Dolar
39,0384
0,28%
Euro
44,6056
0,77%
Sterlin
53,0869
0,29%
Bitcoin
4.283.149
0,00%
BİST-100
9.356,04
-1,26%
Gram Altın
4.198,387
-0,04%
Gümüş
33,53
0,11%
Faiz
47,7
0,00%

Canaydın'a son veda

67 yaşında hayata veda eden 'centilmen' başkan, vasiyeti gereği büyük bir cenaze töreni istemediği için sade bir törenle toprağa verilecek.

24.03.2010 08:35
Haberi paylaşın
Canaydın'a son veda
16px
32px

Türk futbolunun gözü yaşlı... Galatasaray camiasının ‘Özhan ağabey’i, 67 yaşında aramızdan ayrıldı. 23 Ocak 1943’te, Bursa’da başlayan macera, yine aynı şehirde sona erdi. Canaydın, önceki akşam saat 23.34’de, 2.5 yılı aşkın bir süredir mücadele ettiği amansız hastalığa yenik düştü.

Galatasaray Lisesi’nde devam eden eğitim hayatı boyunca sporla ve özellikle basketbolla uğraşan Canaydın, Galatasaray Yıldız, Genç ve A takımlarında basketbol oynayan, 1962 yılında Genç Milli Takım ile beraber Avrupa Gençler Şampiyonası’na katılmış, 1963’te de Türkiye şampiyonu olan Galatasaray Basketbol Takımı’nın da kadrosunda yer almıştı. Galatasaray Spor Kulübü’ne 1957 yılında 155 sicil numarasıyla üye olan Canaydın, bu dönemde 14 yaşındaydı ve kulübün en küçük üyesiydi. 1964 yılında profesyonel basketbolu bırakan ve aile mesleği olan tekstil işine giren Canaydın, dokuma, örgü ve konfeksiyon alanlarında faaliyet gösterdi.

Sarı-Kırmızılı kulüple ilişkisi hiçbir zaman kopmayan ve her zaman camianın içinde yer alan Canaydın, Ali Tanrıyar, Alp Yalman ve Faruk Süren’in başkanlık dönemlerinde yönetim kurullarında yer aldı, çeşitli görevlerde bulundu. Mart 2002 seçimlerinde Galatasaray Başkanlığı’na adaylığını koyan Canaydın, bu seçimi kazanarak camianın 33. başkanı oldu. Mart 2004 ve Mart 2006 seçimlerinde de başarılı olan Canaydın, üç dönem üst üste başkanlık yaptı.

1965 yılında Asuman Canaydın ile evlenen ve bu birliktelikten Murat ve Zeynep isimli iki çocuk sahibi olan Canaydın, her daim bir centilmen olarak anıldı. Toplumsal hayatın ve futbol dünyasının her geçen gün ahlaki açıdan çöküşü yaşadığı, gündelik başarıların her şeyin üzerinde tutuludğu bir ortamda Canaydın, hep bir beyefendi, hep bir örnek spor adamı olarak anıldı. Başkan, vasiyeti gereği büyük bir cenaze töreni istemediği için sade bir törenle toprağa verilecek. Canaydın, bugün Bursa Organize Sanayi Bölgesi Camii’nde kılınacak öğle namazı sonrası Mudanya’daki aile kabristanına defnedilecek.

‘Sevgili dostumu yitirdim’

Canaydın’ın aramızdan ayrılmasının ardından neredeyse Türkiye’deki bütün kulüpler taziye mesajı yayımladı. Kuşkusuz onca mesajın içinde ezeli rakip Fenerbahçe’nin başkanı Aziz Yıldırım’ın mesajı dikkat çekiciydi. Yıldırım başsağlığı mesajında şunları kaydetti: “Değerli bir spor adamını kaybettik. Kendisinin tarzı ve beyefendiliğiyle spor dünyasına sağlamış olduğu katkılar tartışılmaz. Sevgili dostum Özhan Canaydın her zaman Türk sporuna verdiği değerli hizmetleriyle anılacaktır. Kendisine Tanrı’dan rahmet, ailesi sevenleri, Galatasaray ve tüm spor camiasına başsağlığı diliyorum.”

Şükür: Yaşadıklarını hak etmedi

Galatasaraylı eski futbolcu Hakan Şükür de, Canaydın’ın vefatıyla ilgili, “Benim için yaşarken de büyüktü, vefat ettikten sonra da öyle” dedi. Bursa’da Canaydın ailesine başsağlığı dileyen Hakan Şükür, Canaydın’ın çok önemli sırları paylaştığını dile getirerek şöyle devam etti: “İnanılmaz şeyler. O durumların  altından kalkabilme başarısı gösterdi.

