Carvalhal kredisini tüketiyor

Bir takımın önemli deplasmanda yediği son dakika golü yıkımdır. Ama bu durum, golü nasıl yediğinize bağlıdır. Beşiktaş’ın UEFA Avrupa Ligi gruplarında Dinamo Kiev’e yenildiği maçtan söz ediyorum.

Birincisi; bitime saniyeler kala top kornere gönderilmez, ne yapılır edilir, ya ceza alanı dışına uzaklaştırılır, hatta tribünlere bile atılır. İkincisi; 5 kişi ile savunma yapıyorsunuz, diğerleri ileride neyi bekliyor? Maç zaten bitti bitiyor, gol yendi, santrası bile olmadı. Buna şanssızlık değil, ‘amatörlük’ denir. Acemi bir hoca ve bazı vurdumduymaz oyuncularla bu kadar olur. Beşiktaş’ın bu şekilde maç kazanması çok zordu.

Ancak son dakikada yenilginin gelmesi kuşkusuz daha acı oldu. Edu ne iş yapar? Simao haftalardır yürüyor. Takıma girmesi tamamen Portekizli olmasından. İş sadece Quaresma’nın bireysel becerilerine bakıyor. Onun da başına 2 D.Kievli dikilince her şey arapsaçına döndü.

Orta sahadaki Aurelio, Ernst ve Necip’in ofansa gereken katkıyı sağlaması mümkün değil. Sadece savunmaya destek oluyorlar, o bile tartışılır. Bu şekilde oynadığınızda saha içinde koordinasyonu sağlayamazsınız. Nitekim peş peşe gelen ataklar da sürpriz olmadı. İlk bölümde kalemizde gol görmememizin en büyük nedeni, rakibin şanssızlığıydı. Yoksa devreyi 3-0 geride kapatabilirdik.

Beşiktaş, Egemen’e dua etsin. Carvalhal, R.Madrid Teknik Direktörü Jose Mourinho tarafından ‘pişsin’ diye Beşiktaş’a gönderilmişti. Siyah - Beyazlılardaki görevi de A2 takımı olacaktı. Ne var ki Tayfur Havutçu’nun cezaevine girmesiyle Portekizli teknik adam mecburen A takımının başına geçti. İşler görüldüğü gibi yolunda gitmiyor.

Mersin İdmanyurdu ve Fenerbahçe maçları durumunu belirleyecek bu nedenle en zor haftasında. Görünen köy, kılavuz istemez. Başkan Yıldırım Demirören düşünsün; önce Schuster’den, şimdi de Carvalhal’den ağzı yanıyor. Mustafa Denizli’nin ne suçu vardı da gitti!

Bir de futbolcular arasında büyük gruplaşmalar var. Portekizliler, diğer yabancılar, gurbetçiler ve bizimkiler. Dinamo Kiev maçı sonrası, bugüne kadar az forma şansı bulan Ernst, hocasına yüklenmiş. Biz daha ne diyelim? Beşiktaş olmuş bir çorba. Umarız sonu iyi olur.

Hilmi Türkay/Cumhuriyet