ABD Senatosu'nda Türkiye'nin de aralarında olduğu Rusya'dan gaz alan ülkelere yüzde 500 ek vergi teklifi
ABD Senatosu, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırgan tutumuna karşılık olarak, Rus enerji kaynaklarını tüketen ülkelere yönelik yüzde 500 oranında ek gümrük vergisi uygulanmasını öngören yeni bir yasa tasarısı hazırladı. Bu tasarı, Türkiye ve Avrupa Birliği ülkeleri gibi Rusya'dan enerji ithal eden stratejik ortakları da kapsıyor.

ABD Senatosu, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırgan tutumuna karşılık olarak, Rus enerji kaynaklarını tüketen ülkelere yönelik yüzde 500 oranında ek gümrük vergisi uygulanmasını öngören yeni bir yasa tasarısı hazırladı.
Tasarı, Cumhuriyetçi Lindsey Graham ve Demokrat Richard Blumenthal tarafından destekleniyor ve Senato'da 81 imzayla geniş bir destek bulmuş durumda. Amaç, Rusya'yı uluslararası ticarette izole etmek ve onunla enerji ticareti yapan ülkeleri cezalandırmak. Önerilen vergi, Rusya menşeli petrol, doğal gaz, uranyum ve petrokimya ürünlerini bilerek satın alan veya tedarik eden ülkelere uygulanacak.
TÜRKİYE DE RUSYA'DAN GAZ ALAN ÜLKELER ARASINDA
Analistler, bu tür yüksek vergilerin uygulanmasının lojistik açıdan zorluklar yaratabileceğini ve ABD'nin stratejik ortakları olan Türkiye ve Hindistan gibi ülkelerle ilişkileri karmaşıklaştırabileceğini belirtiyor.
Türkiye, Rusya'dan Karadeniz üzerinden geçen Mavi Akım ve TürkAkım boru hatlarıyla doğal gaz alıyor. TürkAkım projesi, her biri yıllık 15,75 milyar metreküp kapasiteye sahip iki hattan oluşuyor ve bu hatlar aracılığıyla Türkiye'ye 40 milyar metreküp, Avrupa'ya ise 53 milyar metreküpten fazla doğal gaz sağlanıyor. Ayrıca, Türkiye'de bir doğal gaz merkezi kurulması yönündeki çalışmalar da devam ediyor.
AVRUPA BİRLİĞİ DE TASARIDAN ETKİLENECEK
Avrupa Birliği, ABD Senatosu'nun bu tasarısını iki yönlü bir durum olarak değerlendiriyor. Bir yandan, Kremlin'e yönelik baskıyı artırma çabası olarak memnuniyetle karşılanırken, diğer yandan transatlantik ilişkileri zorlayabilecek ve ihracata bağımlı sektörleri olumsuz etkileyebilecek bir risk olarak görülüyor. Tasarı kabul edilirse, ikincil gümrük vergileri AB ile ABD arasındaki ticaret görüşmelerini daha da karmaşık hale getirebilir.