Ekonomi


Türkiye İstatistik Kurumu, "Yenilik Araştırması 2024" çalışmasının sonuçlarını açıkladı.

Buna göre, çalışan sayısı 10 ve daha fazla olan girişimlerin yüzde 39,6'sı, 2022-2024 döneminde yenilik faaliyetinde bulundu. 2020-2022 döneminde bu oran yüzde 39,8 düzeyindeydi.

Çalışan sayısı 10-49 olan girişimlerin yüzde 36,6'sı, 50-249 çalışanı olan girişimlerin yüzde 49,6'sı, 250 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerin ise yüzde 69,3'ü bu yıllarda piyasaya yeni ya da önemli ölçüde iyileştirilmiş mal ya da hizmet sunmaya veya iş süreci yeniliği uygulamaya yönelik çalışmalar yürüttü.

Sanayi sektöründe yenilik faaliyetlerinde bulunan girişimlerin oranı yüzde 42,1 iken hizmet sektöründe bu oran yüzde 36,9 oldu.

ÜRÜN YENİLİKÇİSİ GİRİŞİMLERİN YÜZDE 85,1'İ ÜRÜNLERİNİ RAKİPLERİNDEN ÖNCE PAZARA SUNDU

Ürün yeniliği yapan girişimlerin oranı 2020-2022 döneminde yüzde 19,8 iken 2022-2024 yıllarında yüzde 23,6 olarak kayıtlara geçti. Ürün yeniliği yapan girişimler arasından mal yeniliği yapanların oranının yüzde 80,3, hizmet yeniliği yapanların oranının ise yüzde 73,4 olduğu görüldü. Yeni veya önemli ölçüde iyileştirilmiş ürünlerin pazardaki durumu ele alındığında, ürün yeniliklerinin yüzde 96'sının girişim için yeni olduğu, yüzde 85,1'inin ise girişimin faaliyet gösterdiği pazar için yenilik niteliği taşıdığı belirlendi.

Girişimlerin yüzde 36,1'i temel işletmecilik fonksiyonları olarak da adlandırılan iş süreci yeniliğinde bulundu. Bir önceki araştırmada bu oranın yüzde 35 olduğu tespit edilmişti. İş süreçlerinde en fazla yeniliğin uygulandığı alan, yüzde 77,2 ile mal üretme veya hizmet sağlama yöntemleri oldu. Bu kategoriyi yüzde 71,5 ile muhasebe veya diğer idari işlemler, yüzde 69,7 ile bilgi işlem veya iletişim yöntemleri izledi.

YENİLİK FAALİYETİNDE BULUNAN GİRİŞİMLERİN YÜZDE 25,6'SI FİNANSAL DESTEK ALDI

Yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin yüzde 25,6'sı çeşitli kaynaklardan finansal destek sağladı. Bu girişimlerden yüzde 48,9'u merkezi kamu kurum veya kuruluşlarından, yüzde 10,9'u yerel veya bölgesel kamu kuruluşlarından, yüzde 7,9'u diğer AB kurumlarından, yüzde 6,4'ü Avrupa Birliği Horizon 2020 Araştırma ve İnovasyon Programı'ndan aldığı finansal destekleri AR-GE veya diğer yenilik faaliyetlerinde kullandığını belirtti.

Yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin yüzde 40,4'ü diğer girişim, kişi veya kuruluşlarla işbirliği yaptı. Bu girişimlerin yüzde 79,7'si AR-GE veya diğer yenilik faaliyetlerinde işbirliği yaparken diğer rutin girişimcilik faaliyetlerinde işbirliği yapanların oranı yüzde 65,3 oldu.

Yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin yüzde 31,3'ü yurt içinde, yüzde 7,6'sı Avrupa ülkelerinde, yüzde 6,3'ü diğer ülkelerde AR-GE ve yenilik faaliyetleri için işbirliğine gitti.

