Altın almalı mı, satmalı mı? Uzmanlar ne diyor?
FED’in nisan ayından sonra beklenen faiz artırımına kadar altın fiyatlarında yükseliş beklentisi hakim. Hafta içinde 1.305 dolara çıkıp cuma günü 1.260 dolara kadar gerileyen altın bugünlerde yatırımcısına ‘alım’ fırsatı sunuyor.
06.02.2015 14:37 •
16px
32px
Esin Çetinel'in haberi
FED’in nisan ayından sonra beklenen faiz artırımına kadar altın fiyatlarında yükseliş beklentisi hakim. Hafta içinde 1.305 dolara çıkıp cuma günü 1.260 dolara kadar gerileyen altın bugünlerde yatırımcısına ‘alım’ fırsatı sunuyor. Ons bazında 1.250 doların üzerinde tutunan altın için ‘al’ veren gurular, gram altın içinse “94-95 TL’ye inmeden almayın” diyor…
SON dönemde tüm dünya gözünü altına dikmiş durumda. 2015’e hızlı başlayan altının onsu, yılbaşından bu yana yüzde 10’a varan artışla geçen hafta içinde 1.305 dolara kadar çıktı. Global ekonomilerde faizlerin sıfırlara kadar inmesi, başta Avrupa ve Japonya olmak üzere ülke ekonomilerine olan güvenin her geçen gün azalması, güvenli liman altının yıldızını yeniden parlatmaya başladı. Çok değil daha yılın başında ons değeri 1.190 dolarlar seviyesinde olan altın geçen hafta yanına bile yaklaşamaz denilen 1.330 doları test etti. Ancak Cuma günü hızlı çıkışın düzeltmesi gelince 1.260 dolarlara kadar geriledi.
Yine son dönemde dünyadaki büyük fonların önemli bölümü altın portföylerini artırmaya başladı. Örneğin, dünyanın en büyük altın fonu olan SPDR yılın ilk günleri 702 ton olan altın portföyünü yaklaşık 20 günde 758 tona çıkardı. Halen dünyada altın fonlarının elinde bin 600 ton civarında altın bulunuyor. Yani SPDR tek başına neredeyse fonlara ait altının yarısına sahip.
HİSSE SENEDİ VE BONO SAT, ALTIN AL
Global para hareketlerine bakıldığında da son dönemde trendin altına yöneldiği açıkça ortaya çıkıyor. Profesyonel portföy yöneticileri riski azaltmak için özellikle hisse senedi ve bono pozisyonlarını azaltıp güvenli liman altına sığınıyor.
İşte biz de tüm dünyayı etkisi altına almaya başlayan altını mercek altına aldık. “Altın neden yükseldi”, “Önümüzdeki dönemdeki en büyük risk nedir” sorularının yanıtlarını araştırdık. Bu arada altının ons fiyatı ve dolar kurundan direkt etkilenen gram altınına ilişkin beklentileri derledik…
EN BÜYÜK RİSK FAİZ
Altın analistlerinin tahminlerini kısaca özetlemek gerekirse; kısa vadede altının önündeki en büyük risk global faiz oranları olarak görülüyor. Özellikle Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) sürpriz şekilde yüksek oranlı bir faiz artışı yapması, altına olan talebi olumsuz etkileyecek. Tersi durumda yani faiz artırmaması veya ötelediğini açıklaması halindeyse altındaki yükseliş devam edecek. Benzer durum Avrupa için de geçerli; ancak onların kısa vadede böyle bir karar alma ihtimalleri çok zayıf.
Aslına bakarsanız bu durum Türkiye içinde geçerli. Para yöneticilerinin tamamı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın önümüzdeki dönemde daha hızlı faiz indireceği görüşünde.
Global piyasalarda faizlerin sıfır seviyelerde bulunması da bu beklentiyi destekliyor. Ancak biz bu güncel konuyu bir kenara bırakıp konumuz olan altına dönerek, “Türkiye’de olası bir faiz indirimi altın fiyatlarını nasıl etkileyecek?” sorusunun yanıtını aradık. Hemen söyleyelim; Türkiye’de altın faize endeksli değil. Bu yüzden TCMB faiz indirse bile bu TL bazında altın fiyatlarını yukarı çekmeyecek. Ancak faiz indiriminin dolaylı etkisi olabilir. Faiz indiriminin dolar kurunu yukarı çekmesi halinde -ki bu bekleniyor- gram altının TL bazında fiyatı da yukarı çıkacak.
Merak edenler için yazalım yine bu konudaki genel beklenti Merkez Bankası’nın faizleri aşağı çekmesi halinde dolar kurunun çok hızlı yükselmese bile en azından 2.40-2,45’lerdeki yüksek seviyelerini koruyacağı yönünde. Bu ortamda ons ve dolardan etkilenen gram altında fiyatlardaki artışın sürme ihtimali oldukça yüksek. Ancak bu yükselişin çok sert olması beklenmiyor.
HANGİ FİYATTAN ALMALI?
Evet, altına ilişkin genel beklentiler böyle... Bugün gerek global ekonomiler, gerekse Türkiye’deki gelişmeler altın fiyatlarındaki yükselişi destekliyor. Düşük faiz ortamı, siyasi ve ekonomik belirsizlikler bir süre daha güvenli liman arayanları altına yöneltecek gibi görünüyor. Özellikle haftanın son günü 1.260 dolara kadar gerileyen altının ons fiyatı yeni alım yapmak isteyenlere sürpriz bir fırsat sundu. 1.300 dolar seviyesi için “altın ucuz değil dikkat” diyen altın analistleri, 1.250 dolar üzerinde kaldığı sürece cuma kapanış seviyelerinin yeni alım için uygun olduğu görüşünde.
Anlayacağınız önümüzdeki günlerde altının destek ve direnç seviyelerini yakından takip edenler, yani doğru fiyattan altına yatırım yapacak olanların kazanacağı bir dönem yaşayacağız. Bu nedenle biz de banka ve aracı kurum yöneticilerine altındaki olası fiyat hareketlerini ve hangi seviyelerden alınıp satılabileceğini sorduk. İşte yanıtlar…
ALTIN YERİNE UZUN VADELİ TL
Ziraat Bankası Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Alpaslan Çakar’a göre, FED’in nisan sonrasında açıklayacağı faiz kararı altın fiyatlarının önümüzdeki dönemdeki seyrini belirleyecek. Şayet FED 0.25 puan ve altında bir faiz artışı gerçekleştirirse bunun altın fiyatlarında belirgin bir etki yaratmayacağını söyleyen Çakar, “Ancak FED’in agresif bir faiz artırımı yapması halinde ABD Doları’nın uluslararası piyasalardaki ağırlığı artacağı için altına olan talep ve altın fiyatlarında düşüş görebiliriz” diyor.
Çakar, bunun yanında petrol fiyatlarındaki artışın da değerli maden fiyatlarını dolayısıyla altın fiyatlarını yükselteceği görüşünde. Altın fiyatlarında 1.300 dolar (artı eksi 20 dolar) seviyesinin kritik direnç olduğunu kaydeden Çakar, bu dönem için yatırımcılara şu tavsiyede bulunuyor: “Altına yatırımı tercih edenlere tavsiyem, dalgalı fiyatlamaların olduğu dönemlerde altından ziyade tasarruflarını, uzun vadeli TL finansal araçlarına yönlendirmeleri olacak.”
Altına yatırımı tercih edenlere çok sayıda farklı ürün sunan Ziraat Bankası’nın altın bankacılığı çatısı altında; vadesiz altın mevduat hesabı, vadeli altın mevduat hesabı, biriken vadesiz altın mevduat hesabı, gram altın ürünleri bulunuyor. Bu arada banka “Altın Vakti” ile vatandaşın yastık altındaki altınını şubeleri kanalıyla topluyor.
PORTFÖYLERDE YÜZDE 25 ALTIN OLMALI
TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz’a göre, yatırımcılar portföylerinin yüzde 25’ini altın ve altına endeksli ürünlerde değerlendirmeli. Altın fiyatlarındaki gevşemeyi alım fırsatı olarak gören Turgut Boz, altına ilişkin beklentilerini ise şöyle özetliyor:
“FED’in 2015’in ikinci çeyreğine doğru başlatmayı planladığı faiz artırımı akabinde para musluklarının kısılacağı beklentisi ile altın fiyatlarının 950-1.000 dolara kadar gerileme ihtimali güçleniyor. Bu dönemde özellikle gram altında, 100 TL seviyesinin aşılması yukarı yönlü hareketi hızlandırır. Geri çekilmeler orta vadede gram altın tarafında alım fırsatı yaratmaya devam edebilir. Bu anlamda 95 -96 TL seviyeleri takip edilmeli. Bu seviye aşağı yönlü geçilmedikçe pozitif görüntü devam edebilir. Özellikle gram altın tarafını etkileyen unsurlara baktığımızda dolar/TL paritesinin yükselişte etkili olduğu görülüyor. Bu nedenle önümüzdeki aylarda TCMB tarafından yapılacak faiz indirimleri de kurun güçlü seyrinin devamını sağlayabilir. Bu durum gram altın fiyatlarının yukarı yönlü hareketini destekleyecektir.”
Yılın ikinci çeyreğinde FED tarafından yapılacak faiz artışının doların lehine olacağını düşünen Boz, “Bu nedenle gram altın fiyatlarındaki yükselişleri yılın ilk yarısında da görebiliriz. Bu noktada 100 TL psikolojik direnç seviyesinin geçilmesi halinde 2011 yılı zirve seviyesi olan 110 TL’lere kadar yükselişler görülebilir. Gram altındaki gevşemelerin özellikle alım fırsatı olarak değerlendirileceğini belirtebiliriz” diyor.
TEB altın bankacılığı konusunda da son derece iddialı bir banka. 19 yıl önce bir ilke imza atarak Türkiye’deki ilk “Altın Bankacılığı” birimini kuran TEB, bugün bu alanda çok sayıda ürün ve hizmet sunuyor. Yatırımcıların yanı sıra kuyumculuk sektörünün ihtiyaçlarına yönelik ürünler de çıkardıklarını söyleyen Boz, bankanın ürünleri hakkında şu bilgiyi veriyor:
“Kuyumcularımızın ihtiyaçlarını dikkate alarak geliştirdiğimiz Altın Kredisi, Taksitli Altın Kredisi, Altın/Pırlanta Tahsilat Sistemi ve Kuyumcu Paket Sigortası gibi ürünlerimizle sektörde faaliyet gösteren imalatçı, toptancı, ihracatçı ve perakendeci kuyumcuları hedefliyoruz. Kuyumcu Paket Sigortası ile Stok Teminatı (kasada, vitrinde veya çantacıdaki altın stokları hırsızlık riskine karşı sigortalanıyor), Demirbaş Teminatı, Emanete Bırakılan Mallar Teminatı, Emniyeti Suistimal Teminatı, Terör Teminatı, Deprem Teminatı gibi teminatları tek bir paket halinde kuyumculara sağlıyoruz. Bireysel ve kurumsal müşterilerimiz içinse TEB Yeni Altın Çağı, Vadesiz/Vadeli Altın Depo Hesabı, Gümüş Depo Hesabı, Damla Altın Hesabı ve B Tipi Altın Fonu ürünlerimizle birikim imkanı sunuyoruz. Ayrıca ‘TEB Yeni Altın Çağı’ ile yastık altındaki altının toplanma işleminde kuyumcuları da sistemin bir parçası haline getirdik. Bugün banka 61 ilde 230’dan fazla anlaşmalı kuyumcu ile çalışıyor.”
1.253 DOLARA DİKKAT!
Deniz Yatırım Türev Araç Aracılık Faaliyetleri Genel Müdür Yardımcısı Sezgi Cumhur Örnek’e göre, altın fiyatlarında 1.253 dolar ve üzerindeki kapanışlar yukarı yönlü yükseliş hareketini destekliyor. İsviçre Merkez Bankası’nın euro’ya endeksli frangı serbest bırakması, ardından Avrupa Merkez Bankası’nın kararı ve Yunanistan seçimleri ile devam eden süreçte altına olan talebin arttığını söyleyen Örnek, şunları belirtiyor:
“Her ne kadar bu haf ta tansiyon biraz olsun düşmüş olsa da altın fiyatında 200 günlük ortalaması olan 1.253 seviyesi üzerinde yaşanan kapanışlar, yukarı yönlü görünümü desteklemeyi sürdürüyor. Kısa vadede 1.320’li seviyelerin test edilme ihtimali devam ederken 2015 ikinci yarısında FED’in faiz artıracak olmasını da değerlendirdiğimizde, altında yeni bir satış baskısı görebiliriz.”
