Patronlar

1992 yılında yayınlanan, oyuncu Yılmaz Erdoğan'ın başrolü olduğu Umut Taksi dizisinde, bir bölümlük rol alan iş insanı Sakıp Sabancı'nın sahnesi sosyal medyada gündem oldu.

#video_8972952#

2004 yılında vefat eden Sabancı Holding yönetim kurulu başkanı Sakıp Sabancı, uçak yerine neden minübüs ile seyahat ettiğini, gündem olan kesitte açıkladı.

PET ŞİŞE ÜRETİRDİ AMA ÇEVRE KİRLİLİĞİNE DE KARŞIYDI

Dizide mahalle muhtarı, "Ne olacak bu çevre kirliliği Sakıp Bey?" diye sorunca Sabancı, "Ne güzel söylüyorsun. Evvela ver şu elini bir sıkayım arkadaş. Neden sıkıyorum? Diyorsun ki ben çevreye hassasım. Değil mi Mehmet efendi? Bir kere daha sıkayım. Neden çevreye hassasım? Sizin gibi hepimiz daha iyi dünya, daha iyi Türkiye, daha iyi İstanbul için çevreye hassas olalım. Bu Anayol, hepimizin hassas olmasıyla düzenlenecek bir yoldur. PET, bunun bir parçası. Ben de doğrusunu istersen, PET işini üreten biriyim ama, biliyorum, ben de bunun içindeyim ama... E ne yapalım ki, dünyada PET yayılmış. Koskoca Almanya, İtalya, İspanya, bu işte onların geçenleri. Çünkü ekonomik olay, zaruret var. Şimdi herkes şişelerle, şunlar böyle hayat değişiyor. Bütün dünyada bu pet işinde de, yeşillik, ağaç işi içinde, çevre korumada hassas davranılması lazımdır. Bu günlerde de petler toplanmaya başlandı. Her şeyi öğrenmenin faturası var. Bu işi de böyle intikal ede ede öğreniyoruz be. Daha iyi yolunu bulacağız arkadaşlar" dedi.

MİNİBÜSÜ TOPLANTILAR İÇİN KULLANMIŞ
Dizide taksi şöförlerini minibüsüne dolduran Sakıp Sabancı sohbet etmeye başlıyor. Şöförlerden biri, "Sakıp Bey, ben merak ediyorum. Bu minibüs ne işe yarıyor? Niye aldınız bunu yani? Uçak alıp da daha çabuk gidip gelemez miydiniz?" diye sorunca Sabancı, "Ne kadar güzel söylüyorsun. İmkanları olan bir kişinın otomobili olur. Akla bu geliyor. Minibüs de nereden geliyor? Güzel sual. Ama bak arkadaşım sana anlatayım. Anamdan emdiğim sütler burnumdan geldi. İnim inim inledim. Nerede? İzmit'le İstanbul'un arasında. Yol yapılıyor, dinamit patlatıyorlar. Yollar kesiliyor. Bazen bir saat, bazen beş saat... Öyle kolay değil ha. Bir tayyare meydanında hatırlayın. Varsanız da tayyare üç saat geç, bir saat geç dediği zaman nasıl öfkeleniyorum. Öyle kolay değil bekleme. Çok kızıyor insan evet. Ben de böyle yollarda beklerken, beklerken, beklerken, beklerken aklıma geldi. Bir minibüs yapayım. Onun içine toplantı masası koyayım. Müdürlerimle, arkadaşlarımla kağıtlarımızı koyalım. Çalışalım diye" dedi.

MİNİBÜSÜNDE YABANCI İŞ İNSANLARINA FİLM İZLETİRMİŞ
Başka bir taksici arkadaş, "Bir de Sakıp Bey, ortada bir televizyon var. Yani dinlenirken de televizyon izliyorsunuz yani...", diyince Sakıp Sabancı, "Onu da söyleyeyim arkadaşım. Bazen Amerikalılar biniyor. Zaten Japonlar biniyor. İzmit'e giderken konuşuyoruz. Hem de görüşürken, Türkiye hakkında bir film göstereceksem, kültürel olabilir veya Sabancı Holding gelişmeleriyle alakalı olabilir... İşte oraya kasete koyuyoruz, yol boyunca adama göstereceğimiz filmi gösteririz.

patronlardunyasi.com