Türkiye’nin tarihi ve kültürel zenginliği Hatay, 6 Şubat 2023 günü yaşanan Kahramanmaraş merkezli iki depremde büyük can ve mal kaybına uğradı.
Türkiye’nin tarımında önemli yeri olan illerden olan Hatay’da yine hatırı sayılır bir sanayi ve turizm sektörü de bulunuyor.
Hala yaralarını tam anlamıyla saramamış olan Hatay’da Ticaret Odası ’da binası depremde hasar gördüğünden faaliyetlerini konteynerden yürütüyor. Ancak buna karşın çalışmalarını aksatmadan sürdürüyorlar. Hatay Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Bünyamin Yavuz, yeniden ayağa kalkmaya çalışan Hatay’ın son durumunun PD’ye anlattı.
“06 Şubat 2023 yıkımın en yoğun yaşandığı ilimiz Hatay’da ve bilhassa Antakya çevresinde, depremin ilk gününden bu yana, yaşanan sıkıntılar, gün geçtikçe katlanarak, artmaktadır” diye sözüne başlayan Yavuz, “Barınma, sağlık, elektrik, su, telekomünikasyon, ulaşım, eğitim, güvenlik, trafik, enkaz kaldırma ve asbest tehlikesi, işgücü kaybı, ekonomi, tarihi dokunun kaybı ve demografik yapı gibi her türlü sorunun hala devam ediyor olması, şehrimiz insanını, çaresiz bırakmıştır” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
Hatay Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Bünyamin Yavuz
“UZUN VADELİ KREDİLER VERİLMELİ”
“Hatay’daki işyerlerinin yeniden ayağa kalkabilmesi ve iş hayatının başlayabilmesi, istihdamın yeniden sağlanabilmesi için, ilimize özel teşvikler, hibe desteklerinin ve işletmelere faizsiz ve uzun vadeli kredilerin verilmesi ayrıca
Verilecek hibenin, işyerinin büyüklüğü, üretim miktarı ve pazar payıyla orantılı olması gözetilmelidir.”
ÇALIŞAN SAYISINDA CİDDİ DÜŞÜŞ
Yavuz, depremin iş hayatına en büyük etkisinin başta maddi olmakla birlikte aynı zamanda travmaların ve psikolojik bunalımların yaşanması şeklinde olduğunu kaydederek, “Girişimcinin işyeri yıkılmış, makine ve ekipmanları enkaz altında kalmış, ağır hasar görmüş ya da yağmalanmıştır. Çalışanları vefat etmiş, yaralanmış ya da şehirden göç etmiştir. Bu nedenle, çalışan sayısında ciddi bir düşüş olmuştur” diyerek yaşanan sorunu şöyle anlattı:
“Deprem sonrası yaşam standartlarının sağlık ve eğitim olanaklarının oldukça kısıtlı olması da göç eden çalışanların şehre geri gelmesine engel olmaktadır. Ayrıca bazı çalışanların da oldukça yüksek ücret istemesi nedeniyle, çalışanlarını kaybeden girişimci sayısı da oldukça fazladır.”
BİR TARAFTAN TADİLAT ZORLUĞU BİR TARAFTAN YÜKSEK KİRALAR
Girişimcilerin küçük bir bölümü az hasar görmüş işyerini kendi maddi olanaklarıyla tadilat ettirdiğini kaydeden Yavuz, konuşmasını şöyle sürdürdü: Tadilat yapacak usta sayısının az olması, hem işin yapılmasına engel olmakta, işçilik fiyatlarının da oldukça yüksek olmasına sebebiyet vermektedir. Bu durum, girişimciye ek maddi yükler getirmektedir. İşyeri yıkılan girişimciler, işyeri bulma sıkıntısı yanı sıra fahiş oranlardaki kira ücretleriyle de savaşmaktadır. En kısa süre içerisinde, şehri terk eden nitelikli iş gücünün, kısmen de olsa şehre geri dönüşünü sağlayıcı imkanlar ve ayrıcalıklar sağlanması dışında, mesleki eğitim çalışmalarının arttırılarak, mevcuttaki nüfusun, iş gücü olarak değerlendirilmesi bölgemiz için oldukça önemlidir. Bu kapsamda, mesleki eğitim ya da iş başı eğitim gerçekleştirilebilecek alanların, geliştirilmesi elzemdir.”
“NİTELİKLİ İŞ GÜCÜ BULUNAMIYOR”
Yavuz, “Asgari ücret ve nitelikli personellere verilebilecek ücretlerin, herhangi bir destek verilmeksizin arttırılması ve hem işveren hem de çalışan üzerindeki vergi yükü de istihdamın arttırılması konusunda, sahip olunan kısıtlı imkanlar kadar etkileyicidir” derken kent ekonomisinde yaşanan sıkıntıları anlatmayı şöyle sürdürdü:
“Şehrimizin amiral gemisi sektörleri olan mobilya, ayakkabıcılık, tarım alanlarında, istihdam edilebilecek nitelikli eleman bulunmasında, zorluklarla karşılaşılmaktadır; aynı şekilde şehrimizin yeniden ayağa kaldırılması için, ihtiyaç duyulan, nitelikli iş gücü, inşaat sektöründe de bulunamamaktadır.
Tüm bunların arka planında, bölgeye gelen kısıtlı kaynak ve desteğin, doğru kurumlar ile iş gücüyle yönlendirilmesi ve amacına uygun kullanılması gerekmektedir.
“ÖZEL AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMELİ”
Peki Yavuz, Hatay için ne talep ediyor? Bu soruya ise cevabı şöyle oldu?
“Özel olarak ne yapılması gerektiğinden ziyade devletimizin bölgeyi “Özel Afet Bölgesi” ilan ederek tüm kontrolü eline alarak teşvik, hibe ve desteklerin olabildiğince arttırılması gerekiyor. Yeniden yapılanma sürecinde de yerel halkın, STK’ların ve kanaat önderlerinin fikirleri alınarak karar alınması gerekiyor.”
patronlardunyasi.com