Muğla’nın Milas ilçesinde kömür sahasını genişletmek için Akbelen Ormanı’nda ağaç kesimine karşı 17 Temmuz 2021 yılında başlatılan nöbet 3’üncü yılını doldurdu. Bir yıl önce, 24 Temmuz 2023'te ormandaki ağaçların kesimine başlanmıştı.
KÖYLÜLERİN DAYANIŞMASI
İkizköy‘de orman için mücadele veren köylüler, 20 Temmuz Cumartesi günü buluşma çağrısı yapılmasının ardından, İkizköy Karadam köy meydanında tekrar bir araya geldi.
Sanatçı Tolga Çandar türküleriyle köylülere ve yaşam savunucularına destek verdi. Cumhuriyet'te yer alan habere göre, ormanları için mücadele eden Avdan ve Kalemoğlu köylüleri ile çimento fabrikasına engel olan Deştin köylüleri de İkizköylülere destek verdi.
MUHTAR IŞIK: BİZİM VATANIMIZ SATILIK DEĞİL
İkizköy Muhtarı Nejla Işık, "5 senedir 'Bu köyde doğduk, bu köyde öleceğiz' dedik. Bir yanımız buruk. Dinamitlerle evlerimizi bile patlattılar. Ağaçlarımızın dibini oydular. Bizim topraklarımız satılık değil. Bizim vatanımız satılık değil. Zeytin ağaçlarına asla kıydırmayacağız. Akbelen'i yok ettiler ama sadece Akbelen değil sırada 30 köy daha var. Biz bu mücadeleyi hiç bırakmadık. Biz köyümüz için, vatanımız için havamız, suyumuz için nöbet tutuyoruz. Bizim madene, santrale verecek toprağımız yok. Enerjinin başka türlüsü var bizi yaşarken öldürerek enerji elde edemezsiniz. Köyümüzü bu madene teslim etmeyeceğiz" dedi.
“KÖYÜMÜZÜN TOPRAĞINDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ”
İkizköylülerden Aytaç Yakar da şunları söyledi:
Limak sana bu çamları yedirmeyeceğiz. Biz köyümüzden toprağımızdan vazgeçmeyeceğiz. Kanımın son damlasına kadar savaşacağım. Bir kere doğdum bir kere ölürüm ama toprağımı bulamam.
MBB BAŞKANI ARAS: ASIRLIK AĞAÇLAR, BALLARIMIZ, ARILARIMIZ YAKILIYOR
Buluşmada konuşan Muğla Büyükşehir Belediye (MBB) Başkanı Ahmet Aras ise, "Bu termik santrallerin kazanlarında sadece kömürler değil, asırlık çam ağaçları, zeytin ağaçları, ballarımız, arılarımız yakılıyor. Bütün yaşam ve ekosistem yok ediliyor. İnsanların, gençlerin geleceği yok ediliyor. Bu mücadele Türkiye'ye örnek olmalıdır. Anadolu geri dönülmez şekilde tahrip ediliyor. Bu sorumluluğu omuzlarımda hissediyorum. Hepimiz her şeyin sorumlusuyuz. Biz herkesin geleceğini, onların çocuklarını da savunuyoruz. Burada 9 tane köy yok edildi. İmzaları atanların elleri titresin. Vahşi sermaye burayı bitirince diğer bölgelere yönelecek. Buradaki mücadele tamamen yaşam mücadelesidir. Bizde bu mücadelenin bir parçasıyız. Burası bir savunma hattı. Türkiye ayağa kalk Akbelen'e sahip çık” diye konuştu.
patronlardunyasi.com