Altın için 200 günlük ortalaması olan 1.253 seviyesi ile 50 ve 100 günlük ortalamalarının kesiştiği 1.213/1.216 bölgesinin destek seviyeleri olduğunu öne süren Örnek, yükselişlerde ise ocak ayında görülen ve son beş ayın en yüksek seviyesi olan 1.307’in ilk önemli direnç olduğunu belirtiyor. Örnek, ardından 1.385 seviyesinin önemli olduğuna dikkat çekiyor. Yatırımcıların riski azaltmak için altın alması gerektiğini vurgulayan Örnek, şunları öneriyor:
“Özellikle döviz piyasalarında yaşanan aşırı oynaklık ve Yunanistan seçimlerine yönelik endişelerin sürdüğü bu ortamda altın, riski azaltmak adına portföylerde bulundurulabilir. Altında olası geri çekilmeler alım yönünde değerlendirilebilir. Önümüzdeki dönemde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın faiz kararına ilişkin endişeler dolar/TL üzerinde yukarı yönlü baskılara neden olabilir. Bunun gram altın fiyatları üzerindeki oynaklığı dengeleyeceği görüşündeyim.”
YÜKSELİŞ POTANSİYELİ SINIRLI
Şekerbank Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk, küresel ekonomik büyüme tahminlerinin aşağı çekilmesi, para politikalarının birçok ekonomide gevşetilmesi ve FED’in faiz artırımlarında aceleci olmadığını vurgulamasıyla altın fiyatlarındaki gerileme eğiliminin durduğunu hatırlatıyor. Ancak altında yükseliş potansiyelinin de sınırlı olduğunu söyleyen Ertürk, “Altın yatırımcısının piyasayı izlemesi şart. Yani uygun seviyelerde alım veya satım yaparak yatırımlarını artırmaları mümkün. Ayrıca küçük tasarrufları olan hatta bu tasarruflarını yastık altı yatırımı olarak değerlendiren küçük yatırımcılar için de altın, uzun süre vazgeçilmez olma özelliğini koruyacak gibi görünüyor. Bankalar nezdinde hesap bazında işlem yapılabilmesi, özellikle de internet bankacılığı sayesinde 7/24 alınıp satılması, altını geniş kitlelerle buluşturmaya devam edecek” diyor.
Halen yastık altında önemli miktarda altın bulunuyor. İstanbul Altın Rafinerisi’nin tahminine göre 210 milyar dolar değerinde 5 bin ton altın yastık altında tutuluyor. Önümüzdeki yıllarda bu rakamın önemli kısmının bankalara yatırılmasını beklediklerini söyleyen Ertürk, yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılmasını da amaçladıkları belirtiyor. Ertürk, altın bankacılığı kapsamında müşterilerine sundukları ürünleri ise şöyle özetliyor:
“Müşterilerimize 0,01 gram ve katları yani 5 TL’lik bile altın hesabı açma imkanı sağlıyoruz. Ayrıca müşterilerimiz dilerse her ay 1 gram ve üzeri ya da 100 TL ve üzeri düzenli altın alımı yapabiliyor. Ayrıca altına yatırım yapmak isteyenlere ‘Dönemsel Faiz Ödemeli Vadeli Altın Mevduat’ ve ‘Sabit Faiz Ödemeli’ seçeneklerimizi de sunuyoruz. Müşterilerimiz en az bir yıl, en çok beş yıl olmak koşulu ile vadeli altın hesabı açabiliyor. Dileyen faiz getirilerini 1-3-6 ayda bir tahsil edebiliyor. Müşterilerimiz günün her saatinde (24 saat) altın alım-satım işlemi yapabiliyor. Üstelik vadeli ve vadesiz altın hesaplarından yapılan tüm işlemleri onlara ücretsiz sunuyoruz.”
Şekerbank ayrıca ‘Tasarrufun Altın Günü’ düzenliyor. Bu sayede her ayın başında belirlenen şubeler kanalıyla yastık altındaki altını toplayan banka, dileyen müşterilerine bu altınlar karşılığında vadesiz altın hesabı açıyor. Banka ayrıca yurtdışı yerleşik vatandaşlarımıza yönelik geliştirdiği “Memleketim Altın Hesabı” ile vadeli altın hesabı da açıyor.
ALTIN KREDİSİ VERİYOR
İş Bankası, altının geçen hafta son beş ayın en yüksek seviyesi olan 1.300 doların üzerine çıkışında İsviçre Merkez Bankası’nın aldığı euro/ İsviçre Frangı çapasını kaldırma kararının etkili olduğu görüşünde. 2015 yılında ise altının fiyat seyrini etkileyecek çok sayıda değişken olduğuna dikkat çeken banka yetkilileri, yatırımcıların takip etmesi gereken konu başlıklarını şöyle sıralıyor: “Avrupa Merkez Bankası’nın açıkladığı tahvil alım programının altını destekleyip desteklemeyeceği ve Amerikan Merkez Bankası’nın muhtemel faiz artırım kararının zamanlaması bu konuda önemli olacak. Bunlara ek olarak, her dönem izlenen gelişmeler arasında; merkez bankalarının net alımları, borsa yatırım fonlarının talebi, Çin ve Hindistan gibi fiziki altın talebi yüksek ülkelerin festival sezonları da altın konusunda yıl boyunca takip edilecek gelişmeler arasında yer alacak.”
