Piyasalarda iyimserlik devam ediyor.
Hürriyet'ten Zeynel Balcı'nın bugünkü köşe yazısına göre, faiz indirim fiyatlaması olumlu havanın kaynağı durumunda. CHP kurultay davasının ertelenmesi sonrası borsada başlayan çıkış hareketi, işlem hacmi artışlarıyla birlikte güç kazandı.
İşte Zeynel Balcı'nın bugünkü köşe yazısı:
Piyasalar üzerinde siyasi baskının azalması, 24 Temmuz’daki TCMB toplantısına ve faiz indirimine ilişkin fiyatlamaların önünü açmış durumda. 250 veya 350 baz puanlık indirim beklentisi hakim. Piyasa bozucu bir haber akışı olmaması durumunda bu süreç korunabilir.
Enflasyondaki düşüşle birlikte faiz indirim beklentileri de kuvvetlendi. Bu durum yatırım kararlarının tekrar gözden geçirme ve sorgulama durumunu beraberinde getirebilir. Banka mevduat faizlerinde gevşeme olduğuna dair haberler geçmeye başladı. TCMB’nin olası faiz indirimine karşı bankaların gardını alması olağan bir gelişme. Yabancı yatırımcılar bir süredir zaten Borsa İstanbul’da alıcılı taraftaydılar. Faiz düşüşü yerli yatırımcıyı da benzer bir arayışa itebilir. Son günlerde borsada artan işlem hacmi bu ilginin yavaş da olsa başladığının bir sinyali olarak görülebilir. Bununla birlikte 24 Temmuz’da faiz indirimi gerçekleşse de reel faiz bir süre daha yüksek kalmaya devam edebilir.
STOPAJ ARTIŞININ ETKİLERİ OLABİLİR
Enflasyon (TÜFE) yıllık yüzde 35, TCMB politika faizi yüzde 46, mevduat faizleri TCMB faizine yakın seyrediyor. Enflasyon ile faiz makasının yakınlaşması zaman alacak. Bu açıdan tasarruf sahiplerinin kısa zamanda çok yoğun şekilde TL’den çıkıp diğer alternatiflere yönelmesi zor. Orta ve uzun dönem için bu daha olası bir beklenti. Bunun yanı sıra geçen hafta yatırım fonları ve TL mevduatındaki stopaj artışı faiz gelirlerini tırpanlayabilir. Stopaj artış oranının beklenen TCMB faiz indirim adımına yakın bir seviyede olması kayda değer. Mevcut durumda alternatifler tekrar değerlendirilecek.
Uzun süredir baskı altında kalan ve primsiz görünen BIST100 Endeksi’nin öne çıkması, bu çerçevede olağan bir gelişme. Stopaj artışıyla ilgili farklı değerlendirmeler geldi doğal olarak. Enflasyon ve faiz indirim sürecinde paranın maliyetini artırıcı bir düzenlemeye neden gerek duyulduğu soruldu. Ayrıca dolarizasyona karşı önlemler alınırken ve TL’ye geçiş özendirilmeye çalışılırken bu düzenleme biraz kafa karışıklığına neden olmadı değil.
İYİMSERLİK SÜRÜYOR
Paranın fiyatı faizdir. Fiyatı düşerse daha net anlatımla TL’nin getirisi azalırsa, tasarruflar TL’den uzaklaşabilir kaygısı da vardı. Buna rağmen stopaj artışının gelmesi, bütçeye gelir ve kurlarda kontrollü yükselişe neden olarak ihracatçıya bir katkı sağlamak amacı da taşıyabilir. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı haziran ayı nakit gerçekleşmeleri tablosuna göre yılın ilk yarısına ait nakit açığı 1.3 trilyon TL ve bunun 1 trilyon TL’lik kısmı faiz ödemeleri. İhracatçıların kur artışının enflasyonun altında kalmasından dolayı yakınmaları malum bir durum. Stopaj artışıyla bankaların nasıl bir tavır alacakları önümüzdeki günlerde takip edilecek bir konu. TL’nin getirisinin azalmasıyla dövize kayma olacak mı? Bunun yanında bankalar mevduat kaybetmemek için TCMB’nin faiz indirimine daha temkinli yaklaşıp faiz düşürmede yavaş davranabilir mi? Diğer yandan stopaj artışının TCMB’nin faiz kararını ne ölçüde etkileyeceği tartışma konusu oldu. Daha düşük oranda bir indirim ve 250 baz puan olasılığı öne çıkarılıyor. Bunu zaman gösterecek. Borsa İstanbul’da kısa dönem için olumlu gelişmelerin belli ölçüde fiyatlandığını kabul etmekle birlikte iyimserlik sürüyor. Olumlu havanın devamı için iç ve dış gündemde olumsuz bir haber akışının olmaması kritik rol oynayacak.
