Gündem


Toygun ATİLLA

Yukarıda kurduğum cümle ne abartı ne de mizah... Fenerbahçe'nin çıkacağı ilk Avrupa kupası maçında muhtemeldir ki o ülkenin yayıncı kuruluşunun spikerinin kuracağı cümleler olacak.

Ne yazık ki, ülkenin futbol gündemi ve gerçeği bu...

Bir zamanlar, "Derbide kim oynayacak" diye konuşurken şimdi "Kim soruşturma dışında? " diye konuşuyoruz. Eskiden sakatlar, cezalılar vardı bugün ise adli dosya listelerindeki "şüpheliler"...

Türkiye'nin en güzide kulüplerinden Fenerbahçe'nin kaptanı Mert Hakan Yandaş bahis soruşturmasında tutuklu, başkanı Sadettin Saran ise saçında "kokain" tespit edilen bir "şüpheli" durumunda ise durum vahim demektir.

Ve düşünün ki aynı başkan, bugün yönettiği kulübe başkan seçilmeden önce kendisine ait bahis sitesini kapatıyor.

Bu adım elbette "etik hassasiyet" olarak da okunabilir ama aynı zamanda futbolu yönetenlerin futbolla çıkar ilişkisi kurabildiği alanların ne kadar geniş ve girift bir zeminde olduğunu da ortaya koyar.

Maalesef ortaya çıkan tablo nettir. Türkiye'de futbolun burnu kokaine, eli ise bahis bulaşmıştır. Bu da hem Türk sporu hem de ülke için kaygı vericidir.

Spikerler futbolun nabzıdır. Ve o nabzı bizlere yansıtan insanların "Başkan şu nedenle yok, kaptan şu nedenle tutuklu" diyecekleri günlerdeyiz. Bu saatten sonra da o maç sadece futbol maçı değil, sistemin canlı yayınıdır.

patronlardunyasi.com