olarak iyimser bir insan olduğunu, bardağın boş tarafını değil, çoğu zaman dolu tarafını görmeyi tercih ettiğini, prensip olarak da böyle davranmayı sevdiğini söyledi.
      Erdoğan, hayata olumlu yaklaşmanın sadece bireylerin değil, ülkelerin dayanıklılığını artıran, gelişmesine yardım eden önemli bir etken olduğunu dile getirerek, iyimserliğin ve umudun gücünün asla küçümsenmemesi gerektiğini vurguladı.
      Konuşmasını bu çerçevede yapacağını ifade eden Erdoğan, 20. yüzyılın 'değişim yüzyılı' olduğunu, bu yüzyılda Türkiye'nin de diğer pek çok ülke gibi büyük bir değişim sürecinden geçtiğini kaydetti.
      Bugün AB'ye üye olmaya hazırlanan, istikrarlı ve demokratik bir Türkiye bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, Türkiye'yi Alman dostların yakından tanıdığını söyledi.
      Almanya'da 2.5 milyonu aşkın Türk'ün yaşadığını, ayrıca bu ülkede 750 bine yakın Türk asıllı Alman vatandaşı bulunduğunu dile getiren Erdoğan, bunların iki ülke arasında köprü vazifesi gördüğünü bildirdi.
      Türk turizminde Alman turistlerin birinci sırada olduğunu, geçen yıl Türkiye'ye 3.5 milyon Alman turist geldiğini anlatan Erdoğan, şu anda Türkiye'de sürekli yerleşim alma noktasında olan Alman dostlarının bulunduğunu kaydetti.
      Bunların sayısının bir hayli ilerlediğini, bunun da yolunu açan kanunu çıkardıklarını belirten Erdoğan, hükümet olarak son 3.5 yılda siyasi ve ekonomik alandaki reform sürecini hızlandırdıklarını söyledi.
     
     'REJİMİMİZİN DEMOKRATİK DAYANAKLARINI GÜÇLENDİRDİK'
      'Rejimimizin demokratik dayanaklarını güçlendirdik' diyen Erdoğan, bireysel hak ve özgürlükler alanını genişlettiklerini, sivil toplumun gelişmesi için gerekli tüm adımları attıklarını bildirdi.
      Erdoğan, bu siyasi reformların ekonomide yeniden yapılanmayla paralel yürütüldüğünü dile getirerek, ekonomide yapısal reform çalışmalarına büyük önem verdiklerini vurguladı.
      Özelleştirme sürecini hızlandırdıklarını, mali piyasalardan başlamak üzere tarım, sosyal güvenlik, enerji ve telekomünikasyon alanında önemli reformları başarıyla gerçekleştirdiklerini dile getiren Erdoğan, 1993-2002 yılları arasında ortalama yüzde 2.8 olan yıllık büyümeyi 2003'te 5.9'a, 2004'te ise 9.9'a çıkardıklarını hatırlattı.
      Erdoğan, son 3 yılın ortalama büyümesinin yaklaşık yüzde 8 olduğunu ifade ederek, toplam gayri safi milli hasılanın ise 361 milyar dolara ulaştığını kaydetti.
      Enflasyonun bu yüksek büyüme rakamlarıyla birlikte düşürülmüş olmasının ayrı bir başarı olduğunu belirten Erdoğan, izlenen sıkı ekonomik program sayesinde 2004'te tek haneli rakamlara gerileyen enflasyonun, 2005'te son 37 yılın en düşük düzeyine indiğini anlattı.
     
     DIŞ TİCARET
      Erdoğan, yürütülen ekonomik reformların sonucunda dış ticaretin hem hacminde, hem de yapısında büyük bir değişim yaşandığını dile getirerek, şunları kaydetti:
      '1980'de sadece 2.9 milyar dolar olan ihracatımız, 2005 yılı sonu itibariyle 73.4 milyar dolara ulaşmıştır. Bu artış şu anda hızla devam ediyor. Bu yükselme eğiliminin devam e