Gündem

Aygün 48 saat sonra serbest... PKK'nın kaçırdığı CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, aynı bölgede özgürlüğüne kavuştu. 'Bana yönelik bir tehdit yok' diyen Aygün ekledi: 'Propaganda için kaçırdık' dediler. Bağımsız siyaset yapmamı istediler. Silahların gölgesinde bu olmaz' yanıtı verdim

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, 48 saat sonra kaçırıldığı yerde serbest bırakıldı. Pazar günü Ovacık ilçesinde vatandaş ve esnaf ziyaretinde bulunduktan sonra saat 18.30 sıralarında Tunceli'ye dönüşünde PKK'lı teröristlerce kaçırılan CHP'li Hüseyin Aygün, Aşağı Torunoba köyü civarında özgürlüğüne kavuştu. Ardından yaklaşık 1 kilometre yürüyerek Aşağı Torunoba Jandarma Karakolu'na ulaştı. Askerler durumu savcılığa bildirdi. Aygün'ün milletvekili sıfatı olduğu için şimdilik ifade vermeyi kabul etmediği öğrenildi. Bunun üzerine Aygün, jandarma karakolundan konvoy eşliğinde Tunceli'ye hareket etti. Kente 15 kilometre kala kendisini karşılamaya gelen eşi Emine, çocukları İdil ve Taylan ile babası Seyit Ali Aygün'le hasret giderdi. Tunceli'de evinde bir süre dinlenen Milletvekili Hüseyin Aygün, daha sonra basın mensuplarının karşısına çıktı.

GECEYİ DEREDE GEÇİRDİK

Aygün kaçırılmasını ve dağda geçirdiği sürede yaşadıklarını şöyle anlattı:
- Yolumuzu kesen grup beni tanıyordu. Bana karşı herhangi bir zor kullanılmadı. Kendimi tanıtmam, bunun yanlış olduğunu bildirmem üzerine silah bile doğrultmayacaklarını beni dost bir arkadaş olarak selamladıklarını söylediler. Yanımda bulunan iki arkadaşın tehlikeye girmemesi, beni almaya gelenlerin can kaybı yaşamaması için direnmekten vazgeçtim. Arkadan gelen arabalar çoğalınca herkesin canı tehlikeye girer diye düşündüm ve gönüllü gitmeyi kabul ettim.
- 6-7 saat yürüdük bir derede kaldık. Dersim dağlarında kaldık.

AMAÇLARI ATEŞKES MESAJI

- İki gündür o bölge çok bombalanıyordu biz izliyorduk onları. Son derece saygılı bir tavır sergilediler. Bu eylemi yapan genç arkadaşlar bu ülkenin çocukları ve benim aracılığımla Türk kamuoyuna barış ve ateşkes mesajı vermek istediklerini söylediler. Meçlis'te ateşkesin çözümü için daha fazla rol üstlenmem konusunda ricacı oldular.

- CHP'nin izlediği politikaların Kürt sorununun çözümü konusunda olumlu olduğunu ama diğer partilerin de katkı sağlaması gerektiğini söylediler. Bu savaşı anlamsız bulduklarını söylediler. 'Demokratik özerklik istemi silahlı mücadele gerektirmiyor bizde yürüttüğümüz savaşın anlamsız olduğunu biliyoruz' dediler.

SİLAHLILAR SAYGI DUYSUN

- Bana bağımsız siyaset yapmamın kendilerini memnun edeceğini söylediler. Ben de silahların gölgesinde bunun olmayacağını özgür irademin dışında bir kararın doğru olmayacağını söyledim. Yeni CHP'de siyaset yapmaktan gurur duyduğumu belirttim.

- Bana yönelik bir tehdit yok. Ama ortaya çıkan tablonun kendilerini memnun etmediğini gördüm. Ben de milletin kararı olduğunu eli silahlı kadroların da buna saygılı olmaları gerektiğini söyledim Akan kanın durması için CHP'den özelikle benden daha fazla çaba beklediklerini ifade ettiler.

EVE DÖNMEK İSTİYORLAR

- Dağdaki 18-25 yaş arası altı yedi kişilik grup benimle muhatap olanlar tümü evlerine geri dönmek istiyor. Bugün yapılan 4 partinin bir araya gelip çözüm aramasının tek yol olduğunu söylüyorlar.
- Askeri çözümü başından beri onaylamadığımızı bizzat genel başkanımızın akil adamlar önerisi ile gösterdik. CHP Kürt sorununu çözümü konusunda yol almaya devam edecek.

'BAHOZ' ARADI

Sabah uyandığımızda Bahoz Erdal bulunduğumuz bölgeyi aradı, olayın doğru olup olmadığını sordu.
Bunun üzerine 'güvenlik en üst düzeye çıkarılsın ve kılına zarar gelmesin' diyerek tedbir alınmasını ve en kısa sürede serbest bırakılmamı istedi. Ama Ankara'nın Dersim halkının ve tüm STK'ların tepkisinin bu süreyi kısalttığını düşünüyorum. Çünkü bazı taleplerde bulunacaklardı ve oluşan yoğun tepkiler üzerine 48 saat sonra serbest bıraktılar. Bana dönük özel bir şey yok bunu siyasi propaganda için yaptıklarını söylediler.

DERSİM DAĞLARINI ÖZLEMİŞİM

- Beni uğurladılar, sarıldılar öptüler. 'Burada bulunan kardeşlerini sakın unutma abi' dediler. Ben de onlara barış için söz verdim. Yürüdüm... Ben Dersim dağlarının her yerini biliyorum. Dersim dağlarını özlemişim ama hiç kimse dağa çıkmasın.

BAŞBAKAN 'DUYARLI' OLSUN

- Aygün, AKŞAM'ın 'Başbakan'ın sizin kaçırılmanızda gösterdiği duyarlılığı ve açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?' sorusuna şu yanıtı verdi: 'Aynı duyarlılığı Kürt sorununun çözümünde de göstermeli...'

CHP'liler: Asla pabuç bırakmaz

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Aygün'ün serbest bırakıldığını duyunca, 'Çok mutluyum' dedi. Peki, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün, 'PKK, CHP'den ayrılıp bağımsız politika yapmamı istedi' açıklamasına CHP'liler ne diyor? İşte görüşler:

- Haluk Koç: Bu baskı bölgede görev yapan CHP'lilere karşı zaten vardı. Aygün'e de bunu söylemeleri sürpriz değil. Üzerinde büyük bir baskı vardı doğal olarak. Kolay değil tabii. Orada ailesi var. Ancak bu propagandaya karşı verdiği yanıt çok açık. Aygün, CHP'de çalışmalarına eskisi gibi devam edeceği mesajını verdi.

- İlhan Cihaner: Kesinlikle Sayın Aygün'ün verdiği mesajlar açık. CHP'de olmaktan onur duyduğunu söylüyor. Örgütten bu tür tehditler hep vardı ama sayın Aygün'ün bunlara pabuç bırakacağını düşünmek bile anlamsız.

- Gürsel Tekin: Arkadaşımız yeni CHP'de milletvekili olmaktan onur duyduğunu söyleyerek, en iyi karşılığı vermiştir. Bunun ötesindeki yorumlar gerçekçi olmaz.

HASRET BİTTİ YÜZLER GÜLÜYOR

Hüseyin Aygün'ün serbest bırakılmasına en çok sevinen şüphesiz ki 48 saattir gözyaşı döken ailesi oldu. Aygün, eşi Emine, kızı İdil ve oğlu Taylan'a sarılarak hasret giderdi.

Akşam