Çağlar’ın garip öyküsü!

Çağlar’ın garip öyküsü!

İNTERBANK'IN ESKİ SAHİBİ CAVİT ÇAĞLAR'IN YANLIŞ YATIRIMLARI 3 MİLYAR DOLARDAN ETTİ.

Çağlar’ın garip öyküsü!
16px
24px
09.07.2006 00:00
ABONE OLgoogle

Murat Kelkitlioğlu'nun yazısı 

Türkiye’nin gerek siyaset gerek iş dünyasında her zaman ön planda olmuş isimlerinden biri. Özellikle ‘’Demirel Ailesi’’ne yakınlığıyla bilinen eski bakanlardan Cavit Çağlar. Çağlar son olarak, sahibi olduğu, Türkiye’nin ilk ve en büyük sentetik iplik fabrikalarından biri olan Polylen’i kapatmasıyla gündeme geldi. Bu gelişmenin ardından kaleme aldığım yazımda, ‘’Çağlar’ın, yaptığı ödeme protokolü kapsamında, TMSF’ye nasıl ödeme yapacağı’’ sorusunu gündeme getirdim.

Bu soruya cevap bulmak için bir süredir çalışma yapıyorum. Çıkan sonuç şu; Çağlar’ın fabrikası kapanmış olsa dahi, bugün için ödemelerde herhangi bir problem yok. Çünkü; ilk ödemeleri, Çağlar’ın sahip olduğu Yeşilşehir karşılıyor. Yani, bugün yapılan taksitlerle orantılı bir durum söz konusu. Zaten, Yeşilşehir’in yönetimi TMSF’nin elinde. Ayrıca, döviz kuruyla ilgili piyasalarda yaşananlar da Çağlar’ın lehine gelişti. Ancak, bu durum uzun dönemde problem yaşanmayacak anlamına gelmiyor.

Bunu araştırırken, şöyle geçmişe doğru da bir yolculuk yaptım. Ve Çağlar’la ile ilgili çok ilginç bir tabloyla karşılaştım.

İşte Cavit Çağlar’ın garip öyküsü:

‘’Demirel Ailesi’ne yakınlığıyla tanınan Cavit Çağlar, 1992 yılında Ziraat Bankası’ndan aldığı krediler nedeniyle büyük sıkıntılar yaşadı. Dönemin Banka Genel Müdürü Coşkun Ulusoy, Çağlar’la ‘geri ödeme planı’ konusunda görüşmekten hep kaçındı. Bunun nedeni ise tamamen politik. Dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın, Çağlar’a karşı tavrı bu konuda çok etkili oldu. Daha sonraki yıllar Çağlar, kredi aldığı bankalardan sorumlu Devlet Bakanı oldu. Bunun üzerine daha önce kendisiyle konuşmaktan bile uzak duran Coşkun Ulusoy’la çok kolaylıklı bir ‘geri ödeme’ planı imzaladı. Çağlar’ın Emlak Bankası’ndan da aldığı krediler vardı, bunlar bir bir battı. Çağlar, daha sonraki dönemde bankacılığa soyundu. Önce İnterbank’ı aldı, batırdı. Arkasından, İnterbank, 64. madde kapsamında, yani batmak üzere bir banka sahibiyken, Etibank için Dinç Bilgin’le ortaklık kurdu ve bu bankayı aldı. Ancak, bu bankanın da ömrü uzun sürmedi ve battı. Kısacası, Cavit Çağlar bankacılık yapmadı. Bankanın kaynaklarını kendi şirketleri için kullandı. Bunu yaparken Çağlar’ın gözünden kaçan nokta, yatırımlarının temelinin de yanlış olduğuydu. Yatırımların yanlış oluşu, bugün yaşananlara bakıldığında ortada. Eğer Çağlar, bankacılık yapmış olsaydı, bugün en az 3 milyar dolara sahip olurdu. Bunun en açık örneği ise; Denizbank. Zamanında 100 milyon dolara, sadece tabelaya para ödeyen Zorlu Grubu, bankacılık yaptığı için, bugün bankasının değerini 2.7 milyar dolara çıkardı. Banka, bu rakama neredeyse satılmak üzere.’

SPK’nın aklı sonradan çalışır!

Günlerdir piyasaların merakla izlediği ‘’Borsa Operasyonu’’ giderek yeni boyutlar kazanıyor. Her böyle skandalın yaşandığında gündeme gelen Mecnur Çolak ismine alıştık artık. Ancak, bu kez daha farklı. Mecnur Çolak isminin yanı sıra, kamuoyunun yakından tanıdığı mafya liderleri, gazeteciler, borsa dergileri de gündeme geldi. İşin özeti, tam bir ‘’çete usulü’’ oyun söz konusu.

Zaman zaman buna benzer skandallarla karşı karşıya kaldık. Ve her defasında da, gerek Sermaye Piyasası Kurulu’na (SPK) gerekse İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanlığı’na yönelik olarak, denetimlerin ve cezaların artırılması gerektiğine, bu tür olaylar karşısında yapılan çalışmalar sonrası ortaya çıkan isimlerin kamuoyuna açıklanmasının şart olduğuna dikkat çektim. Ancak, bu iki kurum da, bu önlemleri alacağına, sür

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde