Elektrikte kar marjı yüzde kaç?
Milyar Dolarlık enerji dağıtım bölgelerinde özel sektörün kar marjı yüzde kaç?

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın bağlı olduğu Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesini ''çok önemli bir reform'' olarak niteledi.
Şimşek, yaptığı değerlendirmede, bu şirketleri devralan özel sektör firmalarının yurt dışından kaynak da sağlayarak, erken ödeme yapmalarının ise hem Türkiye'ye duyulan güvenin, hem de sektörün ve bu şirketlerin güçlü yapısının sonucu olduğunu ifade etti.
Enerji dağıtım bölgelerinde özel sektörün kar marjının yüzde 2,23 olduğunu bildiren Şimşek, şöyle devam etti:
''Özel sektör firmaları, bu kar marjına da ancak kayıp-kaçağı azaltırsa ve diğer taahhütleri tam olarak yerine getirirse ulaşabiliyor. Şimdi böyle bir yapıda firmalar, erken ödeme yapıyorsa, öncelikle Özelleştirme İdaresi'nin taksitli ödemede uyguladığı libor artı yüzde 2,5 ile yüzde 3,5 arasında değişen faiz yükünden kurtulmak istiyordur. Bu faizi ödememek için de genellikle dış kaynağa ihtiyaç duyulur. Eğer firmalar, özelleştirmenin faiz yükünün daha altında bir maliyetle kaynak temin ediyorsa, bu da yurt dışında Türk ekonomisine duyulan güvenin, sektörün durumunun ve firmalarımızın güçlü yapısının sonucudur.
Bundan da hem devlet, hem vatandaş kazançlı çıkar. Firmalar, dağıtım bölgelerinde yükümlülüklerini yerine getirirse, kayıp-kaçak azalırsa, herkes aldığı elektriğin parasını öderse, elektrikteki fiyat artışı ihtiyacı da azalır. Elektrik parasını düzenli ödeyen vatandaş, ödemeyenlerin yükünü de üstlenmek zorunda kalmaz.''
YILDA 1,8 MİLYAR LİRALIK YATIRIM
Bakan Şimşek, dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesiyle bu alan için gerekli 1,8 milyar liralık yatırımın özel sektör eliyle gerçekleştirileceğini de söyledi.
Bunun kamunun yükünün azaltılması anlamına geldiğine de dikkati çeken Şimşek, ''Yeni durum kamu şirketleri arasındaki borç-alacak sorununu da ortadan kaldırıyor. Botaş, doğalgazı alıyor, Türkiye Elektrik Üretim A.Ş'ye veriyordu. O da elektriği üretip Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş'ye aktarıyordu. TEDAŞ, elektrik paralarını alamadığı için EÜAŞ'a borcunu ödeyemiyordu. O da, TEDAŞ'tan para alamadığı için Botaş'a ödeme yapamıyordu. Bu da zincirleme sıkıntılara neden oluyordu'' diye konuştu.
KAYIP-KAÇAKTA YÜKSEK ORAN
Öte yandan, Özelleştirme İdaresi yetkilileri de dağıtım özelleştirmesiyle birlikte elektrik kayıp-kaçağında ciddi bir azalma beklediklerini bildirdi.
Türkiye'de bazı bölgelerde çok yüksek kayıp-kaçak bulunduğuna işaret eden yetkililer, ''Örneğin Diyarbakır'da kayıp-kaçak oranı yüzde 75'e ulaşıyordu. Bu hiç faturalandırılmayan elektrik paralarıyla ilgili rakam. Bir de faturalandığı halde tahsil edilemeyen elektrik bedelleri var'' dedi.
Yetkililer, Türkiye'de 100 liralık elektrik faturasının 70 lirasını elektrik bedelinin oluşturduğunu, 30 liranın ise vergi, TRT payı, iletim payı olarak tahsil edildiğini ifade etti.
Türkiye'de kişi başına yıllık 2,5 kilovatsaat olan elektrik tüketiminin OECD'de 6-7 kilovatsaat arasında değiştiğini, bu rakamın Norveç gibi ülkelerde 25 kilovat saate kadar çıktığını da kaydeden Özelleştirme İdaresi yetkilileri, ekonominin büyümesine paralel ülkemizde de enerji sektörünün büyüdüğünü, bu şartlarda enerjinin Türkiye'nin önü en açık sektörleri arasında bulunduğunu belirttiler.