Ama hak etmediği şeyleri yaşamak da insanı, hastalıkları değişik farklı yerlere götürebiliyor. Vasiyetinde belki hepiniz biliyorsunuz, Galatasaray’la ilgili ‘Bayrak istemiyorum, tören olmasın’ gibi sözleri... Yani çok kırgındı ama biz bazı şeylerin söylenmesi gerektiğini söylediğimizde, ‘Ben bunları söyleyemem’ diyerek, inanılmaz bir duruş sergiledi. Bazı şeyler bize de sır olarak kalacak.”

Şükür, “Galatasaray camiası bundan sonra Canaydın’a borcunu ödeyebilecek mi?” sorusunu şöyle yanıtladı: “Başkanın nasıl başkan olduğunu biliyoruz. Netice itibarıyla  camianın gereken değeri vereceğine düşünüyorum, vereceklerdir de. Benim yetkim olsa, yeni stada ismini bile veririm. Başkan, yaşadıklarını hak etmedi. Başkanımızın yaşadıkları, futbolcu kadrosu olarak bizi çok üzmüştü. Zaman zaman Galatasaray sevgisinden feragat edebilecek şekilde durdu ki bu kolay değil. Karakter olarak cesur bir adamdı.”

Onlar kendilerini biliyor’

Eski futbolculardan Hasan Şaş da, Özhan Canaydın’ın vefatından büyük üzüntü duyduğunu belirterek, “O hep ‘Galatasaray’ı nasıl ileriye taşırız’ı düşünüyordu. Ölüm herkesin başına gelecek ama keşke biz, Özhan Canaydın’ın değerini, ölmeden önce tam olarak anlayabilseydik” dedi. Kendisinin vicdanen rahat olduğunu, Canaydın’ı ölmeden önce dört kez ziyarete ettiğini vurgulayan Şaş, Canaydın’a yönelik Ali Sami Yen Stadı’nda açılan pankartın, Canaydın ve ailesini çok üzdüğünü dile getirerek “O pankartı açanların vicdanları acaba rahat mı” dedi. Hasan Şaş, “O pankartı açan ve açtıranlar kim?” yönündeki soruya, “Onlar kendilerini biliyorlar” yanıtını verdi. (Spor Servisi, aa)

‘Umarım bugün pişmandırlar...’

Başkanlığı döneminde Özhan Canaydın’la çalışan ve futbol şubesini yöneten Bülent Tulun, dün Fotomaç gazetesinde, şu satırları kaleme aldı ve zamanında, Sarı-Kırmızılı tribünlerin başkanlarına reva gördükleri ‘haksız’ muamelenin altını çizdi: “Galatasaray tarihinin en önemli, en prensipli başkanlarından birini kaybetmiştir. Sportmenlik, centilmenlik ve dirayet adına herkese örnek olacak, taviz vermeyen bir başkanlık süreci geçirmiştir. Sportif başarılardan ziyade ilkelerin ve tutarlılığın simgesi haline gelmiş olan Canaydın sadece Galatasaray camiasında değil Türk sporunda da unutulmayacaktır. Belki birçok spor adamı onun aşırı tevazusunu ve nezaketini anlayamamış olabilir. Özellikle sportif başarılara endeksli taraftarları yönlendirerek Canaydın aleyhinde tribün gösterileri yaptıranlar umarım bugün pişmandırlar.”

‘Hidayet’ten bile daha iyiymişsin’

Mustafa Canaydın, ağabeyi ile ölümünden 3-4 saat önce, Galatasaray Basketbol Takımı forması giydiği zamanlarla ilgili konuştuklarını belirterek, şunları kaydetti: “Galatasaray’ın basketbolda kazandığı Türkiye Kupası’nı konuştuk. Maç kadrosunu ve oynadıkları tüm maçları tek tek saydı. Ben kendisine ‘Ağabey sen maçlarda kaç sayı atıyordun, 10 sayıyı geçiyor muydun’ diye sorduğumda, hemen çıkışarak, ‘Hayır, ben 20 sayı yapardım’ dedi. Ben de kendisine ‘Sen Hidayet’ten bile iyi sayı atıyormuşsun’ dedim. Daha sonra kendisine ‘20-30 santim zıplar mıydın?’ dedim. Dikildi, ’Ben 83 santim zıplardım’ dedi. Zaten Türkiye’nin en iyi zıplayan basketbol adamlarındandı. Yaptırdığı okullardan bahsettik. Zihnini açık tutmak için konuştuk.”

