'Anadol'u öküz yer' diye alay ettiler
Vehbi Koç'un kaleminden, " Anadol piyasaya çıktığı zaman aleyhinde çeşitli sert yazılar yazıldı, fiberglas gövdeyi öküzün, atın yiyeceğinden bahsedildi. Bu alaylar, tiyatrolara kadar girdi"

Can Dündar'ın kaleminden
Vehbi Koç, 1972 yılında emekli Org. Memduh Tağmaç'ı ziyaret edip ülkeye yaptığı katkılardan dolayı bir otomobil hediye etmek istedi Tağmaç, teklifi reddederken, "Otobüse, dolmuşa biniyorum, tanıyan olursa yer veriyor, tanıdık olmazsa itilip kakılıyorum" dedi
Emekli Genelkurmay Başkanı Org. Memduh Tağmaç , emekliliğinde çoğu kez normal bir vatandaş gibi kamu taşıtlarına binmiş. Buna rağmen, Vehbi Koç'un otomobil verme teklifini reddetmiş.
1972 yılı... 12 Mart döneminin kudretli Genelkurmay Başkanı Org. Memduh Tağmaç'ın emekliye ayrılması kararlaştırılmış.
Vehbi Koç, ülkeye hizmetlerinden ötürü kendisine bir otomobil hediye etmek istiyor, bu amaçla bir mektup yazıyor, ancak, bunun nasıl karşılana- cağından emin olamıyor. O yüzden konuyu önce Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fuat Bayramoğlu'na açıyor.
Bayramoğlu, "Cumhurbaşkanı'na sorulmasında bir mahsur yok" diyor ve mektubun bir suretini Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'a iletiyor.
Sunay, konuyu "müspet" karşılıyor, Tağmaç Paşa ile bu konuda görüşeceğini söylüyor. 2-3 gün sonra da Koç'a, "Cumhurbaşkanı, Tağmaç Paşa'yla görüştü. Paşa sizi bekliyor" mesajı geliyor.
Vehbi Koç, elindeki otomobillerin kataloglarını oğlu Rahmi Koç aracılığıyla Tağmaç'a yolluyor. Ardından da kendisi 15 Kasım 1972 günü Paşa'yı Gayrettepe'deki evinde ziyaret ediyor. Devamını Vehbi Koç'un notlarından okuyalım:
"Alamayacağım!"
"Beni kapıda karşıladı, oturduk. Gayet sakin, içine kapalı bir zat olduğu için konuşmaları hep ben açtım. Memleketin umumi durumunu görüştük. Otomobil hakkında hiçbir şey söylemediğini görünce mevzuu ben açtım. Kendisine verilen kataloglardan hangisini emrettiğini sordum.Paşa, bana cevaben, 'Bu teklifi yapmakla beni son derece memnun ettiniz. Kendim, karım, otomobil kullanmayı bilmiyoruz. Şoför tutacak halimiz yok. Arabayı alınca iki oğlum var, bunlar kullanacaklar, bana bir faydası olmayacak. Onun için hediye ettiğiniz arabayı alamayacağım' dedi ve şöyle devam etti:
'Otobüste itiliyorum'
'Otobüse, dolmuşa biniyorum, tanıyan oluyor, yerini bana veriyor veya hiç tanıdık olmuyor, itilip kakılıyorum. Bundan da çok sıkılıyorum. Polisten, ordudan, bazen lazım oldukça araba veriyorlar, o da muvakkat oluyor. Başka memleketlerin genelkurmay başkanları ayrılır ayrılmaz çeşitli vazifeler veriyorlar, bizde bu yok. Hayatta belki emekli olmuş iki üç genelkurmay başkanı olabilir. Şimdi bir Tural Paşa, bir de ben varım. Bize de pek ala bir şey yapılabilirdi, ama bu memlekette olmuyor. Ne yapalım, buna da şükür.''Düştüğünüz zaman'
Vehbi Koç, yazdırdığı bu notu, çocukları Rahmi Koç ve Suna Kıraç'a iletirken şu notu düşmüş:"Hayat baştan aşağı bir sinema mı diyeyim, bir tiyatro mu diyeyim... Memlekete bu kadar hizmet etmiş bir adamın durumuna bakmalı ve bundan çok büyük ders almalıyız. Önümüze, aklımıza geldiği gibi sarf yapmamalıyız. Üzüldüm, ders aldım, fakat benden ziyade asıl gençlerin ders almaları lazım.
