Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, ''Seçim kararına rağmen biz ekonomik programımıza bağlı olarak, bu programı uygulayarak seçimlere gireceğiz'' dedi.
Şener, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Anayasa'nın 114. maddesi gereğince atanan Adalet Bakanı Fahri Kasırga, İçişleri Bakanı Osman Güneş ve Ulaştırma Bakanı İsmet Yılmaz'ın da toplantıya katıldığını belirtti. ''Bu yeni bakanlarımızla birlikte toplanan 164. Bakanlar Kurulu toplantısı, bu dönemin en kısa Bakanlar Kurulu toplantısı olmuştur'' diyen Şener, daha önceki Bakanlar Kurulu toplantılarının bazen 7-8 saat kadar sürebildiğini, bugünkü toplantının ise 3 saate ulaşmadığını kaydetti.
Toplantıda görüşülen konulara ilişkin bilgi veren Şener, Bakanlar Kuruluna sunulan ve TBMM'ye sevk edilen herhangi bir yeni tasarı bulunmadığını, toplantıda, TBMM gündemindeki tasarı ve tekliflerin ele alındığını bildirdi. Şener, şöyle devam etti: ''Bu hafta ve daha sonraki haftalarda da TBMM, çalışmalarına devam edecektir. Özellikle Genel Kurul çalışmaları önceki haftalarda olduğu gibi gündemindeki konuları görüşmek üzere toplanacaktır ve mesaisine devam edecektir. Önümüzdeki hafta içerisinde özellikle bir an önce yasalaşması gereken, uluslararası ilişkiler açısından önem arz eden çok sayıda uluslararası anlaşma var. Bu anlaşmaların yasalaşmasına TBMM Genel Kurulu mesai harcayacaktır. Bunun dışında da bazı tasarı ve teklifler Genel Kurul görüşmelerinde ele alınacaktır.''
Şener, bu kapsamda Tarım Kredi Kooperatiflerince kullandırılan grup kredilerinden doğan kefaletin sona erdirilmesi, 17 yeni üniversite kurulması ve konut edindirme yardımı kapsamında hak sahiplerine ödeme yapılmasına dair kanun tasarılarının da bulunduğu, bu tasarılar ve uluslararası sözleşmeleri içeren gündemle TBMM'nin bu hafta da çalışmalarına devam edeceğini belirtti.
AB İLE MÜZAKERELER
Şener, toplantıda, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan'ın AB'ye katılım süreci çalışmalarında gelinen nokta ve müzakere fasıllarında son duruma ilişkin sunum yaptığını ve bu konuda değerlendirme yapıldığını kaydetti. Müzakere fasıllarında ilerleme ve gelişmelerin devam ettiğini, gelinen nokta itibariyle bilim ve araştırma faslının açılarak geçici olarak kapatıldığını, buna ilave olarak işletme ve sanayi politikasıyla ilgili faslın da açılan fasıllar arasında bulunduğunu anlatan Şener, ekonomik ve parasal politikalar, istatistik, eğitim ve kültür ile mali kontrol olmak üzere 4 faslın da açılma noktasına geldiğini bildirdi. Abdüllatif Şener, 7 fasılda. son Bakanlar Kurulu toplantısından bugüne gelişme kaydedildiğini, mali hizmetler ile iş kurma ve hizmet sunumu fasıllarının, gayriresmi olarak öğrenilen açış kriterlerinin belirlendiği fasıllar olduğunu belirtti. Enerji faslının komisyonun açılış kriteri önermediği fasıllar arasında yer aldığını, tüketicinin ve sağlığın korunması faslının da enerji faslıyla aynı konuma geldiğini kaydeden Şener, bölgesel politika ve yapısal araçların korunmasıyla ilgili fasılda da taslak tarama sonu raporuna görüş bildirildiğini, gümrük birliği ile ilgili konuda da açış kriterlerinin oluşturulduğunu dile getirdi. Şener, ''Tüm bunları birlikte değerlendirdiğimizde, Türkiye, AB ile müzakere safhasındadır ve müzakerelerde çalışmalar devam etmektedir. Fasıllar itibariyle ilerlemeler ve alınan mesafelerle birlikte süreç normal seyrinde gelişmektedir'' dedi.
''EKONOMİK PROGRAMDAN SAPILMAYACAK''
Son siyasi ve ekonomik gelişmelerin de toplantıda değerlendirildiğine işaret eden Şener, şunları söyledi: ''Bu değerlendirmeler çerçevesinde, alınmış olan seçim kararı çerçevesinde, bildiğiniz gibi 22 Temmuz'da milletvekilliği seçimleri yapılacaktır ve bu seçimlere bağlı olarak ekonomik programdan hiçbir zaman sapılmayacağı, seçimlere, ekonomik programa tam bir uyum içerisinde girileceği vurgulanmıştır. Bu konuda değerlendirmeler yapılmıştır ve ekonomik programa bağlılığın hem bu dönem, hem gelecek dönem açısından önemli olduğu kanaati Bakanlar Kurulumuzda hakimdir. Dolayısıyla seçime girerken, zaman zaman basında, zaman zaman değişik çevrelerde bir seçim ekonomisi beklentileri yer almaktadır.
Hükümetimiz, kararlı bir şekilde böyle bir uygulamaya, programdan sapmaya yönelmeyeceğini belirtmektedir.'' Şener, seçim ekonomisi diye ifade edilen, geçmiş dönemlerdeki siyasal iktidarların sık başvurduğu yöntemlerin artık seçmen tarafından kabul görmediğini belirtti. Seçmen davranışlarında değişiklikler olduğunu, beklentilerde farklılıklar belirdiğini, geçmiş dönemlerde bazı pragmatik beklentilerin ''bazı kazanımlar'' gibi algılansa da Türkiye'nin yaşadığı ekonomik dar boğazlar nedeniyle bugün seçmenin bu tür pragmatik davranışların hiçbir zaman kendileri ve ülke ekonomisi için faydalı olmadığına kanaat getirdiğini ifade etti.
Böyle bir yaklaşım tarzının siyasete prim kazandırmayacağını vurgulayan Şener, göreve başladıkları andan itibaren Türkiye'nin kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerinin son derece önemli olduğunu, tüm siyasi beklentilerin ötesinde bu hedefleri gerçekleştirmeye öncelik verdiklerini kaydetti. Şener, ''Son 4,5 yıldır, sürekli ortaya koyduğumuz programa bağlı olarak yolumuza devam ettik. Bu yıl seçim yılıdır. Seçim kararı alınmıştır. Seçim kararına rağmen biz ekonomik programımıza bağlı olarak, bu programı uygulayarak seçimlere gireceğiz'' diye konuştu.