TCMB REZERVLERİ TOPARLANIYOR
TCMB’nin Perşembe günü açıkladığı veriler piyasaların yakın takibinde olmaya devam ediyor. 4 Temmuz ile biten haftada; yabancı yatırımcılar hisse senetlerinde 234 milyon dolar, tahvil bonoda 2.377 milyon dolarlık alım yaptılar. CHP kurultay davasının ertelenmesi sonrası borsada görülen sert yükselişle yabancı alımlarının devamı beklenen bir gelişmeydi. Tahvil bonoda son dört hafta art arda gelen alımlarla toplam tutar 4 milyar dolara yaklaştı. Hisse senetlerinde iki haftadır yabancıların alımı 482 milyon dolar oldu. Yabancı yatırımcılar Türk varlıklarına karşı oldukça ilgili. İç ve dış gündemde olumsuz bir gelişme olduğunda kısa süreli bir uzaklaşma yaşansa da koşullar düzeldiğinde tekrar alıma devam ediyorlar. Yüksek faiz nedeniyle tahvil bono tarafına daha fazla ağırlık vermeleri doğal karşılanabilir. Hisse tarafında ise alımlar yüksek tutarlı olmadığı için borsa üzerindeki etkileri sınırlı kaldı.
Aynı hafta TCMB rezervlerinde yaklaşık 10 milyar dolarlık toparlanma gözlenirken brütte 164.4 milyar dolara, swap hariç nette 38.1 milyar dolara ulaşıldı. 19 Mart süreciyle kaybedilen rezervlerin ciddi bir kısmı geri kazanıldı. Diğer yandan yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatında ise 2.9 milyar dolarlık gerileme söz konusu. Faiz indirim beklentilerine karşılık döviz mevduatındaki düşüş kayda değer.
DIŞARDA GÜNDEM YİNE TARİFELER
- Dış piyasalarda olumlu hava Trump’a rağmen korunuyor. Borsalarda kâr satış denemeleri görülse de derinlik kazanmadı. Almanya ve ABD borsalarında yeni zirveler oluştu. ABD’nin ticaret yaptığı ülkelere mektuplar göndermeye devam eden Trump’ın gümrük tarifelerine ilişkin açıklamaları sürüyor. Tarifelerin yürürlülük tarihlerinde ertelemeler ve alınan kararların müzakereye açık olması bu konuya piyasa bakışını biraz yumuşattı. Tepkiler daha zayıf. Trump pazartesi günü Rusya hakkında önemli bir açıklama yapacağını söyledi. Her gün piyasaların takip etmekte zorlandığı birçok açıklama geçiyor. Sonra geri adımlar başlıyor. Deyim yerinde ise, Trump gümrük tarifelerini sopa olarak kullanmaya devam ediyor.
- Fed’in faiz politikasına ilişkin beklentilerde ise bir değişim gözlenmiyor. Bu yıl için 50 baz puanlık faiz indirimi için ağırlıklı tarihler olarak eylül ve aralık ayları telaffuz ediliyor. Fed yetkilileri temkinli. Trump’ın faiz indirim çağrılarıyla birlikte Fed Başkanı Powell’a sataşmaları ise sürüyor. Son tarife açıklamalarına bağlı olarak borsalarda kâr satışları, dolarda hafif güçlenme, Euro’da ise zayıflama söz konusu.
- Petrol fiyatlarında ise OPEC+ Grubu’nun ekim ayından itibaren üretim artışlarına ara verilmesi olasılığı gündeme geldi. Ortadoğu’da savaş bitince sert düşmüştü, tekrar tarife belirsizliğine bağlı olarak toparlanma çabasında.
- Bir rekor da Bitcoin’den geldi ve 119.450 dolar seviyesini test ederek tüm zamanların rekorunu kırdı.
- ABD 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4.42, Euro/dolar paritesi 1.1691, dolar endeksi 97.85, altının ons fiyatı 3.354 dolar, gümüş 38.42 dolar, brent petrol 70.10 seviyelerinde seyrediyor. Önümüzdeki hafta Çin büyümesi (GSYH) ve ABD, Euro Bölgesi, Japonya enflasyon verileri (TÜFE) takip edilecek.
BORSADA ÇIKIŞ GÜCÜNÜ KORUYOR
Borsada hacim artışıyla birlikte çıkış hareketi sürüyor. İlk destekler 10.270-10.200 seviyelerinde bulunuyor. Kısa dönem için bu seviyeler önem kazanmış durumda. Sonraki destekler 9.950 ve 9.750 seviyelerinde. Çıkışın devamı halinde dirençler 10.450-10.500 ve 10.750 seviyelerinde. 10.750 daha önemli. 19 Mart ile oluşan boşluğun kapanması için 10.750 seviyesinin geçilmesi gerekecek. Sonraki direnç ise 11.250 zirvesinde bulunuyor. Çıkış hareketi gücünü korumakla birlikte direnç noktalarında satışlar görülebilir.
patronlardunyasi.com