Gündem


DEİK/Türkiye-Avrupa İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, vize meselesinin, randevu süreçlerinin zorluğundan, başvuru ve gerekli evrakların djitalleştirilmemesine, vize başvurusunu tamamlayan vatandaşlarımızın pasaportlarının geç iletilmesinden, verilen vizenin süresi ve hatta vize redlerine kadar geçtiğimiz yıllarda Türkiye ve Avrupa Birliği arasında meydana gelen sorunların başında geldiğini söyledi.

İŞ DÜNYASI ZORLUKTAN NASİBİNİ ALDI 

Türk iş dünyasının da bu zorluktan nasibini aldığını aktaran Yalçındağ, fuarlara, önemli etkinliklere ve iş görüşmelerine vize sorunu yüzünden katılamayan iş insanlarımızın yanı sıra, bir Avrupa ülkesinde yatırımı bulunan iş insanlarımızın, üretim tesislerinin kurulumunda ve işleyişinde görev alacak teknisyenlerin vize meselesi yüzünden ülkeye giriş yapamaması sebebiyle bu yatırımlarının aksaması suretiyle sorunlar yaşadığını vurguladı. 

AVRUPALI DOSTLARIMIZA SORUNLARI İFADE ETTİK

Yalçındağ, “DEİK/Türkiye-Avrupa İş Konseyleri olarak, sorunun ortaya çıktığı andan itibaren hem ilgili kamu temsilcilerine, hem de ticari ilişkilerimize bulunan Avrupalı dostlarımıza meselenin ticari açıdan nasıl sorunlara yol açtığını detaylarla ifade etmekte ve çözüm için girişimlerde bulunmaktayız” dedi.

Yalçındağ, “Öyle ki artık bu meselenin gündemlerimizin başında gelmesinin nasıl bir memnuniyetsizlik oluşturduğunu açıkça dile getirdik. Türkiye ve Avrupa Birliği arasındaki ticari entegrasyon ve potansiyel göz önüne alındığında, ortada duran engelin ilişkilerimizin niteliğiyle bağdaşmadığının bir nebze de olsa anlaşıldığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.

GELİŞMELER ÇABALARIN KARŞILIK BULDUĞUNU GÖSTERİYOR

Bu kapsamda, kısa vize süreleri ve vize redlerinin çözümüne yönelik bir adımın, 15 Temmuz 2025 tarihinde Avrupa Komisyonu tarafından ilan edilen Uygulama Kararı ile atıldığını vurgulayan Yalçındağ, karara göre, daha önce alınan vizeleri amacına uygun şekilde kullanan Türk vatandaşları için, kademeli olarak daha uzun süreli ve çoklu girişli şekilde vize verilmesinin sağlanacağını belirtti.

Tüm bu gelişmelerin, kamu ve özel sektör temsilcilerinin ortak çabalarının karşılık bulmaya başladığını gösterdiğinin altını çizen Yalçındağ, ancak, bu gelişmelerin Avrupa ülkeleri ile ikili ticari ilişkilerimizin mevcut durumu ve potansiyeli göz önüne alındığında yeterli olmadığını vurgulayarak, “Bu sebeple vize sorunu tamamen çözümüne ve vize serbestisinin sağlanmasına kadar, iş dünyası olarak gerekli adımları atmaya devam edeceğiz” dedi. 

SORUMLULUK ALMAYA HAZIRIZ

Yalçındağ, “AB ülkelerinde yatırımı ve önemli ticari ilişkisi olan firmalarımızın bilgilerinin, güvenilirlik karinelerini ispatlayan unsurların akredite bir metodla derlenip ilgili AB diplomatik misyon temsilcilikleri makamlarına sunulmasını sağlayan bir sistemin hayata geçirilmesini dahi değerlendirebiliriz kanısındayım. Böylece hem evrak tasarrufu hem de bürokratik süreçlerde müthiş bir zaman tasarrufu sağlanacak. Böyle bir sistemin kurulmasında ve yürütülmesinde DEİK/Türkiye-Avrupa İş Konseyleri olarak sorumluluk almaya hazırız” ifadelerinde bulundu.

BRÜKSEL’DE DE ANLATACAĞIZ

Yalçındağ, “DEİK/Türkiye-Avrupa İş Konseyleri olarak, 2000 yılından bu yana her yıl Brüksel’de düzenlenen, Avrupa iş dünyası ve politika yapıcılar arasındaki köprüyü sağlamlaştırarak Avrupa’nın geleceğini şekillendirmeyi amaçlayan “European Business Summit” kapsamında bu yıl 17 Kasım tarihinde “AB-Türkiye İş Zirvesi”ni gerçekleştireceğiz. Bu zirve ile dünyanın içinde bulunduğu belirsizlikler ve istikrarsızlıklar karşısında bölgesel iş birliğine duyulan ihtiyacı, bu bağlamda Türkiye’nin Avrupa’nın istikrarı ve geleceğinin inşası için vazgeçilmez yerini vurgulayacağımız bir dizi etkinliği hayata geçirip önümüzde şekillenen pozitif gündemli ajandaya katkı sunmayı hedefliyoruz. Bunu yaparken elbette tasvir ettiğimiz kritik küresel düzen koşullarında, Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki stratejik yatırım ve ticaret ilişkilerinin vize gibi bir konuyla sekteye uğratılmaması gerektiğini tekrar tekrar hatırlatacağız” dedi.

patronlardunyasi.com