Türk edebiyatının usta ismi Kemal Tahir’in Kurt Kanunu romanında yapılan ve yarım yüzyıl boyunca kimsenin fark etmediği sansür, yakın dönemin edebi ve akademik mirasını sorgulatıyor. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Nuri Sağlam, romanın 1980 darbesi sonrası yayınevleri eliyle değiştirildiğini ve Kara Kemal’in öldürülmesine dair satırların eserden çıkarıldığını ortaya koydu. Karar Gazetesi'nden Saliha Sultan'ın röportajında ise Doç. Dr. Sağlam'ın ifadesi şu şekilde:
BUGÜNE KADAR KİMSENİN DİKKATİNİ ÇEKMEMİŞ
Yani ‘Kurt Kanunu’ romanındaki bütün bu tahrifat 1980’li yılların başlarında yapılmış ve o tarihten beri hiçbir editör ya da akademisyen bu durumu fark etmemiş mi?
"Kemal Tahir’in romanlarının yayım hakkı 12 eylül döneminde Bilgi Yayınevi’nden Tekin Yayınevi’ne geçince, bu yayınevi, ‘Kurt Kanunu’ romanı üzerinde birçok tahrifat yapmış ve bu tahrifat her nasılsa bugüne kadar evet hiç kimsenin dikkatini çekmemiştir! Zira 1981’den 2004 yılına kadar Tekin Yayınevi tarafından 9 defa basılan bu tahrif edilmiş roman, 2005-2021 yılları arasında İthaki Yayınları’nda 20 baskıya ulaşmış ve en son 2022 yılında Ketebe Yayınları tarafından da aynı şekilde basılmıştır. Bu yüzden Türk okuyucusu yaklaşık yarım asırdır söz konusu tahrif edilmiş romanı okumakta ve dolayısıyla Kemal Tahir hakkında yapılan bütün akademik çalışmalarda da maalesef o gün bu gündür hep bu tahrif edilmiş baskılar esas alınmaktadır.
Nuri Hocam, romanda nasıl tahrifatlarla karşılaştınız. Ayrıca ‘Kurt Kanunu’ romanına yapılan bu tahrif suikastı insanın aklına “Acaba Kemal Tahir’in diğer romanları da tahrif edilmiş midir?” sorusunu da getiriyor. Neler dersiniz?
Bu sorunun cevabını ve ‘Kurt Kanunu’nda yapılan tahrifatın bütün boyutlarını bir makale ile kaleme almayı düşünüyorum. Sizinle şimdilik sadece kanıt olarak Kara Kemal’in öldürülmesiyle ilgili pasajı paylaşmakla yetinebilirim. Ancak romanda kelime, cümle ve bölüm bazında birçok tahrifat var, daha başka çıkarılmış yerler de var. Bunu ayrı bir röportajda yeniden konuşabiliriz. Şimdilik örnek olarak size Kara Kemal’in öldürülme meselesini veriyorum. Çünkü bu işten sorumlu insanlar merak edilecektir, bu tahrifat bana göre Kemal Tahir’e büyük bir cinayet, Kara Kemal cinayetinden daha beter bir cinayettir. 45 yıldır herkesin gözü kör, kulağı sağır olmuş. Ben dahi kendimi bu anlamda çok suçladım. Böyle bir tahrifat yapılabileceği hiç aklımıza gelmiyor. Yayınevlerine, editörlere güveniyor, farkına varmadan hatayı büyütüyoruz.
