1 milyar dolarlık yolsuzluk

1 milyar dolarlık yolsuzluk

Gümrüklerde işlenen bu15 yolsuzluğun parasal değeri 1 milyar doları geçiyor

1 milyar dolarlık yolsuzluk
16px
24px
12.06.2008 08:01
ABONE OLgoogle

Necati Doğru'nun yazısı

Suçlamalardan bazıları Müsteşar"ı da kapsadığı için onayın ilgili Bakan"dan çıkarması gerekiyordu. Ancak Zararsız tüm talepleri bekletti ve “Soruşturmaya gerek yoktur” diyerek dosyayı Teftiş Kurulu"na iade etti. Üstelik Başkan Demirağ"ı görevden aldı. Demirağ ve iki yardımcısı işin peşini bırakmadı. Durumu Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na iletti. Savcılık Başbakanlık Teftiş Kurulu"nu harekete geçirdi

Dünya serbestleşmeye gitti; sermaye serbest dolaşıyor, mallar serbest dolaşıyor, zevkler serbest dolaşıyor, ihtiraslar ve iştahlar da serbest dolaşıyor. Dünyada yüzde yüz pürüzsüz bir “serbest dolaşım” olsa bile yine de gümrüklere ihtiyaç olacak.

Gümrükler nedir?

Ülkenin namusudur. Ekonominin ahlakıdır. Gümrüklerden mal girer, mal çıkar. Gümrükler yalama olursa; ülkenin namusu gider, “namusu olmayan ülke” diye damga yer. Gümrüklerde kurallar, yasalar, ilkeler işlemezse; “ekonominin ahlakı” uçar.

Ahlaksız ekonomi olur.

İşte bana ulaşan bir resmi belgeye göre, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, “Türkiye ekonomisinde ahlaksızlaşma belirtisi olabileceğini düşündü” ve Başbakan"ı; “Başbakanlık Teftiş Kurulu"nu gümrüklerin yalama olup olmadığı konusunda harekete geçmeye ve inceleme yapmaya” çağırdı.

Çağrı yerini buldu. Bulmak zorundaydı. Çünkü 4483 sayılı yasaya göre Yargıtay, Başbakan"dan “Teftiş Kurulu"nu harekete geçirme isteğinde bulunursa” Başbakan bunu yerine getirmek zorundaydı. Başbakanlık Teftiş Kurulu olayı incelemeye aldı.

Elimde belge var. Olaylar şöyle gelişti...

Olaylar diyorum çünkü tek bir olay yok. Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu kendilerine ulaşan tam tamına “15 gümrük yolsuzluğu, rüşveti, kayırması, kollaması ihbarını” soruşturulup “gerçeğin ortaya çıkartılması ve varsa suçluların kanun önünde cezalandırılması” isteğini Gümrük Müsteşarı M. Emin ZARARSIZ"a bildirdi. Raporlarına yazdıkları bilgilere göre, gümrüklerde işlenen bu 15 yolsuzluğun parasal değeri 1 milyar doları geçiyor.

Ancak bir gariplik oldu.

Müsteşar Emin ZARARSIZ, “Gümrük Teftiş Kurulu Müfettişlerinin incelemeye başlamasına” onay verecek ve müfettişlerin; pisliğin, rüşvetin, kuralsızlığın, kollamanın üzerine gitmelerinin yolunu açacak yerde, “onay” veremedi. Müsteşar onay vermeyince Teftiş Kurulu Başkanı, Yargıtay"a başvurdu. Bunun üzerine Müsteşar Emin Zararsız, Teftiş Kurulu Başkanı Erdener Demirağ"ı 23 Mayıs 2008 tarihinde görevinden aldı.

Nedendir!

Niçindir!

Müsteşar, 2 tanesi de kendi hakkında olan bu 15 yolsuzluk olayının 15"ine de araştırılsın, soruşturulsun diye izin vermiyor.

Ekonomi Servis Müdürü"müz Ercan İnan, bu haberin önemi üzerine bugün bana ayırdığı yeri gördüğünüz gibi oldukça genişletti. Ancak yine de ben bu 15 yolsuzluğu ayrıntılarıyla size bir günde anlatamam.

 Kritik görevlere Zararsız atama 

* Devlet Planlama Teşkilatı kökenli Mehmet Emin Zararsız, 2003 yılından, 26 Eylül 2007"de Gümrük müsteşarı olarak atanmasına kadar geçen sürede Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı olarak görev yaptı.

* Zararsız, AB ile müzakerelerde İzleme ve Yönlendirme Komitesi"nde yer aldı.

* 10 yıldan fazla süredir Teftiş Kurulu Başkanlığı"nı yürüten Erdener Demirağ ise AKP yönetimi tarafından 2006"da bir kez görevinden alınmak istendi. Yargı kararıyla görevine dönen Demirağ, 24 Mayıs 2008 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan kararname ile yeniden görevden alındı. Demirağ"ın göreve dönmek için açtığı dava sürüyor.

Cezayir"e hayali ihracat 

İşte 15 yolsuzluğun ilk örneği; sergiliyorum.

4 Eylül 2007 günü Teftiş Kurulu Başkanlığı"na Aziz Eren isimli bir vatandaşın imzasıyla ihbar mektubu geldi. Mektupta “Türkiye"yi sarsacak bir hayali ihracat” haberi veriliyor ve gümrük idaresi, firma, gümrük müşavirleri, gümrük amir ve memur isimleri de sıralanıyordu. Dışarıya satılan malların tonajıyla oynanmıştı ve Cezayir"deki firmalara hayali ihracat yapılmıştı.

Tablo altta. 3 yıl içinde; Türkiye"nin Cezayir"e toplam ihracatı 2 milyar 627 milyon 546 bin dolar. Gümrüklerdeki resmi rakam bunu gösteriyor.

Fakat!

Kocaman bir fakat!

Gümrüklerin yalama olduğuna; dolayısıyla “ülkenin namusunun zedelenip ekonominin ahlakının çürütüldüğüne” dair çok ciddi şüphe var. Çünkü Cezayir"in kayıtlarında 2004-2005 ve 2006 yıllarında Türkiye"den alınan malların toplamı 1 milyar 914 milyon 796 bin dolar görünüyor. Arada fark var.

719 milyon 150 bin dolarlık kocaman bir fark. Yani gümrüklerdeki yöneticiler, müşavirler, gümrük amir ve memurları ile firmalar anlaşıp Cezayir"e sattıkları malı 719 milyon 150 bin dolar daha yüksek göstermişler, şişirmişler. Teftiş Kurulu bunu araştırmak için izin istiyordu ancak Müsteşar Zararsız vermedi.

Skandal büyük.

Yarın 15 yolsuzluktan seçtiğim diğer iri kıyım örnekleri de yazacağım.

Cezayir"in resmi rakamları ile Türkiye"nin ki birbirini tutmadı

Yıllar Türkiye"nin

Cezayir"e ihracatı ($) Cezayir"in

Türkiye"ye ihracatı ($) Fark ($)

2004 806.115.000 602.215.000 203.900.000

2005 800.735.000 605.858.000 201.277.000

2006 1.020.696.000 706.723.000 313.973.000

Toplam 2.627.546.000 1.914.796.000 719.150.000

Vatan

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde