Patronlar


Necla DALAN
 
İbrahim Çeçen Vakfı, 2004 yılından bu yana eğitimi odağına alarak faaliyetlerini sürdürüyor. Vakfın odağında kurucusu İbrahim Çeçen’in memleketi olan Ağrı var. Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi imzacısı olan vakıf, aralarında Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nin de olduğu 11 kalıcı esere imza atarken 18 binden fazla öğrenciye karşılıksız burs sağladı. 148’i milli 748 sporcuya burs desteği verdi. Kariyer Köprüsü projesiyle gençlerin kariyer planmalarına destek veriyor. 

Vakfı, IC Mutluluk Harekâtı ile 5 binden fazla çocuğun hayatına dokundu. Bu projede kimi çocuk bir torba bilye istedi, kimi forma... Robotik seti isteyen farklı çocuklar da olurken IC Holding tarafından da her yılbaşında çalışanlar çam ağaçlarına asılan zarflardan seçerek dezavantajlı bölgelerdeki çocuklara hediye gönderiyor.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi, İbrahim Çeçen Vakfı’nın kuruluşundan bu yana desteklediği en önemli proje. Üniversite, “vakıf destekli devlet üniversitesi” modeliyle farklı bir örnek teşkil ediyor. 
 
TOPLUMSAL HİZMET ŞARTI VAR
 
Dayanışmacı filantropi” yaklaşımıyla yalnızca maddi destek değil; bilgi, deneyim, gönüllülük ve paydaş işbirliklerini bir araya getirerek sürdürülebilir bir sosyal etki yaratmayı hedefleyen İbrahim Çeçen Vakfı, son altı yıldır bursiyerlerine topluma hizmet şartını koşuyor. Buna göre öğrenciler bir yıl içinde mutlaka kendi seçtikleri bir alanda topluma hizmet etmek zorundalar. Aksi takdirde burs kesiliyor.
Bütün bu bilgileri Antalya’da İbrahim Çeçen Vakfı ve Gastronomi Birliği tarafından gençleri profesyonel mutfakla buluşturan özel gastronomi gecesi öncesinde vakfın Yönetim Kurulu Başkanı Günseli Çeçen’den dinledik. 
 
GASTRONOMİ ÖĞRENCİLERİ PROFESYONEL MUTFAĞA GİRDİ
 
Vakfın Zirvenin Şefleri Projesi kapsamında düzenlenen etkinlikte, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları öğrencilerinin yanı sıra Türkiye’nin farklı illerinden gelen 13 gastronomi öğrencisi ilk kez profesyonel mutfakta deneyim kazandı.

Etkinlik öncesinde sorularımızı yanıtlayan Günseli Çeçen, vakıf olarak fayda sunmayı ve değer yaratmayı maddi desteğin ötesinde konumlandırdıklarını anlattı. Çeçen, “Yani alan-veren anlayışını bir kenara bırakalım dedik. Birlikte çözüm üretelim, ortak fayda yaratalım ve toplumda beraber bir dönüşüm sağlayalım istedik. Dolayısıyla üstlendiğimiz işlerin en iyisini yapmaya çalışırken bir fayda zinciri yaratmaya çalışıyoruz” dedi.

IC Holding’in 30 yıldan fazladır turizm sektöründe olduğunu hatırlatan Çeçen, havalimanı işletmeciliği, yame-içme ve restoran gibi diğer sektörlerle birlikte oluşan know how’dan yola çıkarak Zirvenin Şefleri projesini hayata geçirdiklerini dile getirdi. Çeçen, “Ağrı bizim ana çalışma yerimiz. Bunun iki sebebi var: Birincisi, Ağrı kalkınmada öncelikli illerin başında geliyor. İkincisi de kurucumuz İbrahim Çeçen Ağrılı. Burada bir kimlik ayrıcalığı yapılıyor olabilir ama bu çok normal ve çok kıymetli. Keşke herkes doğduğu topraklara onun gibi sahip çıksa, onun gibi fayda sağlamaya çalışsa. Kalkınmada öncelikli bir il olunca da yaptıklarımız ciddi anlamda kıymet buluyor orada” diye konuştu.
Ağrı ve çevre bölgede çok ihtiyaç olduğunu kaydeden Çeçen, şöyle devam etti:
 