İş Bankası, altına yatırım yapmak isteyen müşterileri için çok sayıda farklı alternatifler sunuyor. İş Bankası’nın örneğin 7 gün 24 saat kolayca alınıp satılabilen gram altın, tam ve yarım Cumhuriyet altını eşleniği altın ürünlerinin yanı sıra “Vadesiz Altın Mevduat Hesabı”, faiz elde edilen “Vadeli Altın Mevduat Hesabı”, “Altın Biriktiren Talimat” ürünlerinin yanı sıra B Tipi Altın Yatırım Fonu da bulunuyor.
İş Bankası, altın üretimi veya ticareti ile iştigal edenler için altın işletme kredisi ve altın ihracat kredisi, altın ticareti yapmayan ancak belirli koşulları sağlayanlara ise altın kredisi kullandırıyor. Şubeleri ve anlaşmalı Gülaylar mağazaları aracılığıyla müşterilerinin fiziki altın yatırımlarını kaydi altın yatırımına dönüştüren İş Bankası, “Şubelerde Altın Buluşmaları” ve “Kuyumcularda Altın Buluşmaları” sayesinde farklı ayar ve cins altınları “Vadesiz Altın Mevduat Hesapları”na gram altın olarak aktarıyor. İş Bankası altın bankacılığı kapsamında en son altın havale işlemi de yapmaya başladı.
GÜÇLÜ YÜKSELİŞ BEKLENMEMELİ
Yılbaşından bu yana altın fiyatlarının yüzde 10’a varan yükselişlerle hafta içinde 1305 dolara kadar yükseldiğine dikkat çeken Akportföy Strateji ve Yatırım Danışmanlığı Müdür Yardımcısı Mustafa Demirel’e göre, bu yükselişte altına artan Asya kaynaklı fiziki talebin etkili olduğunu düşünüyor. Dünya altın talebinin yarısını gerçekleştiren Hindistan ve Çin’de son aylarda bireysel fiziki alımların kayda değer şekilde arttığını söyleyen Demirel, 2015’de altının seyrine ilişkin beklentisini ise şöyle özetliyor:
“Gelişen ülkelerde altın alımı artmış durumda. Nitekim ülkemizde dahi altın piyasasının kısmen hareketlendiğini görüyoruz. Ayrıca petrol fiyatlarındaki yüksek oynaklık ve bu durumun bazı ülke ve şirketlere ilişkin olası etkisi, küresel merkez bankalarının agresif likidite adımları gibi pek çok faktör son günlerde altında spekülatif amaçlı talebi destekledi. Borsa yatırım fonlarında altın pozisyonlarının son dönemde artırılması da dikkat çekiyor. Bu koşullarda, altın fiyatlarının bu yıl geçen iki yıla göre daha pozitif bir tablo sunması beklenebilir. Fakat unutmamak gerekir ki dünyada genele yayılmış dezenflasyonist bir süreç söz konusu. Altının temel işlevlerinden biri enflasyondan korunma aracı. Bu düşünüldüğünde altında kalıcı ve güçlü bir yukarı potansiyel beklememek gerekiyor.”
Mustafa Demirel de portföylerde altın bulundurulması gerektiğini düşünenlerden. Altının ideal bir portföy çeşitlendirme ve aynı zamanda riskten korunma aracı olduğunu vurgulayan Demirel, “Bilindiği üzere, diğer finansal enstrümanlar açısından negatif olabilecek kimi jeopolitik gelişmeler altın fiyatlarında yükseliş sağlıyor. Ancak özellikle diğer emtia fiyatları ve enflasyon açısından makro koşullar halen altın fiyatını desteklemiyor. Bu nedenle altına portföylerde çok yüksek oranda yer ayrılması da riskli olabilir. Yatırımcılar buna da dikkat etmeli” diyor.
BU FİYATLARDAN ALINIR
ALB Menkul Kapalı Çarşı Şube Yatırım Uzmanı Volkan Kuğucuk’a göre, altın için en büyük risk Amerikan Merkez Bankası’nın agresif faiz artırması olabilir. Bu dönemde uluslararası sermayenin güvenli liman arayışı içinde olduğunu hatırlatan Kuğucuk, altının cuma günü indiği 1.260 dolar seviyesinden portföylere alınabileceği görüşünde. Altında bundan sonra ciddi bir gerileme beklemeyen Kuğucuk’un altının bundan sonraki seyrine ilişkin beklentileri ise şöyle:
“İsviçre’nin, frangı euro’ya endekslemekten çıkartması, Avrupa’daki belirsizliği artırdı. Bu dönemde dünyada faizlerin tarihi diplerde olması da altın fiyatlarını destekliyor. Ayrıca yine bu dönemde dikkat çeken bir başka konu da dünyanın en önemli altın fonlarının alımlarını sürdürmesi. Tüm bunların etkisiyle altının ons fiyatı geçen hafta 1.305 dolar seviyelerine ulaştı. Ancak cuma günü 1.260 dolar seviyelerine geriledi. ‘Peki, altın önümüzdeki dönem ne olur’ derseniz, bence altının tek korkusu FED olacak. FED’nin nisan ile haziran ayları arasında faiz artırması bekleniyor. Bu artışın oranı ve daha da önemlisi faiz artışının ardından FED’den gelecek açıklamalar büyük önem taşıyor. Şayet FED faiz artışını sınırlı bırakır ve ‘Japonya, Avrupa’daki ülkelerde normalleşme olmadan yeni bir artırım beklemeyin’ açıklaması yaparsa, bu altın fiyatları üzerindeki baskıyı önemli oranda azaltır. Ve yükseliş desteklenir.”
Altının bundan sonraki hareketinde teknik anlamda destek ve dirençlerin büyük önem taşıyacağını ifade eden Kuğucuk’a göre, başta Avrupa olmak üzere dünya genelinde faizler düşük kalmaya devam ettiği sürece altında hikaye bitmeyecek.
İKİNCİ ÇEYREKTE AŞAĞI İNER
Destek Menkul Değerler Araştırma Müdürü Engin Kılıç’a göre, altın fiyatları yılın ilk çeyreğinde daha pozitif bir seyir izleyecek. 2015 ikinci çeyreğiyle birlikte faiz artırım sürecinin yaklaşmasıyla altında tekrar aşağı yönlü baskı yaşanacağını tahmin eden Kılıç, “Kısa vade için altında 1.325 direnci ve 1.250 desteği büyük önem taşıyor. Yalnız uzun vadede baktığımızda, global ekonomik gelişmelere bağlı olarak dünyada yaşanacak ekonomik sorunlar, güvenli liman olan altını yeniden cazip hâle getirebilir” diyor.
