Ekonomi


Reel satışları 2025’in ilk yarısında daralan markalı perakendedeki kan kaybı, indirim kampanyalarına rağmen temmuz ayında da devam etti. Bir süredir kârlılığı ikinci plana atarak indirimlerle nakit akışını sürdürmeye çalışan markaların temmuz ayındaki adet satışı ve cirosu haziran rakamlarının gerisinde kaldı.


 
Çatısı altındaki 518 marka ile gıda dışı perakende sektörünün en önemli temsilcisi olan Birleşmiş Markalar Derneği’nin (BMD) üyeleri arasında gerçekleştirdiği temmuz ayı anketinin sonuçları açıklandı. Anketi değerlendiren BMD Başkanı Sinan Öncel, yabancı turistin yoğun olduğu bir ayda markalardan gelen verilerin iç açıcı olmadığını söyledi. Öncel, şöyle devam etti:

“Üyelerimizin yüzde 65’i, yani her üç markamızdan ikisi, haziran ayındaki ciroyu temmuzda tutturamadığını bildirdi. Haziran ayına göre adet satışlarının düştüğünü beyan eden üyelerimizin oranı ise yüzde 57 oldu. Anketlerimizde aylık gelişmelerin yanı sıra yıllık değişimi de takip ediyoruz. Temmuzdan temmuza son bir yıla baktığımızda her dört üyemizden üçünün cirolarındaki artışın TÜFE’nin altında kaldığını görüyoruz. Özellikle giyim ve ayakkabıda kampanyalara rağmen adet satışlarının daralması, markaların nakit akışını sürdürmek için uyguladıkları indirim reçetesinin artık çare olmadığına işaret ediyor. Bu sonucun başlıca iki nedeni olduğunu söyleyebiliriz. Birincisi; alım gücü düşen yerli müşteri gıda dışındaki tüm harcamalarında kısıntıya gidiyor. İkincisi ise; indirimlere rağmen yabancılar Türkiye’de alışverişi tercih etmiyor. Bankalararası Kart Merkezi  (BKM) verilerine göre, 2022’nin ilk yarısında toplam kartlı harcamalar içinde yüzde 9,5 olan yabancıların payı bu yılın aynı döneminde yüzde 4,1’e gerilemiş bulunuyor. Sadece bu veri bile Türkiye’de alışverişin yabancılar için cazibesini iyiden iyiye kaybettiğini net bir şekilde ortaya koyuyor.”

SEKTÖRÜN SAĞLIKLI YAPISI GİDEREK BOZULUYOR

Sinan Öncel, satışlardaki daralmaya rağmen markaların kira ve işçilik gibi sabit giderlerinin artarak devam ettiğini vurguladı. Kârlılık tamamen ikinci plana atılarak yapılan indirimlere rağmen satışlardaki daralmanın sektörün sağlıklı yapısını giderek daha fazla bozduğuna dikkat çeken Öncel, “Böylesine zorlu bir dönemde üyelerimizin yüzde 64’ü kira davalarıyla mesai harcıyor. Çünkü 10 uzama yılını dolduran kontratlarda mülk sahibine tanınan sebepsiz fesih hakkı nedeniyle yüzde 600’e varan oranlarda kira artışı talepleriyle karşılaşabiliyoruz. Piyasa gerçekleriyle örtüşmeyen yüksek kira artışları sonuçta ürün birim maliyetine yansıdığı için enflasyonla mücadeleye de zarar veriyor. Dolayısıyla ekonomi yönetiminin özellikle kira ve hammadde başta olmak üzere maliyetleri düşürecek politikalarla destek vermesi yönündeki beklentimizi bir kez daha yinelemek istiyorum.” dedi.

patronlardunyasi.com