Esin Gedik'in yazısı
İSTANBUL Ticaret Odası, son yılların en nefes kesen seçimini yaşadı. MÜSİAD'ın etkinliğini artırmaya başladığı 1990'lı yılların sonundan bu yana İTO seçimleri oldukça çekişmeli geçiyor.
AKP'nin iktidar olmasıyla gücünü daha da çok artıran MÜSİAD üyeleri, 23 Şubat'ta yapılan İTO seçimlerine damga vurdu. 28 Şubat'ta yapılan yönetim kurulu seçimi ikisi de AKP kurucusu ve MÜSİAD üyesi olan Murat Yalçıntaş ve İbrahim Çağlar arasında geçti. Sonuçta eski başkan Yalçıntaş bir kez daha başkanlık koltuğuna oturdu ancak yönetim kurulu listesinde adı en çok çizilen üye de oldu. Çağlar ise rövanşı, Meclis Başkanı seçilerek aldı.
İbrahim Çağlar, seçimin ardından meclis üyelerine teşekkür konuşmasında ilginç sinyaller verdi. 'Katılımcı, her mecliste yeni bir tema işleyen bir yönetim anlayışı sergileyeceğiz' diyen Çağlar, ayda bir kez düzenlenen İTO Meclis toplantılarının da hareketli geçeceğinin sinyallerini verdi.
Zaten Çağlar'ın destekçileri de deyim yerindeyse 'sıkı bir muhalefet' yapmaya hazırlanıyor.
Aslında artık İTO'da iki ayrı yönetim var diyebiliriz. Çünkü seçimin ardından Çağlar, gazetecilerin röportaj talebini 'Önce yönetim kuruluyla bir araya gelelim' diyerek erteledi. Ardından da 'Yani meclis başkanlık divanıyla' diyerek düzeltti.
Çağlar ve ekibi büyük olasılıkla gelecek haftanın başında gazetecilerle bir araya gelerek projelerin anlatacak.
İTO'da yönetim kurulu başkanı seçilen Yalçıntaş bile henüz böyle bir toplantı yapma hazırlığı içinde değilken Çağlar'ın bu yaklaşımı da 'iki ayrı yönetim' yaklaşımını doğruluyor.
Akşam