Pedofili ve fuhuş ağı oluşturmakla suçlanan ve hapishanede ölü bulunan ABD'li milyarder Jeffrey Epstein'in mağdurlarından Virginia Giuffre'nin cinsel tacizle suçladığı Andrew'un 'prens' dahil tüm ünvanları kaldırıldı.

Buckingham Sarayı'ndan perşembe günü yapılan yazılı açıklamada, "Majesteleri (Kral Charles), bugün itibarıyla Prens Andrew'un ünvanlarının, nişanlarının ve onursal payelerinin geri alınması sürecini resmen başlattı. Prens Andrew, bundan böyle 'Andrew Mountbatten Windsor' olarak anılacak" denildi.
Andrew'la ilgili alınan karar İngiltere kamuoyundaki tartışmaları ve tepkileri dindirmek bir yana iyice alevlendirdi. Ünvanlarının alınmasının yanısıra Kraliyet Locası'ndan taşınması için tebligat yapılan Andrew'la ilgili dikkat çekici bir iddia dile getirildi. İddianın sahibi ise Kraliyet tarihçisi Andrew Lownie.

The Rise and Fall of the House of York biyografi kitabının yazarı Andrew Lownie
KRALİYET TARİHÇİSİ: ANDREW'UN AHLAKİ SINIRLARI YOK
Kraliyet tarihçisi Lownie, Daily Mail'de yayınlanan podcast programında verdiği demeçte, Andew Mountbatten-Windsor'un 'ahlaki' sınırları olmadığını söyledi.
'The Rise and Fall of the House of York' adlı biyografi kitabının yazarı Lownie, o dönemde prens olan Kral Charles'ın 2001 yılında Andrew'a 'Ticaret Elçisi' görevi verilmemesi yönünde tavsiyede bulunduğunu, Andrew'un sadece 'kadınların peşinden koşacağını' ve 'golf oynayacağını' söylediğini anlattı. Lownie, dönemin başbakanı Tony Blair ve müttefiki Peter Mandelson'un Kral'ın bu uyarısını dinlemediğini öne sürdü. Lownie şunları söyledi:

'4 GÜNDE 40 HAYAT KADININI 5 YILDIZLI OTELE GETİRTTİ'
"2001 yılında Andrew 41 yaşındaydı, orta yaş krizi geçiriyordu ve temelde çok sayıda kadının peşinden koşmaya başladı. Vergi mükelleflerinin parasıyla ticaret elçisi olduğu bahanesiyle gezilere çıkıyor. Her zaman iki hafta 'özel zaman' ayırıyor. Biz de tatil masraflarını karşılıyoruz, sonra da gidip bir şeyler yapıyor. Tayland'a ünlü bir gezi vardı Kral'ın doğum günü kutlamaları için. Andrew ülkesini temsil ediyor ve her zaman yaptığı gibi büyükelçilikte kalmak yerine beş yıldızlı bir otelde kalmakta ısrar ediyor. Andrew dört gün içinde 40 hayat kadınını otele getirtti. Bütün bunlar diplomatlar ve diğerleri sayesinde mümkün oldu."
Kraliyet tarihçisi, iddianın Reuters muhabiri ve Tayland kraliyet ailesinden bir üye de dahil olmak üzere çok sayıda kaynak tarafından doğrulandığını söyledi.

Lownie ayrıca, Andrew'un 'Ticaret Elçisi' olarak görev yaptığı dönemdeki 'gerçek endişesinin', bu pozisyonu kendi ticari çıkarları için kullanması olduğunu söyledi ve Ulusal Arşiv'den Prens'in bu görevdeki dönemine ilişkin dosyaları yayınlamasını istedi.
Tarihçi, "Andrew, kendi kişisel ticari çıkarları için görüşmek istediği kişilerin bir listesini gönderiyordu. Ya da David Rowlands adında, kendisiyle iş ortaklığı yapan bir adamın çıkarları... Örneğin Andrew, Rowlands'ın Ortadoğu'da bankacılık lisansı almasını sağlayabildi. Çin'de iş geliştirmek isteyen Rowlands için bir toplantı ayarladı. 2001-2011 yılları arasında Ticaret Elçisi olarak görev yaptığı döneme ait tüm dosyalar kapalıdır. Bunların Ulusal Arşiv'de olması gerekir. Kapalı kalıyorlar ve bu Andrew etrafındaki sessizlik komplolarının bir parçası ve biz bunu kırmalıyız" diye konuştu. Lownie şunları söyledi:

"Andrew açıkça tüm kurumun itibarını zedeliyor. Ailenin geri kalanının yaptığı tüm iyi işleri baltalıyor. Andrew'un Ticaret Elçisi olarak görev yaptığı dönemde uygun bir inceleme yapılmış olsaydı, bu sorunların bazıları yaşanmayabilirdi. Sanırım onu otobüsün altına atsalar, ailesine çok saygı duyulurdu. Eğer cezai suçlamalarla karşı karşıyaysa, bırakın yüzleşsin. Gerekirse hapse girsin. Bu, hiç kimsenin kanunun üstünde olmadığını gösterecektir. Monarşinin hayatta kalmasını isteyen bir monarşist olarak konuşuyorum. Ama bu yozlaşmış ve düzenbaz kraliyet ailesine bedava bir hayat verilirse, monarşinin hayatta kalmasını istemiyorum."
patronlardunyasi.com