Şirketin CTO’su ve kurucu ortağı Sam Udotong, LinkedIn’de yaptığı paylaşımda 2017’de müşterilere “toplantıya katılan yapay zeka” sattıklarını, ancak gerçekte toplantıya kendisi veya ortağı Krish Ramineni’nin “Fred” ismiyle bağlandığını itiraf etti. Udotong, toplantılarda sessizce oturup konuşmaları manuel olarak kaydettiklerini belirtti. Kurucular, bu yöntemle 100’den fazla toplantıya katılarak “kiralarını ödeyip” şirketi ayakta tuttuklarını anlattı.
BÜYÜK TEPKİ TOPLADI
Udotong’un altı başarısız girişimin ardından Fireflies’ın bu yöntemle tutunduğunu söylemesi, sosyal medyada büyük tepki topladı. Kullanıcıların önemli bir kısmı, toplantılara insan unsurunun gizlice dahil edilmesini “mahremiyet ihlali” olarak değerlendirdi. Otomasyon uzmanı Umar Aftab, “Bu, gizlilik ihlalidir. İnsanlar toplantıda bir bot istiyordu, davetsiz bir insan değil” diyerek durumun hukuki sonuçlar doğurabileceğini belirtti.
Olay, teknoloji dünyasında sıkça tartışılan “fake it ’til you make it” (yapana kadar taklit et) kültürünü yeniden gündeme taşıdı. Uzmanlar, startup ekosisteminin gerçek ilerleme yerine ilerleme görüntüsünü ödüllendirdiğini, bunun da aldatıcı yöntemlere kapı araladığını belirtiyor.
TARİHTE ÖRNEKLERİ ÇOK
İnsanların makineleri taklit ettiği örnekler tarihte de görülüyor. 1770’te yapılan ünlü satranç otomatı “Mechanical Turk”, dönemin insanlarını büyülemiş ancak cihazın içindeki gizli bölmede oturan bir satranç ustası tarafından yönetildiği anlaşılmıştı. Yakın dönemde ise Londra merkezli Builder.ai’ın yapay zeka destekli asistanı “Natasha”nın arkasında, Hindistan’da çalışan yaklaşık 700 mühendisin manuel olarak kod yazdığı ortaya çıkmıştı. Fireflies skandalı, bu örneklerin modern bir devamı niteliğinde değerlendiriliyor.
patronlardunyasi.com