Feramuz ERDİN
Bu operasyon sadece magazin sayfalarına değil, aynı zamanda güvenlik birimlerinin sahne arkasındaki hazırlıklarına da ışık tuttu.
İhbar analizinden profil çıkarımına, kargo merkezlerinde yürütülen algoritmik takibe kadar uzanan süreç, devletin uyuşturucu ile mücadelesindeki “çok katmanlı istihbarat” modelini ortaya koydu.
VERİDEN ANALİZE
Emniyet birimleri, 112 hattı ve diğer iletişim kanallarına gelen tüm ihbarları artık klasik yöntemlerle değil, veri analizi temelli bir sistemle değerlendiriyor.
Her ihbar; uyuşturucunun cinsi, zamanı, yeri ve fail profili açısından sınıflandırılıyor.
Elde edilen bilgiler, “risk yoğunluk haritaları” ile bütünleştirilerek operasyon planlarının zeminini oluşturuyor.
SUÇUN İZİ DAVRANIŞTA GİZLİ
Uyuşturucu ticareti ya da kullanımını özendirme suçlarında, geçmişte yakalanan kişilerin profilleri çıkarılıyor. Bu profiller, ilçe emniyet müdürlükleri ve Narkotik ekipleriyle paylaşılarak sahadaki uygulamalara yön veriyor.
Riskli bölgelerdeki rutin kontrollerde, profil eşleşmesi yapan şahıslar üzerinde odaklanılıyor. Bu yöntem, özellikle “influencer” ya da “fenomen” niteliğindeki isimlerin takibinde de önemli bir referans haline geldi.
KARGO MERKEZLERİNDE ALGORİTMA DENETİMİ
Kargo şirketleri, uyuşturucu sevkiyatlarının yeni adresi haline gelince, Emniyet Genel Müdürlüğü bu alanda da özel bir sistem kurdu. Siber Suçlar Daire Başkanlığı desteğiyle geliştirilen risk algoritmaları, gönderilerin hacmi, adres trafiği ve ödeme modeli üzerinden şüpheli gönderileri işaretliyor.
Bu sayede, henüz teslim edilmeden riskli kargolar takibe alınıyor.
KATMANLI OPERASYON
Emniyetin “katmanlı operasyon” modeli, bu süreçte bir kez daha devreye girdi. İhbar analizi, teknik takip, fiziki takip zinciri tamamlanmadan hiçbir operasyon onaylanmıyor.
Delil olgunluğu sağlandığında, birimler arası koordinasyonla operasyon düğmesine basılıyor. Ünlülere yönelik son operasyon da bu zincirin sonunda uygulamaya konuldu.
ADLİ TESPİTLER VE HUKUKİ SÜREÇ
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan ünlüler, Yenibosna’daki Adli Tıp Kurumu’na sevk edilerek kan, idrar ve saç örnekleri verdi.
TCK’nın 190'ıncı maddesi uyarınca, “uyuşturucu kullanımını özendirme” suçunun cezası 5 ila 10 yıl arası hapis ve bin günden 10 bin güne kadar adli para cezası.
Uyuşturucu kullanmakla suçlanan kişiler ise denetimli serbestlik, tedavi ve kontrol süreçlerine tabi tutuluyor. Bu kapsamda, Cumhuriyet Savcılığı yılda en az iki kez sanıkları ilgili kuruma yönlendiriyor.
SUÇ ARTIK EKRANDA DA İZLENİYOR
Bu operasyon, ilk bakışta bir magazin başlığı gibi görünse de, aslında devletin dijital istihbarat altyapısının geldiği seviyeyi de gösteriyor.
Emniyet birimleri artık sadece satıcıyı değil, “özendiriciyi” de hedef alıyor. Bu da gösteriyor ki, Türkiye’de artık suç sadece sokakta değil, ekranda da izleniyor.
patronlardunyasi.com