Para Dergisi
FED’in nisan ayından sonra beklenen faiz artırımına kadar altın fiyatlarında yükseliş beklentisi hakim. Hafta içinde 1.305 dolara çıkıp cuma günü 1.260 dolara kadar gerileyen altın bugünlerde yatırımcısına ‘alım’ fırsatı sunuyor. Ons bazında 1.250 doların üzerinde tutunan altın için ‘al’ veren gurular, gram altın içinse “94-95 TL’ye inmeden almayın” diyor…
SON dönemde tüm dünya gözünü altına dikmiş durumda. 2015’e hızlı başlayan altının onsu, yılbaşından bu yana yüzde 10’a varan artışla geçen hafta içinde 1.305 dolara kadar çıktı. Global ekonomilerde faizlerin sıfırlara kadar inmesi, başta Avrupa ve Japonya olmak üzere ülke ekonomilerine olan güvenin her geçen gün azalması, güvenli liman altının yıldızını yeniden parlatmaya başladı. Çok değil daha yılın başında ons değeri 1.190 dolarlar seviyesinde olan altın geçen hafta yanına bile yaklaşamaz denilen 1.330 doları test etti. Ancak Cuma günü hızlı çıkışın düzeltmesi gelince 1.260 dolarlara kadar geriledi.
Yine son dönemde dünyadaki büyük fonların önemli bölümü altın portföylerini artırmaya başladı. Örneğin, dünyanın en büyük altın fonu olan SPDR yılın ilk günleri 702 ton olan altın portföyünü yaklaşık 20 günde 758 tona çıkardı. Halen dünyada altın fonlarının elinde bin 600 ton civarında altın bulunuyor. Yani SPDR tek başına neredeyse fonlara ait altının yarısına sahip.
HİSSE SENEDİ VE BONO SAT, ALTIN AL
Global para hareketlerine bakıldığında da son dönemde trendin altına yöneldiği açıkça ortaya çıkıyor. Profesyonel portföy yöneticileri riski azaltmak için özellikle hisse senedi ve bono pozisyonlarını azaltıp güvenli liman altına sığınıyor.
İşte biz de tüm dünyayı etkisi altına almaya başlayan altını mercek altına aldık. “Altın neden yükseldi”, “Önümüzdeki dönemdeki en büyük risk nedir” sorularının yanıtlarını araştırdık. Bu arada altının ons fiyatı ve dolar kurundan direkt etkilenen gram altınına ilişkin beklentileri derledik…
EN BÜYÜK RİSK FAİZ
Altın analistlerinin tahminlerini kısaca özetlemek gerekirse; kısa vadede altının önündeki en büyük risk global faiz oranları olarak görülüyor. Özellikle Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) sürpriz şekilde yüksek oranlı bir faiz artışı yapması, altına olan talebi olumsuz etkileyecek. Tersi durumda yani faiz artırmaması veya ötelediğini açıklaması halindeyse altındaki yükseliş devam edecek. Benzer durum Avrupa için de geçerli; ancak onların kısa vadede böyle bir karar alma ihtimalleri çok zayıf.
Aslına bakarsanız bu durum Türkiye içinde geçerli. Para yöneticilerinin tamamı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın önümüzdeki dönemde daha hızlı faiz indireceği görüşünde.
Global piyasalarda faizlerin sıfır seviyelerde bulunması da bu beklentiyi destekliyor. Ancak biz bu güncel konuyu bir kenara bırakıp konumuz olan altına dönerek, “Türkiye’de olası bir faiz indirimi altın fiyatlarını nasıl etkileyecek?” sorusunun yanıtını aradık. Hemen söyleyelim; Türkiye’de altın faize endeksli değil. Bu yüzden TCMB faiz indirse bile bu TL bazında altın fiyatlarını yukarı çekmeyecek. Ancak faiz indiriminin dolaylı etkisi olabilir. Faiz indiriminin dolar kurunu yukarı çekmesi halinde -ki bu bekleniyor- gram altının TL bazında fiyatı da yukarı çıkacak.
Merak edenler için yazalım yine bu konudaki genel beklenti Merkez Bankası’nın faizleri aşağı çekmesi halinde dolar kurunun çok hızlı yükselmese bile en azından 2.40-2,45’lerdeki yüksek seviyelerini koruyacağı yönünde. Bu ortamda ons ve dolardan etkilenen gram altında fiyatlardaki artışın sürme ihtimali oldukça yüksek. Ancak bu yükselişin çok sert olması beklenmiyor.
HANGİ FİYATTAN ALMALI?
Evet, altına ilişkin genel beklentiler böyle... Bugün gerek global ekonomiler, gerekse Türkiye’deki gelişmeler altın fiyatlarındaki yükselişi destekliyor. Düşük faiz ortamı, siyasi ve ekonomik belirsizlikler bir süre daha güvenli liman arayanları altına yöneltecek gibi görünüyor. Özellikle haftanın son günü 1.260 dolara kadar gerileyen altının ons fiyatı yeni alım yapmak isteyenlere sürpriz bir fırsat sundu. 1.300 dolar seviyesi için “altın ucuz değil dikkat” diyen altın analistleri, 1.250 dolar üzerinde kaldığı sürece cuma kapanış seviyelerinin yeni alım için uygun olduğu görüşünde.
Anlayacağınız önümüzdeki günlerde altının destek ve direnç seviyelerini yakından takip edenler, yani doğru fiyattan altına yatırım yapacak olanların kazanacağı bir dönem yaşayacağız. Bu nedenle biz de banka ve aracı kurum yöneticilerine altındaki olası fiyat hareketlerini ve hangi seviyelerden alınıp satılabileceğini sorduk. İşte yanıtlar…
ALTIN YERİNE UZUN VADELİ TL
Ziraat Bankası Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Alpaslan Çakar’a göre, FED’in nisan sonrasında açıklayacağı faiz kararı altın fiyatlarının önümüzdeki dönemdeki seyrini belirleyecek. Şayet FED 0.25 puan ve altında bir faiz artışı gerçekleştirirse bunun altın fiyatlarında belirgin bir etki yaratmayacağını söyleyen Çakar, “Ancak FED’in agresif bir faiz artırımı yapması halinde ABD Doları’nın uluslararası piyasalardaki ağırlığı artacağı için altına olan talep ve altın fiyatlarında düşüş görebiliriz” diyor.