KARA KEMAL’İN ÖLDÜRÜLDÜĞÜNÜ SÖYLEYEN SATIRLAR ROMANDAN ÇIKARILMIŞ
Doç. Dr. Nuri Sağlam, Kemal Tahir’in ‘Kurt Kanunu’ romanında yapılan tahrifatın detaylarını şöyle aktarıyor:
Gazeteci Murat ile dayısı Emin Bey arasında geçen diyalogdan nakledeceğim şu pasaj, ‘Kurt Kanunu’ romanının 1972 yılında Bilgi Yayınevi tarafından yapılan otantik baskısına aittir. Fakat bu pasajın italik kısmı ‘Kurt Kanunu’nun yaklaşık yarım asırdır sırasıyla Tekin, İthaki ve nihayet Ketebe Yayınları tarafından yapılan baskılarında yoktur! Söz konusu pasaj şöyledir:
-Gerçek... Evet, şimdi anladım. Gurbet Halalarla farkımız burda... Sakın aklınıza getirmeyin bir daha böyle çapraşık şeyleri...
-Bir an, söyleyip söylememek için duraksadı-: Biraz önce dediniz ki... “Kara Kemal Bey teslim olsaydı, mahkemede kendisini savunsaydı... Binde bir ihtimalle kurtulmaz mıydı acaba?...” Üzmeyin kendinizi boş yere dayıcığım...
-“Boş yere” ne demek?
-Şu demek... Hiç kimsenin niyeti yoktu Kara Kemal Beyi mahkeme önüne çıkarmaya...
-Öyleyse... Kendisine kıydığı da sakın doğru değil mi?
-Elbette doğru değil... Çok şeyler biliyordu Kara Kemal Bey... Kurtulma umudu kalmadığını anlayınca hiçbir kuvvet konuşmasını önleyemezdi. “Teslim ol Kara Kemal Bey ağabey... Hakkında hayırlısı budur.” diye bağırmış ya heriflerden biri... Yüzde yüz eminim, budur işte öldürme görevini yüklenen hergele... Hem bu sözlerden, hem de sesin ahenginden anlamıştır işi Kara Kemal Bey ossaat... Bunlar da İttihatçı oyunudur çünkü...
-Yok canım...
-Yok mu, var mı anlaşılır yakında... Merak etmeyin, gizli kalmaz böyle pislikler, hiçbir zaman.
Gazeteler hani yazdılar ya... Eve girmişler de... Odaya çıkmışlar da… Yerde terlikleri... Havada cigara dumanları görmüşler de... Bundan anlamışlar birkaç saniye önce burda olduğunu... Açık pencereden bahçeye atlamışlar. Hepsi yalan bunların!
(Bk., Kurt Kanunu, 2. bs., Ankara: Bilgi Yayınevi, 1972, s. 353-354.)
Bu pasaj, Tekin, İthaki ve Ketebe Yayınları tarafından yapılan baskılarda ise şu şekildedir:
“Gerçek... Evet, şimdi anladım. Gurbet Halalarla farkımız burda... Sakın aklınıza getirmeyin bir daha böyle çapraşık şeyleri... Gazeteler hani yazdılar ya... Eve girmişler de... Odaya çıkmışlar da... Yerde terlikleri... Havada cigara dumanları görmüşler de... Bundan anlamışlar birkaç saniye önce burda olduğunu... Açık pencereden bahçeye atlamışlar. Hepsi yalan bunların!”
(Bk., Kurt Kanunu, 3. bs., Ankara: Tekin Yayınları, 1982, s. 266; Kurt Kanunu, 4. bs., İstanbul: İthaki Yayınları, 2005, s. 304; Kurt Kanunu, İstanbul: Ketebe Yayınları, s. 292.)
1972 TARİHLİ ORİJİNAL METİN
Doç. Dr. Nuri Sağlam, Kemal Tahir’in ‘Kurt Kapanı’ romanı hakkındaki iddiasına ilk olarak romanın 1 ve 2 numaralı fotoğraflarda yer alan, 1972 tarihinde Bilgi Yayınevi’nden çıkan ilgili sayfalarını örnek gösteriyor. Ardından, Tekin Yayınevi tarafından 1982’de yapılan baskıda Kara Kemal ile ilgili cümlelerde yapılan tahrifata da 3 numaralı fotoğrafı kanıt olarak sunuyor.
patronlardunyasi.com