Hangi yerde olursanız olsun, düştüğünüz zaman bir yuvanız, bir köşede kimseye muhtaç olmayacak kadar birkaç kuruşunuz olması lazım. Çeşmenin suyu aktığı zaman har vurup harman savurmamalı. Bu memlekette bu şekilde vatanperver insanların âdetleri çok az, ancak onlar sayesinde memleket ayakta duruyor."

12 MART'TAN SONRA GÜNİZ SOKAK'TA
'Viskiler üçe çıkınca Demirel serbest konuşmaya başladı'
12 Mart'tan 1 yıl sonra...
Tarih: 11 Mart 1972...
Vehbi Koç, Ankara'da devrik Demirel'i ziyaret ediyor ve çıkışta izlenimlerini yazıyor. İşte o nottan bazı satırlar:
"Bizi kapıdan karşıladı. Şöyle 10-12 metre uzunluğunda ve 6 metre kadar genişliğinde bir oda; Milliyet gazetesinin 12 Mart 1972 tarihli Pazar magazin ilavesinde olduğu gibi bin bir çeşit evrak, kitap, gazete; yani benim şimdiye kadar görmediğim bir çalışma odası...
Oturduk, hatırımızı sordu. 'Birer viski içelim' dedi. Birisi buz ve su getirdi, kendisi odanın bir tarafında bir dolaptan Chivas Regal çıkardı.
'Ne var ne yok, piyasa nasıl gidiyor' diye sordu.
Ciroların, karların iyi gittiğini söyledim, pek memnun kalmadı. (..)
İkinci viskide
"İkinci viski konuldu, o da içildi. Hep kendisi koyuyordu. Dehşet konuşuyor. Bir taraftan, 'Ben sizden bilgi alacaktım, bana fırsat vermediniz, beni konuşturdunuz' diyordu; diğer taraftan da konuşmayı çok seviyordu. Mezemiz patlamış mısırdı. Tabakta bir şey kalmadı, arkası da gelmedi."Cesur. Her gün zamanın daha fazla kendisine hizmet ettiğine kani... Seçimlerin bir an evvel yapılıp iktidara geçmeye hazır bir hali var. Solcuların kimler olduğunu bu devirde tespit ettiğini, memleketi hiçbir zaman bunlara teslim etmeyeceğini, hükümetlerin halka dayanması lazım geldiğini, ordunun politikaya girmesinin hiçbir zaman doğru olmayacağını uzun uzadıya anlattı.
Üçüncü viskide
"Viskiler üçe çıktıktan sonra o da serbest konuşuyordu, ben de... Anlaşılan çok okuyor, bilhassa iktisadi işleri gayet iyi biliyor ve istikbalden emin görünüyordu. 12 Mart'a niçin geldik, neler yapıldı, niçin birkaç sene hükümet uyudu veya lazım gelen tedbirleri almadı; bunları konuşmanın zamanı değildi, konuşmadım."
VEHBİ KOÇ'UN KALEMİNDEN
'Anadol'u öküz yer' diye alay ettiler
"Bu otomobil piyasaya çıktığı zaman aleyhinde çeşitli sert yazılar yazıldı, fiberglas gövdeyi öküzün, atın yiyeceğinden bahsedildi. Bu alaylar, tiyatrolara kadar girdi. Fakat araba çalıştı. Halk aldı, kullandı. Türkiye'nin her yanına dağıldı, her iklimde çalıştı. Anadol'u alanlar Avrupa'ya, Afrika'ya gittiler, geldiler, arabanın yolda kalmadığını gördüler. Anadol'a karşı büyük rağbet başladı."