2022-2024 döneminde yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin ekonomik performansını etkileyen stratejiler önem derecesi açısından da incelendi. Girişimlerin yüzde 72,6'sı kaliteye, yüzde 72,1'i mevcut müşteri gruplarını memnun etmeye ve yüzde 64,2'si yeni müşteri gruplarına ulaşma stratejilerine çok önem verdi.

HER 4 GİRİŞİMDEN BİRİ PATENT BAŞVURUSUNDA BULUNDU

Yenilik faaliyetleriyle elde edilen rekabetçi avantajı etkin koruma yöntemlerinin de sorgulandığı araştırmada, yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin yüzde 48,3'ünün ticari marka tescili yaptırdığı tespit edildi. Bunu yüzde 26,4 ile patent başvurusu, yüzde 22,4 ile ticari sır kullanımı, yüzde 14,1 ile faydalı model başvurusu, yüzde 13,3 ile endüstriyel tasarım tescili ve yüzde 13,2 ile telif hakkı başvurusu takip etti.

Söz konusu girişimlerin yüzde 60,7'si makine, ekipman veya yazılım satın aldı. Bu girişimlerin yüzde 91,8'i daha önce kullanılan ile aynı veya geliştirilmiş teknolojiye dayalı makine, ekipman veya yazılıma yatırım yaparken yüzde 53,1'i daha önce kullanılmayan yeni teknolojiye dayalı makine, ekipman veya yazılıma yatırım gerçekleştirdi. Bir önceki referans dönemde yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin yüzde 59,7'si makine ekipman yazılım satın aldı. Bu girişimlerin yüzde 92'si daha önce kullanılan, yüzde 52,4'ü yeni teknolojiye dayalı yatırımda bulundu.

GİRİŞİMİN İTİBARINI GELİŞTİRME ÇEVRESEL YENİLİK YAPMADA EN ÖNEMLİ FAKTÖR OLDU

Araştırma kapsamında girişimlerin çevresel fayda sağlayan yenilikleri uygulamaya koyup koymama durumları analiz edildi. Uygulamaya konulan yenilikler girişim içinde sağlanan çevresel faydalar bakımından incelendiğinde, bunların yüzde 58,8'i kullandıkları malzemeyi çevreyi daha az kirleten veya çevre için tehlikeli olmayanlarla değiştirdi. Yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin yüzde 56,9'u birim üretim başına toprak, gürültü, su veya hava kirliliğinin, yüzde 56,6'sı birim üretim başına su veya malzeme kullanımının, yüzde 55,9'u birim üretim başına enerji kullanımı veya toplam karbon ayak izinin azaltılmasını sağladı.

Uygulamaya konulan yenilikler nihai kullanıcı tarafından ürünlerin kullanımı süresince ortaya çıkan çevresel faydalar bakımından incelendiğinde, girişimlerin yüzde 60'ı daha dayanıklı ürünler sayesinde ürün kullanım süresinin uzamasını, yüzde 57,4'ü hava, su, gürültü, toprak kirliliğinin azaltılmasına imkan verdi.

Yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin yüzde 56,2'sinin kullanım sonrası ürünlerin geri dönüşümünün kolaylaştırılmasını, yüzde 55,2'sinin enerji kullanımı veya toplam karbon ayak izinin azaltılmasını ve yüzde 46,6'sının ise biyolojik çeşitliliğin korunmasını sağladığı belirlendi.

Yenilik faaliyetinde bulunan ve çevresel fayda sağlayan yenilikleri uygulamaya koyan girişimlerin yüzde 91,7'si girişimin itibarını geliştirme, yüzde 90,1'i enerji, su ve malzemenin yüksek maliyeti, yüzde 89,6'sı mevcut çevresel düzenlemeler, yüzde 88,8'i mevcut çevresel vergiler, ücretler ve ödemeler nedeniyle çevresel fayda sağlayan yenilikleri uygulamaya koyma kararının önemli olduğunu belirtti.

patronlardunyasi.com