‘Torununu çok severdi’
Canaydın, ağabeyinin torunu Ali Talat Diniz’i ölmeden önce son bir kez daha gördüğüne işaret ederek,
“En önemlisi oydu. Torununu çok seviyordu. Aralarında çok iyi dede-torun ilişkisi vardı. Torunu geldi, ağabeyim de çok iyi oldu. Hatta biz ‘Evlere gidelim’ dedik. Yarım saat sonra da öldü” diye konuştu.

Canaydın ailesi: Seçimlerde tarafsızdı
Dün Bursa Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikalarında taziyeleri kabul eden Özhan Canaydın’ın kardeşi Mustafa Canaydın, gazetecilere yaptığı açıklamada, baba gibi sevdiği ağabeyinin, ömrü boyunca kimseye kötülüğü olmadığını, zarar vermediğini, bilinmeyen çok büyük iyilikleri bulunduğunu anlattı.
Ağabeyinin herhangi bir kırgınlığının bulunmadığını dile getiren Canaydın, seçimlerde tarafsız kalmaya çalışan ağabeyinin ağzından, rahatsızlığına rağmen çok yakınları da dahil olmak üzere, söylemediği bazı şeylerin yazıldığını, aile olarak bu duruma üzüldüklerini ifade etti.

Polat: Başladığın işi bitir dedi
Galatasaray Başkanı Adnan Polat bir seçim yemeğinde şöyle konuşmuştu: “Ben bugün Canay-dın ailesiyle görüştüm. Özhan Bey’i ziyaret ettiğimde bana, ‘Sakın bu işin peşini bırakma. Başlattığın işleri bitir’ demişti. Ailesi de işlerimi yarım bırakma-mam gerektiğini ve herhangi olumsuz bir durumda beni haberdar edeceklerini söyledi.”

Fatih Terim: Gönlü güzel bir insandı
TFF Milli Takımlar Eski Sorumlusu Fatih Terim de Özhan Canaydın’ın vefatıyla ilgili olarak bir açıklama yaptı ve “Türk futbolunun ve Galatasaray’ın başı sağolsun” dedi. Bursa Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikalarında ziyaret ettiği Canaydın ailesine başsağlığı dileğinde bulunan Terim, Özhan Canaydın’ın birlikte çalıştığı başkanlardan biri olduğunu anımsattı. Tecrübeli teknik adam, “Gönlü güzel bir insandı. Uzun zamandır bu illetle uğraşıyordu, buna rağmen dik durmaya çalıştı. Onu yenmek için çok çabaladı. Takdiri ilahi, yapacak birşey yok. Ailesine ve Galatasaray camiasına sabırlar diliyorum” ifadelerini kullandı. Bir gazetecinin “Ardında bıraktığı en önemli şey nedir?” sorusu üzerine Fatih Terim, “Özhan bey herkesin sevdiği, saygı duyduğu biriydi. Hiçbir zaman aramalarını durdurmazdı. Hep arar, sorardı. Sevgi, saygı dolu bir insandı. Farklı bir çizgisi vardı. Uzun zamana dayalı bir birlikteliğimiz oldu. Hoca-başkan, hoca-yöneci olarak beraber olduk. En son mili takım kampında beni aradı, geldi, ziyaret etti. İlişkileri herkesle sevgi, saygı çerçevesinde gerçekleşmiştir. Herkese kötü gününde yetişen bir insandı” dedi.
Öte yandan Canaydın’ın oğlu Murat Canaydın, İstanbul’da bir tören olmayacağını belirtip “Sevenleriyle Bursa’daki törende buluşacak” dedi.

Taraftar gruplarından mesaj
Ayrıca ‘Üç Büyük’ kulübün taraftar grupları da Özhan Canaydın için başsağlığı mesajı yayımladı. Öte yandan İDO, Canaydın’ın Bursa’da bugün yapılacak cenaze töreni için ek sefer düzenleyecek.

benzer haberler
Fenerbahçe Beko, Abu Dabi'deki THY EuroLeague finalinde Monaco'yu yenerek şampiyon oldu
Fenerbahçe Beko, Abu Dabi'deki THY EuroLeague finalinde Monaco'yu yenerek şampiyon oldu