İşadamı Vehbi Koç, 12 Mart'ta görevinden uzaklaştırılan eski Başbakan Süleyman Demirel'le görüşmelerini, onunla siyasi diyaloglarını da uzun uzun not etmiş.
AGASİ ŞEN İÇİN TORPİL RİCASI
'Komünizm aleyhtarı bir zattır, karşıya itmeyin'
Bu da karşı torpil ricası...
Bu kez "ricacı" Vehbi Koç... rica edilen kişi İhsan Sabri Çağlayangil...
12 Mart dönemi atlatılmış, AP, diğer sağ partilerin ortaklığıyla yeniden iktidar olmuş. MC'nin, bürokrasideki Ecevit yanlılarını tasfiye için kadrolaşma hamlesi başlamış. Görevden almalar hızlanmış.
İşte o ortamda Vehbi Koç, yeniden Dışişleri Bakanı olan dostu İhsan Sabri Çağlayangil'e bir mektup yazıyor.
5 Mayıs 1972 tarihli bu mektupta THY Genel Müdürü Agasi Şen'in (solcu olarak tanınan Mukbil Özyörük'ü işe aldığı için) görevden alınmasını eleştiriyor. Daha önce Ereğli Demir Çelik'in İdare Meclisi'nde 5 yıl birlikte çalıştığı Şen için şunları yazıyor:
"Agasi Şen bey, demokrasiye bağlı, komünizm aleyhtarı bir zattır. Komünistlik aleyhinde 'Bir Devrin Düşüşü' adlı bir kitabı tercüme etti ve dağıttı. (..) Bu mektubu yazmaktan maksadım, ortada olan, vazifesine sadık, memleketini seven insanları da karşı tarafa itmemektir."

Vehbi Koç, AP hükümetinin dışışleri bakanı olan Çağlayangil'le.
Çağlayangil'in torpil ricasını geri çevirdi
Vehbi Koç'la İhsan Sabri Çağlayangil'in dostlukları hayli eskiye dayanıyor.
Çağlayangil, 12 Mart öncesinde Dışişleri Bakanı iken de sık sık görüşüyorlardı. 12 Mart sonrasında, Çağlayangil bakanlıktan devrildikten sonra da ilişkileri hiç kesilmedi.
Bu dostluğun güveniyle olsa gerek, Çağlayangil, 1972 Ekim ayında Vehbi Koç'a mektup yazıp bir "torpil" rica etti.
Taksitle Anadol
Anadol'un yeni parladığı dönemdi."Vehbi Bey kardeşim" diye başladığı mektubunda Çağlayangil, "Galiba parlamenter arkadaşların ricasına dayanamayarak otomobil isteklerini size intikal etmemden bunaldınız" diyor ve yeni bir talebi aktarıyordu.
Senato teşkilatında çalışan dürüst bir şoför, otomobil almak istiyordu. 15 bin lira birikmiş parası ve ayda 1500 lira ödeme kabiliyeti vardı. "Siz hayırseversiniz" diyordu Çağlayangil: "Prensiplerinizi bozmuyorsa, bu zata taksitle bir 4 kapılı Anadol alması için yardımda bulunabilirseniz sevap olur."
Vehbi Koç, eski Türkçe el yazılı gelen mektubu, Latin harfleriyle daktiloda yazılmış bir mektupla yanıtladı:
"Prensiplerime aykırı"
"Emrinizi yerine getiremeyeceğim için mazur görmenizi rica ederim. Şimdiye kadar bu şekilde en yakınlarımdan gelen tekliflerin hiç birisine müspet cevap veremedim. Bunun, müessesenin prensiplerine aykırı olarak tarafımdan bozulmuş bir iş olmasını istemiyorum.
Anadol otomobillerine talip olanlar, parasını peşin yatırıp sıra beklemektedirler. Teslim müddeti, parayı yatırdıktan 4-5 ay sonradır. Bugün 8-10 bin lira arasında da bir karaborsası vardır.
Benim şoförünüze yapabileceğim kolaylık, bir tanıdığından parasını bularak tam yatırır, ben de emrinize dayanarak bu arabanın derhal teslimini sağlarım."
Milliyet