Çakar, bunun yanında petrol fiyatlarındaki artışın da değerli maden fiyatlarını dolayısıyla altın fiyatlarını yükselteceği görüşünde. Altın fiyatlarında 1.300 dolar (artı eksi 20 dolar) seviyesinin kritik direnç olduğunu kaydeden Çakar, bu dönem için yatırımcılara şu tavsiyede bulunuyor: “Altına yatırımı tercih edenlere tavsiyem, dalgalı fiyatlamaların olduğu dönemlerde altından ziyade tasarruflarını, uzun vadeli TL finansal araçlarına yönlendirmeleri olacak.”
Altına yatırımı tercih edenlere çok sayıda farklı ürün sunan Ziraat Bankası’nın altın bankacılığı çatısı altında; vadesiz altın mevduat hesabı, vadeli altın mevduat hesabı, biriken vadesiz altın mevduat hesabı, gram altın ürünleri bulunuyor. Bu arada banka “Altın Vakti” ile vatandaşın yastık altındaki altınını şubeleri kanalıyla topluyor.
PORTFÖYLERDE YÜZDE 25 ALTIN OLMALI
TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz’a göre, yatırımcılar portföylerinin yüzde 25’ini altın ve altına endeksli ürünlerde değerlendirmeli. Altın fiyatlarındaki gevşemeyi alım fırsatı olarak gören Turgut Boz, altına ilişkin beklentilerini ise şöyle özetliyor:
“FED’in 2015’in ikinci çeyreğine doğru başlatmayı planladığı faiz artırımı akabinde para musluklarının kısılacağı beklentisi ile altın fiyatlarının 950-1.000 dolara kadar gerileme ihtimali güçleniyor. Bu dönemde özellikle gram altında, 100 TL seviyesinin aşılması yukarı yönlü hareketi hızlandırır. Geri çekilmeler orta vadede gram altın tarafında alım fırsatı yaratmaya devam edebilir. Bu anlamda 95 -96 TL seviyeleri takip edilmeli. Bu seviye aşağı yönlü geçilmedikçe pozitif görüntü devam edebilir. Özellikle gram altın tarafını etkileyen unsurlara baktığımızda dolar/TL paritesinin yükselişte etkili olduğu görülüyor. Bu nedenle önümüzdeki aylarda TCMB tarafından yapılacak faiz indirimleri de kurun güçlü seyrinin devamını sağlayabilir. Bu durum gram altın fiyatlarının yukarı yönlü hareketini destekleyecektir.”
Yılın ikinci çeyreğinde FED tarafından yapılacak faiz artışının doların lehine olacağını düşünen Boz, “Bu nedenle gram altın fiyatlarındaki yükselişleri yılın ilk yarısında da görebiliriz. Bu noktada 100 TL psikolojik direnç seviyesinin geçilmesi halinde 2011 yılı zirve seviyesi olan 110 TL’lere kadar yükselişler görülebilir. Gram altındaki gevşemelerin özellikle alım fırsatı olarak değerlendirileceğini belirtebiliriz” diyor.
TEB altın bankacılığı konusunda da son derece iddialı bir banka. 19 yıl önce bir ilke imza atarak Türkiye’deki ilk “Altın Bankacılığı” birimini kuran TEB, bugün bu alanda çok sayıda ürün ve hizmet sunuyor. Yatırımcıların yanı sıra kuyumculuk sektörünün ihtiyaçlarına yönelik ürünler de çıkardıklarını söyleyen Boz, bankanın ürünleri hakkında şu bilgiyi veriyor:
“Kuyumcularımızın ihtiyaçlarını dikkate alarak geliştirdiğimiz Altın Kredisi, Taksitli Altın Kredisi, Altın/Pırlanta Tahsilat Sistemi ve Kuyumcu Paket Sigortası gibi ürünlerimizle sektörde faaliyet gösteren imalatçı, toptancı, ihracatçı ve perakendeci kuyumcuları hedefliyoruz. Kuyumcu Paket Sigortası ile Stok Teminatı (kasada, vitrinde veya çantacıdaki altın stokları hırsızlık riskine karşı sigortalanıyor), Demirbaş Teminatı, Emanete Bırakılan Mallar Teminatı, Emniyeti Suistimal Teminatı, Terör Teminatı, Deprem Teminatı gibi teminatları tek bir paket halinde kuyumculara sağlıyoruz. Bireysel ve kurumsal müşterilerimiz içinse TEB Yeni Altın Çağı, Vadesiz/Vadeli Altın Depo Hesabı, Gümüş Depo Hesabı, Damla Altın Hesabı ve B Tipi Altın Fonu ürünlerimizle birikim imkanı sunuyoruz. Ayrıca ‘TEB Yeni Altın Çağı’ ile yastık altındaki altının toplanma işleminde kuyumcuları da sistemin bir parçası haline getirdik. Bugün banka 61 ilde 230’dan fazla anlaşmalı kuyumcu ile çalışıyor.”
1.253 DOLARA DİKKAT!
Deniz Yatırım Türev Araç Aracılık Faaliyetleri Genel Müdür Yardımcısı Sezgi Cumhur Örnek’e göre, altın fiyatlarında 1.253 dolar ve üzerindeki kapanışlar yukarı yönlü yükseliş hareketini destekliyor. İsviçre Merkez Bankası’nın euro’ya endeksli frangı serbest bırakması, ardından Avrupa Merkez Bankası’nın kararı ve Yunanistan seçimleri ile devam eden süreçte altına olan talebin arttığını söyleyen Örnek, şunları belirtiyor:
“Her ne kadar bu haf ta tansiyon biraz olsun düşmüş olsa da altın fiyatında 200 günlük ortalaması olan 1.253 seviyesi üzerinde yaşanan kapanışlar, yukarı yönlü görünümü desteklemeyi sürdürüyor. Kısa vadede 1.320’li seviyelerin test edilme ihtimali devam ederken 2015 ikinci yarısında FED’in faiz artıracak olmasını da değerlendirdiğimizde, altında yeni bir satış baskısı görebiliriz.”
