Aşırı samimiyeti başına dert oldu

Aşırı samimiyeti başına dert oldu

İtalya'nın eski başbakanı ve halihazırdaki ana muhalefet lideri Silvio Berlusconi'nin kısa süre önce bir televizyon ödüllerinin dağıtıldığı tören sırasında bazı kadınlara aşırı iltifatta bulunması başına dert açtı.

Aşırı samimiyeti başına dert oldu
16px
24px
31.01.2007 12:27
ABONE OLgoogle

Berlusconi'nin eski tiyatrocu olan eşi Veronica Lario Berlusconi, kocasının bazı kadınlara iltifat ederken, ''Eğer evli olmasaydım sizinle hemen evlenmiştim'' ya da ''Seninle her yere giderim'' türünden cümleler söylemesine tepki gösterdi.

Bayan Berlusconi'nin kocasından özür talebini, Silvio Berlusconi'ye muhalefetiyle ünlü La Repubblica gazetesinde bugün manşetten yayımlanan bir açık mektupla dile getirmesi de dikkati çekti. Bayan Berlusconi, La Repubblica'nın Genel Yayın Yönetmenine hitaben kaleme aldığı açık mektup, gazetenin bugünkü nüshasında, ''Veronica Berlusconi: Kocam benden açıkça özür dilemeli'' manşetiyle yayımlandı.

Veronica Lario Berlusconi'nin, kocasından özür talep ettiği açık mektup şöyle:

''Sayın Genel Yayın Yönetmeni, Benim kocam, öncelikle iş adamı, bilahare de saygın bir siyasetçi olan tanınmış bir insanla geçirdiğim 27 yıl boyunca davranışlarımın ayırt edici niteliği konumundaki ketumluğumu güçlükle aşabildiğimi belirtmek isterim.

Aileme huzur ve denge sağlama amacıyla kendi rolümün, özel yaşamla sınırlı addedilmesi gerektiğine inanmış biriyim. Evlilik yaşamım boyunca kaçınılmaz çatışmaları ve daha acılı anları hep saygılı ve ihtiyatlı biçimde göğüsledim. Ama şimdi sizlere, Telegatti ödüllerinin dağıtılmasının ardından kocamın oradaki bazı hanımefendilere hitap ederken 'eğer evli olmasaydım sizinle hemen evlenmiştim', 'seninle her yere giderim' türünden benim kabul edemeyeceğim ifadeler sarf etmesi karşısında duyduğum tepkiyi dile getirmek için yazıyorum.

Bunları, kendi onurumu zedeleyici ifadeler olarak yorumluyorum. İfadelerin kendisine ait olduğu şahsın yaşı, siyasi ve toplumsal rolü, (ilk evlilikten iki çocuk, ikincisinden de üç çocuk sahibi olduğu) aile bağlamı, bunların espri niteliğindeki sözlere indirgenmesine engel teşkil etmektedir. Özelde benden özür talep edilmemiş olması hasebiyle de kocamdan ve kamusal şahsiyetten, şahsımdan açıkça özür dilemesini talep ediyorum.

Bu vesileyle tıpkı Catherine Dunne gibi, kendimi 'bir hiçin yarısı' mı saymam gerektiğini de soruyorum. Kocamla olan ilişkilerimde, davranışlarının gerekli kıldığı anlarda dahi aile kavgalarına mahal bırakmamaya özen göstermişimdir. Bunun çeşitli sebepleri vardır:

İstikrarlı bir aile projesini ciddiyet ve güçlü bir inançla benimsemiş olmak; zaman içerisinde eşler arasındaki bazı dengelerin değişmesi doğrultusunda, kocamın kamusal rolünün artmasının, gerektiğinde şahsi arzuları yeniden şekillendirebilecek biçimde, bireysel tercihleri etkileyebileceğinin de bilincinde olmak, bunlardan sadece bazılarıdır.

Benim takınabileceğim olası tavırların, kocamın aile haricindeki yaşamını etkileyebileceğini ve çocuklarımın yaşamına da yansımaları olabileceğini sürekli göz önünde bulundurmuşumdur. Bugün artık ergen konumdaki kızlarım açısından, kendi ifadeleriyle annelik sevgisini gösterebilmiş bir örnek anne olduğum kadar, erkeklerle ilişkilerinde kendi onurunu koruma kapasitesine sahip bir örnek kadın olmam da büyük bir ehemmiyet taşımaktadır; kendi kadınlık onurumu korumamın, oğluma da, kadınlara saygıyı temel değerlerden biri olarak benimsemesi, onlarla sağlıklı ve dengeli ilişkiler kurabilmesi açısından da yardımcı olacağı inancındayım.

Bana yer ayırarak düşüncelerimi dile getirme olanağı sunmanızdan dolayı teşekkür ediyor, sizleri saygıyla selamlıyorum.''

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde