Dolar
38,7637
0,11%
Euro
43,6064
0,34%
Sterlin
51,644
0,65%
Bitcoin
3.979.383
1,08%
BİST-100
9.390,51
1,20%
Gram Altın
4.145,972
0,73%
Gümüş
32,75
0,83%
Faiz
51,5
0,00%

Eczacıbaşı'ndan Erdoğan'a destek

BÜLENT ECZACIBAŞI: CUMHURBAŞKANLIĞI TARTIŞMASI GERĞİNLİĞİ TIRMANDIRABİLİR.

16.07.2006 00:00
Haberi paylaşın
Eczacıbaşı'ndan Erdoğan'a destek
16px
32px

Elif Ergu'nun röportajı

Cumhurbaşkanı tartışması gerginliği tırmandırabilir

'Kanyon'dayız. TÜSİAD Onursal Başkanı, Forbes'un dünyanın en zenginleri listesindeki en zengin 14'üncü Türk, Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı, Avrupa Sanayicileri Yuvarlak Masası ERT üyesi, İlaç İşveren Sendikaları Başkanı, Oya Eczacıbaşı'nın eşi, Emre ve Esra'nın babası, Alman Lisesi'nin gelmiş geçmiş en başarılı öğrencisi, disiplinli ve esprili Bülent Eczacıbaşı. Sohbete politikayla başlıyoruz.

* TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı ve Mustafa Koç zaman zaman hükümeti eleştiriyor. Özellikle laiklik ekseninde cepheleşmeye yol açan tavırlarını hedef ahyorlar. Siz ne düşünüyorsunuz?
- TÜSİAD sözcülerinin kaygılarını belli etmelerini ben doğru ve gerekli buluyorum. Burada iki nokta önemli. Birincisi, iş dünyası istikrarsızlık ortamının yarattığı krizlerde çok şey kaybetti ve yeniden krizlerle kayıplara uğramak korkusunu hepimiz içimizde taşıyoruz. Laiklik gibi, farklı hassasiyetlere neden olan konularda, uzlaşmaya yönelmeyen her tutumun, sadece ekonomiye değil, toplumsal yaşamın tüm alanlarına zarar vereceği endişesini duyuyoruz. İkincisi, bu tür demeçleri değerlendirirken TÜSİAD'ın politik amaç taşımadığını göz önünde bulundurmalıyız. TÜSİAD'ın ülke yararına gördüğü için yaptığı araştırmaları, savunduğu görüşleri kamuoyuna duyurur.

* Ankara kulislerinde seçimin konuşulması ekonomik dengeleri etkilemeye başladı diye düşünüyor musunuz?
- Mayıs ve Haziran'da yaşanan olumsuz gelişmelerin ardından piyasaların hızla toparlanabilmesi, bu endişenin bugün için geçersiz olduğunu gösteriyor. Eğer piyasalarda bir seçim ekonomisi algılaması olsaydı, durum bu hızla düzelmezdi.

* Enflasyon ve faiz artışını siyasi istikrarın zedelenmesine bağlayanlar var...
- Hayır. Temelde, dünyadaki gelişmeler var. Sarsıntının Türkiye'de biraz daha güçlü hissedilmesi ise, istikrar yolunda çok büyük yol alınmış olmakla birlikte, ekonomimizin yapısal sorunlarının sürmekte oluşundan ileri geliyor. İstikrar içinde sürdürülebilir, yüksek hızlı büyümeyi sağlayabilmek için ihracatı ekonominin motoru konumuna getirmemiz gerekiyor. Henüz bunu başaramamış olduğumuzu düşünüyorum.

* Cumhurbaşkanlığı tartışmaları Türkiye'de gerginlik yaratır mı, kaçınmak için nasıl bir yol izlenmeli?
- Böyle bir gerginlik bugünden yaratılmış durumda ve büyüme potansiyeli taşıyor. Her türlü daha derin tahlili bir yana bırakarak, bundan kaçınmak için, birarada yaşamak zorunda olduğumuzu bir an için bile unutmamamız gerektiğini söylemek istiyorum. Başbakan bu konuda, farklı kesimlerin görüşbirliğini arayacağını belirtti. Gerginliği ortadan kaldıracak olan yaklaşım bence budur.

* Hükümetin başlarda gösterdiği AB performansını zaman içinde kaybettiğini ve gerileme dönemine girdiğini düşünüyor musunuz?
- Hükümet işbaşına geldiğinde, Sayın Başbakan tüm çalışmalarında temel hedefin AB üyeliği olduğunu söylemişti. Nitekim, uyum amaçlı yasaların hemen hemen tamamı parlamentodan geçti. Şimdi, daha zor bir dönem başladı. Bu dönemde, çıkarılan yasaların uygulamaya konması gerekiyor; ancak, unutmayalım ki bunlar gerçekten reform yasaları. Bir kısmı çok uzun dönemlerin alışkanlıklarını hedef alıyor ve dolayısıyla sadece idare tarafından uygulanmasında değil, yurttaşlar tarafından benimsenmesinde bile güçlükler çıkıyor. Bu nedenlerle, hükümetin performansının gerilediğini değil, farklı bir dönemden geçtiğimizi düşünüyorum.

2007'de öncelik sanayi olmalı
* Önümüzdeki yılla ilgili öngörüleriniz nelerdir?