Altın için 200 günlük ortalaması olan 1.253 seviyesi ile 50 ve 100 günlük ortalamalarının kesiştiği 1.213/1.216 bölgesinin destek seviyeleri olduğunu öne süren Örnek, yükselişlerde ise ocak ayında görülen ve son beş ayın en yüksek seviyesi olan 1.307’in ilk önemli direnç olduğunu belirtiyor. Örnek, ardından 1.385 seviyesinin önemli olduğuna dikkat çekiyor. Yatırımcıların riski azaltmak için altın alması gerektiğini vurgulayan Örnek, şunları öneriyor:
“Özellikle döviz piyasalarında yaşanan aşırı oynaklık ve Yunanistan seçimlerine yönelik endişelerin sürdüğü bu ortamda altın, riski azaltmak adına portföylerde bulundurulabilir. Altında olası geri çekilmeler alım yönünde değerlendirilebilir. Önümüzdeki dönemde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın faiz kararına ilişkin endişeler dolar/TL üzerinde yukarı yönlü baskılara neden olabilir. Bunun gram altın fiyatları üzerindeki oynaklığı dengeleyeceği görüşündeyim.”
YÜKSELİŞ POTANSİYELİ SINIRLI
Şekerbank Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk, küresel ekonomik büyüme tahminlerinin aşağı çekilmesi, para politikalarının birçok ekonomide gevşetilmesi ve FED’in faiz artırımlarında aceleci olmadığını vurgulamasıyla altın fiyatlarındaki gerileme eğiliminin durduğunu hatırlatıyor. Ancak altında yükseliş potansiyelinin de sınırlı olduğunu söyleyen Ertürk, “Altın yatırımcısının piyasayı izlemesi şart. Yani uygun seviyelerde alım veya satım yaparak yatırımlarını artırmaları mümkün. Ayrıca küçük tasarrufları olan hatta bu tasarruflarını yastık altı yatırımı olarak değerlendiren küçük yatırımcılar için de altın, uzun süre vazgeçilmez olma özelliğini koruyacak gibi görünüyor. Bankalar nezdinde hesap bazında işlem yapılabilmesi, özellikle de internet bankacılığı sayesinde 7/24 alınıp satılması, altını geniş kitlelerle buluşturmaya devam edecek” diyor.
Halen yastık altında önemli miktarda altın bulunuyor. İstanbul Altın Rafinerisi’nin tahminine göre 210 milyar dolar değerinde 5 bin ton altın yastık altında tutuluyor. Önümüzdeki yıllarda bu rakamın önemli kısmının bankalara yatırılmasını beklediklerini söyleyen Ertürk, yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılmasını da amaçladıkları belirtiyor. Ertürk, altın bankacılığı kapsamında müşterilerine sundukları ürünleri ise şöyle özetliyor:
“Müşterilerimize 0,01 gram ve katları yani 5 TL’lik bile altın hesabı açma imkanı sağlıyoruz. Ayrıca müşterilerimiz dilerse her ay 1 gram ve üzeri ya da 100 TL ve üzeri düzenli altın alımı yapabiliyor. Ayrıca altına yatırım yapmak isteyenlere ‘Dönemsel Faiz Ödemeli Vadeli Altın Mevduat’ ve ‘Sabit Faiz Ödemeli’ seçeneklerimizi de sunuyoruz. Müşterilerimiz en az bir yıl, en çok beş yıl olmak koşulu ile vadeli altın hesabı açabiliyor. Dileyen faiz getirilerini 1-3-6 ayda bir tahsil edebiliyor. Müşterilerimiz günün her saatinde (24 saat) altın alım-satım işlemi yapabiliyor. Üstelik vadeli ve vadesiz altın hesaplarından yapılan tüm işlemleri onlara ücretsiz sunuyoruz.”
Şekerbank ayrıca ‘Tasarrufun Altın Günü’ düzenliyor. Bu sayede her ayın başında belirlenen şubeler kanalıyla yastık altındaki altını toplayan banka, dileyen müşterilerine bu altınlar karşılığında vadesiz altın hesabı açıyor. Banka ayrıca yurtdışı yerleşik vatandaşlarımıza yönelik geliştirdiği “Memleketim Altın Hesabı” ile vadeli altın hesabı da açıyor.
ALTIN KREDİSİ VERİYOR
İş Bankası, altının geçen hafta son beş ayın en yüksek seviyesi olan 1.300 doların üzerine çıkışında İsviçre Merkez Bankası’nın aldığı euro/ İsviçre Frangı çapasını kaldırma kararının etkili olduğu görüşünde. 2015 yılında ise altının fiyat seyrini etkileyecek çok sayıda değişken olduğuna dikkat çeken banka yetkilileri, yatırımcıların takip etmesi gereken konu başlıklarını şöyle sıralıyor: “Avrupa Merkez Bankası’nın açıkladığı tahvil alım programının altını destekleyip desteklemeyeceği ve Amerikan Merkez Bankası’nın muhtemel faiz artırım kararının zamanlaması bu konuda önemli olacak. Bunlara ek olarak, her dönem izlenen gelişmeler arasında; merkez bankalarının net alımları, borsa yatırım fonlarının talebi, Çin ve Hindistan gibi fiziki altın talebi yüksek ülkelerin festival sezonları da altın konusunda yıl boyunca takip edilecek gelişmeler arasında yer alacak.”
İş Bankası, altına yatırım yapmak isteyen müşterileri için çok sayıda farklı alternatifler sunuyor. İş Bankası’nın örneğin 7 gün 24 saat kolayca alınıp satılabilen gram altın, tam ve yarım Cumhuriyet altını eşleniği altın ürünlerinin yanı sıra “Vadesiz Altın Mevduat Hesabı”, faiz elde edilen “Vadeli Altın Mevduat Hesabı”, “Altın Biriktiren Talimat” ürünlerinin yanı sıra B Tipi Altın Yatırım Fonu da bulunuyor.
