Patronlar


Boşa akan suları ekonomiye kazandırmak için harekete geçen hükümet, hidroelektrik santral kurma yolunu özel sektöre açınca şirketler devletin yıllardır çivi çakamadığı hazır santral projelerini inşa etmek için adeta akın etti. Projeler gerçekleşirse 9 milyar dolarlık baraj yatırımı yapılmış olacak. Bu 2,5-3 Atatürk barajının üreteceği elektrik enerjisine denk geliyor. Yeni Şafak'a açıklamalarda bulunan Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürü Veysel Eroğlu, devletin bütçe sıkıntısı nedeniyle yapamadığı baraj yatırımlarını özel sektörün yapabilmesinin yolunu açmalarının ardında geçen 1,5 yıllık sürede 464 Hidro Elektrik Santral (HES) projesine başvuru yapıldığını söyledi.

Eroğlu, "Madem ki bunları genel bütçeden karşılamak zor, özel sektör de devreye girsin dedik. Özel sektörün HES açması için Su Kullanım Anlaşması Yönetmeliği'ni çıkardık. Böylece toplam 464 tane projeye müracaat edilmiş durumda bir buçuk yılda. Bütün bunların toplamı 8 bin 841 megawattlık güç. Muazzam bir şey. Bu 2,5-3 tane Atatürk Barajı ya da Atatürk, Karakaya, Keban, Altınkaya ve Oymapınar'ın toplamından daha büyük bir potansiyel" dedi. Özel sektörün baraj inşa ederek elektrik üretmeye başlamasının ardından elektrik fiyatlarının ne olacağını değerlendiren DSİ Genel Müdürü, "Elektrik fiyatları ucuzlayabilir, en azından zam yapılmaz" dedi.

7,6 milyar dolar her yıl boşa akıyor

DSİ'nin 51 yıl önce kurulduğunu, ancak 51 yıldan bu yana mevcut su potansiyelinin sadece 3'te birini kullanabildiğini ifade eden Veysel Eroğlu, "Yani şu anda yılda 66 milyar kilowatt saat yılda boşa akıyor. Bu Türkiye yıllık tüketiminin yarısı boşa akıyor demek. Düşünün, 10 centten hesap edin 7,6 milyar dolar boşa gidiyor. Bunları kazanmamız gerekiyor. Bir de sulamamız gereken alanlar var. Sulanması gereken alanların ancak 3'te birini sulayabiliyoruz" şeklinde konuştu.

Devletten tek kuruş çıkmayan tek sempozyum

Dün İstanbul Grand Cevahir Otel'de başlayan Uluslararası Dünyada Kalkınma İçin Su Sempozyumu'nu organize eden DSİ bunun için tek kuruş harcamayacak. Eroğlu, "Devletten bir kuruş para çıkmadı sempozyum için. Tamamen sponsorlarımız karşılıyor. Kimi otel, kimi yemek, kimi de uçak masraflarını karşılıyor. Yani devletten para çıkmayan tek beynelmilel sempozyum. Bunu da biz başardık. Başka bir kurum olsa 3-4 milyon dolara çıkaramaz bu işi" dedi.

Barajların ardından sulama projeleri de özel sektöre açılıyor

Sempozyum sırasında açıklama yapan Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren, baraj ve tarımsal sulama projelerinin özel sektöre açılmasını olumlu karşıladıklarını ifade ederek, "Şu anda 5 baraj projesinin resmen özel sektör tarafından tamamlanması söz konusu. Devlet Planlama Teşkilatı yeni bir kanun tasarısı hazırlıyor, DSİ'nin kendi bütçesiyle tamamlayamayacağı tarım sulama projelerini de özel sektörün katılımına açmayı düşünüyorlar. Yani özel sektör-kamu ortaklığıyla barajı bitmiş ama sulamasına ödenek ayılamayan projelere devam edilecek" dedi.

Hidroelektrik santral ve sulama projesi yatırımlarının finansmanı konusuna değinen Eren, "Başka çaresi yok. Ya Dünya Bankası ve IMF gibi uluslararası kurumlar bizim kalkınmakta olan bir ülke olarak kendi hidroelektrik potansiyelimizi destekleyecekler ya da biz başka finansman kaynakları bulmak zorundayız" dedi. Faizlerin düşmeye başladığını hatırlatan Eren, uluslararası bankalarla sendikasyon yaparak, örneğin bir şehrin içme suyu için uzun vadeli bir kredi oluşturabileceğini söyledi.

Etiyopya'da 40 milyon insan temiz su