Patronlar


Perihan Çakıroğlu'nun yazısı

Ceyda Erem, istemese de hem işleri hem özel ilişkileriyle sık sık kamuoyunun gündemine gelen bir kadın oldu. Uzun yıllar önce giriştiği fuarcılık alanındaki başarısı da belki bu yüzden geri planda kaldı.

Çoğu zaman bundan kaçınmaya çalıştı ama "sarışın ve güzel kadın" imajı, gizlisi saklısı olmadan düşündüğü gibi konuşması, onu hep medyanın ilgi odağı haline getirirken, son zamanlarda da Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'le "Hem aşk yaşıyor, hem işlerini birlikte yürütüyor...

İstediği her şeyi de elde ediyor" söylentilerinin artmasına neden oldu.

Aslında şirketi CNR'ı büyütme atağına geçtikten sonra Atatürk Havalimanı Serbest Bölgesi'nde kiraladığı 150 bin dönümlük ilk arazi işinde de İTO'nun eski Başkanı Mehmet Yıldırım'ın onu kayırdığı ve bu sayede de fuar alanının işletmesini aldığı gündeme gelmişti.

Daha sonraları bu iş unutuldu ve Ceyda Erem, hem CNR'ı hem Türkiye'deki fuarcılık anlayışını Batılı ülkeler düzeyine taşıdı.

Bugünlerde Atatürk Havalimanı Serbest Bölgesi'nde CNR'ın yanındaki 80 dönümlük araziyi metrekaresi 5 dolardan kiralayıp, yeniden büyüme atağına girmesi, bu kez de serbest bölgelerin bağlı olduğu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'le dostluğunu gündeme taşıdı.

Ceyda Erem'e yaptığımız özel sohbette, tüm bu olup bitenlerin ne anlama geldiğini sorduğumda ilk cevabı şöyle oldu:

"Beni, yaptığım işlerle Türk fuarcılığını nereden nereye getirdiğimle tartışmıyorlar. Özel hayatıma müdahale ederek, iftira atarak, birtakım yakıştırmalar ima ederek, yaptığım işi küçümseyerek gündeme alıyorlar. Bütün bunlar büyük haksızlık. Ben bir iş kadınıyım ve kendimi gizleme gereği, arkadan dolap çevirme gereği duymuyorum. Elmalarla armutları toplamak mümkün değildir. Bunları karıştırıyorlar. Verilen araziyi de sadece kâr etmek için değil, Türk fuarcılığını Avrupalı fuarcılık anlayışına getirmek için uğraşıyorum. Bana iftira atanların kim ve kimler olduğunu biliyorum. İTO'daki bazı kişiler, aralarındaki rant kavgasına beni alet etmek istiyorlar. Onlarla muhatap olmak istemiyorum. Kim ne derse desin, yolumda devam etmek istiyorum."

NE YAPSAM NAFİLE

Erem, hakındaki iddialarla ilgili olarak herkesin olayları istediği gibi görme eğiliminden kaynaklandığını düşünürken şöyle konuşuyor: "Ne yapsam nafile. Onların önyargılarını yıkmak mümkün değil. Belki, erkek olsaydım, iş adamı olsaydım böyle davranmayacaklardı. İTO'daki bazı üyelerin açıklamalarını aynen veriyorlar. Benimkini Kürşad Bey'le ilgilendirmek için özel çaba harcıyorlar ki, buna da üzülüyorum. Oysa, herşeyin ortada olduğu belli. Araziyi isteyenler, 'Biz istedik vermediler, Ceyda Hanım için akan sular durdu' derken, koşullarının uyup uymadığına bile bakmıyorlar. Ben, 150 dönüm üzerine fuarı kurmuşum, büyümek için yeni araziye ihtiyacım olmuş, koşullarım son derece uygun. Bunu çekemeyenler, karşıma geçerek her türlü komik iddiaları ortaya atıyorlar. "

Ceyda Hanım'a yakıştırılan ilişkiler

Ceyda Erem uzun çalışma hayatında özel ilişkileriyle gündeme gelmekten kurtulamadı. Birçok işadamı, eski asker ve bürokratla adı gündeme gelen Erem, bunlara gülüp geçti ve yoluna devam etti. Çok uzun yıllar evli kaldığı eşi Özhan Erem'le, birlikte kurdukları işleri birlikte geliştirdiler. Ancak daha sonra sorunlar yaşayan çift iki çocukları o