İş Bankası, altın üretimi veya ticareti ile iştigal edenler için altın işletme kredisi ve altın ihracat kredisi, altın ticareti yapmayan ancak belirli koşulları sağlayanlara ise altın kredisi kullandırıyor. Şubeleri ve anlaşmalı Gülaylar mağazaları aracılığıyla müşterilerinin fiziki altın yatırımlarını kaydi altın yatırımına dönüştüren İş Bankası, “Şubelerde Altın Buluşmaları” ve “Kuyumcularda Altın Buluşmaları” sayesinde farklı ayar ve cins altınları “Vadesiz Altın Mevduat Hesapları”na gram altın olarak aktarıyor. İş Bankası altın bankacılığı kapsamında en son altın havale işlemi de yapmaya başladı.
GÜÇLÜ YÜKSELİŞ BEKLENMEMELİ
Yılbaşından bu yana altın fiyatlarının yüzde 10’a varan yükselişlerle hafta içinde 1305 dolara kadar yükseldiğine dikkat çeken Akportföy Strateji ve Yatırım Danışmanlığı Müdür Yardımcısı Mustafa Demirel’e göre, bu yükselişte altına artan Asya kaynaklı fiziki talebin etkili olduğunu düşünüyor. Dünya altın talebinin yarısını gerçekleştiren Hindistan ve Çin’de son aylarda bireysel fiziki alımların kayda değer şekilde arttığını söyleyen Demirel, 2015’de altının seyrine ilişkin beklentisini ise şöyle özetliyor:
“Gelişen ülkelerde altın alımı artmış durumda. Nitekim ülkemizde dahi altın piyasasının kısmen hareketlendiğini görüyoruz. Ayrıca petrol fiyatlarındaki yüksek oynaklık ve bu durumun bazı ülke ve şirketlere ilişkin olası etkisi, küresel merkez bankalarının agresif likidite adımları gibi pek çok faktör son günlerde altında spekülatif amaçlı talebi destekledi. Borsa yatırım fonlarında altın pozisyonlarının son dönemde artırılması da dikkat çekiyor. Bu koşullarda, altın fiyatlarının bu yıl geçen iki yıla göre daha pozitif bir tablo sunması beklenebilir. Fakat unutmamak gerekir ki dünyada genele yayılmış dezenflasyonist bir süreç söz konusu. Altının temel işlevlerinden biri enflasyondan korunma aracı. Bu düşünüldüğünde altında kalıcı ve güçlü bir yukarı potansiyel beklememek gerekiyor.”
Mustafa Demirel de portföylerde altın bulundurulması gerektiğini düşünenlerden. Altının ideal bir portföy çeşitlendirme ve aynı zamanda riskten korunma aracı olduğunu vurgulayan Demirel, “Bilindiği üzere, diğer finansal enstrümanlar açısından negatif olabilecek kimi jeopolitik gelişmeler altın fiyatlarında yükseliş sağlıyor. Ancak özellikle diğer emtia fiyatları ve enflasyon açısından makro koşullar halen altın fiyatını desteklemiyor. Bu nedenle altına portföylerde çok yüksek oranda yer ayrılması da riskli olabilir. Yatırımcılar buna da dikkat etmeli” diyor.
BU FİYATLARDAN ALINIR
ALB Menkul Kapalı Çarşı Şube Yatırım Uzmanı Volkan Kuğucuk’a göre, altın için en büyük risk Amerikan Merkez Bankası’nın agresif faiz artırması olabilir. Bu dönemde uluslararası sermayenin güvenli liman arayışı içinde olduğunu hatırlatan Kuğucuk, altının cuma günü indiği 1.260 dolar seviyesinden portföylere alınabileceği görüşünde. Altında bundan sonra ciddi bir gerileme beklemeyen Kuğucuk’un altının bundan sonraki seyrine ilişkin beklentileri ise şöyle:
“İsviçre’nin, frangı euro’ya endekslemekten çıkartması, Avrupa’daki belirsizliği artırdı. Bu dönemde dünyada faizlerin tarihi diplerde olması da altın fiyatlarını destekliyor. Ayrıca yine bu dönemde dikkat çeken bir başka konu da dünyanın en önemli altın fonlarının alımlarını sürdürmesi. Tüm bunların etkisiyle altının ons fiyatı geçen hafta 1.305 dolar seviyelerine ulaştı. Ancak cuma günü 1.260 dolar seviyelerine geriledi. ‘Peki, altın önümüzdeki dönem ne olur’ derseniz, bence altının tek korkusu FED olacak. FED’nin nisan ile haziran ayları arasında faiz artırması bekleniyor. Bu artışın oranı ve daha da önemlisi faiz artışının ardından FED’den gelecek açıklamalar büyük önem taşıyor. Şayet FED faiz artışını sınırlı bırakır ve ‘Japonya, Avrupa’daki ülkelerde normalleşme olmadan yeni bir artırım beklemeyin’ açıklaması yaparsa, bu altın fiyatları üzerindeki baskıyı önemli oranda azaltır. Ve yükseliş desteklenir.”
Altının bundan sonraki hareketinde teknik anlamda destek ve dirençlerin büyük önem taşıyacağını ifade eden Kuğucuk’a göre, başta Avrupa olmak üzere dünya genelinde faizler düşük kalmaya devam ettiği sürece altında hikaye bitmeyecek.
İKİNCİ ÇEYREKTE AŞAĞI İNER
Destek Menkul Değerler Araştırma Müdürü Engin Kılıç’a göre, altın fiyatları yılın ilk çeyreğinde daha pozitif bir seyir izleyecek. 2015 ikinci çeyreğiyle birlikte faiz artırım sürecinin yaklaşmasıyla altında tekrar aşağı yönlü baskı yaşanacağını tahmin eden Kılıç, “Kısa vade için altında 1.325 direnci ve 1.250 desteği büyük önem taşıyor. Yalnız uzun vadede baktığımızda, global ekonomik gelişmelere bağlı olarak dünyada yaşanacak ekonomik sorunlar, güvenli liman olan altını yeniden cazip hâle getirebilir” diyor.
Para Dergisi