GLOBAL ŞEFLER GELİP EĞİTİM VERECEK
 
“Öyle bir coğrafyada çalışıyoruz ki hâlihazırda yaptığınız her şeyi yutuyor coğrafya. Çok ihtiyaç var; yapılacak çok şey var. Ama ‘Ben sadece para vereyim de o ihtiyaçlar düzelsin’ demek yeterli değil. İşte dayanışmacı filantropi dediğimiz esasında bu. Zirvenin Şefleri’ne gelince… 
Proje adını Ağrı Dağı’ndan aldı. İki yılda 21 milyon TL yatırım yaptık. 500 kişilik bir endüstriyel mutfak kurduk. Turizm grubundaki liderlerimiz bize bu konuda çok destek oldular, yönlendirdiler. Zirvenin Şefleri ile bütüncül bir eğitim modeli hazırlamaya çalıştık ki mezun olan öğrenciler, profesyonel hayatlarında bu eğitimlerle desteklensinler ve güçlensinler. Hem İstanbul’da hem Antalya’daki şeflerimiz, bölüm hocalarıyla ortaklaşa olarak programları hazırladılar. İki yılda 350 öğrenci bu programdan faydalandı. 55 öğrenciye grupta staj fırsatı sunduk, 36’sı kadroya alındı. Evet, büyükşehirlerde ve globalde mutfak sanatları çok itibarlı bir meslek ama Ağrı gibi mutfağın sahibinin kadın olduğu yerlerde erkek gastronomi öğrencileri de kendilerine alan yarattı böylelikle. Bugün mutfakta yer alan öğrencilerin yüzde 60’ı kadın, yüzde 40’ı erkek; bunu da gururla söylüyoruz. Bu arada kadınlar da kendilerine görev olarak atfedilen bir alanı kimlik inşası olarak kullandılar ve meslek sahibi oldular.
Bu yıl projenin üçüncü yılı. Kendimizi geliştirmek ve güncellemek adına projeyi biraz daha kapsamlı hâle getirmek istedik. Bu sene Türkiye’den ve globalden şeflerin de dâhil olduğu mutfak eğitimleri ve atölyeler olacak. Sadece mutfak değil; yemek fotoğrafçılığı, ürün kullanımı, sosyal medyada markalaşma gibi alanlarda da eğitimler sunacağız. Çünkü öğrencilerimizin ileride sadece iyi bir şef olmasını değil; aynı zamanda gastronomi dünyasında kendi markalarını yaratabilecek bireyler olmalarını hedefliyoruz.”

TURİZM MESLEK LİSESİNİN TEMELİ ATILDI, YANINA UYGULAMA OTELİ YAPILACAK
 
Günseli Çeçen, yaptıkları çalışmalarla önümüzdeki yıllarda Ağrı’nın doğası, tarihi, coğrafyası ve gastronomisiyle Türkiye’de bir gastro-kültür rotası alanına girmesini arzu ettiklerini vurguladı. 
Yakın zamanda bir turizm meslek lisesinin temelini attıklarını da vurgulayan Günseli Çeçen, bu okulun yanında kapsamlı bir uygulama oteli yapacaklarını da söyledi. 

ÜÇÜNCÜ NESİL DE VAKIF YÖNETİMİNE GİRDİ

Vakfın 20 yılı geride bıraktığını ancak İbrahim Çeçen’in bu anlamda çok daha uzun zamandır çaba sarfettiğini belirten Çeçen, “Kurucumuz İbrahim Çeçen, ilk okulu 40 yıl önce yaptırmış. Biz de şimdi ikinci nesil olarak bunu kurumsal şekilde sürdürüyoruz; hatta üçüncü nesil… Benim büyük kızım da vakıf yönetim kurulunda. Umarım nesiller boyu, bizden sonra da bu yardımlaşma zinciri, bu eğitim aşkı devam eder” dedi.

patronlardunyasi.com