TTK Başkanı Yusuf Halaçoğlu, 19 Ağustos'ta Kayseri'de Türk Kültürü ve Tarihinde Avşarlar Sempozyumu'nda yaptığı konuşma ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Toplantıyı yabancı basın mensuplarının da takip ettiği görüldü.
Ülkenin ciddi sorunları olduğunu belirten Halaçoğlu, "Bu sorunların üstüne gitmek için bazı araştırmalar yapmak gerekiyor. Kafamızı kuma soktuğumuzda bu sorunları kimse gelip çözmez." diye konuştu.
TTK'nın Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan, ciddi-bilimsel çalışmaların yapıldığı ve belgelerin ortaya konduğu bur kurum olduğunu aktaran Halaçoğlu, "Birileri bağırıp çağırabilir, istifa isteyebilir. Bunların önemi yok. Yusuf Halaçoğlu, TTK Başkanı olduğu için bu araştırmaları yapmıyor. Ben bir tarihçiyim. Tarih, bir olayı dönemin belgelerine, farklı pencerelerden değişik belgelerine bakarak ortaya koyan insan demektir. Aksi halde yapılan çalışma ne bilimsel olur ne de tarih olur. Ancak roman yazabilirsiniz." dedi.
Konuşmasında basın mensuplarına aralarında yabancı bilim adamları tarafından da yapılmış araştırmaları gösteren Halaçoğlu, "Bu da kafasını kuma sokmak isteyen insanlara cevap olacaktır." ifadesini kullandı. Halaçoğlu, "Bunların adına profesör diyebilirsiniz, arşivin nerede olduğunu, ne işe yaradığını bilmeyen ve bu konularda hiç araştırma yapmak lüzumunu hissetmeyen insanlar sadece gazetede bir takım çaptılmış beyanatlarım ile aslını bana sormaya tenezzül etmeden cevap vermeye, değerlendirme yapmaya kalkıyorlar. Bir yargısız infazı da burada görüyoruz." şeklinde konuştu.
Halaçoğlu, "Araştırmaları yabancı yapınca çok mu doğru oluyor. Bizim bilim adamlarımıza neden kimse güvenmiyor. Yani ben yapınca araştırmayı ırkçılık mı oluyor. Başkaları yapınca olmuyor." ifadesini kullandı.
"ERMENİ DE OLABİLİRİM AMA TÜRKÜM"
Her insanın geçmişini bilmeye hakkı olduğunu kaydeden Halaçoğlu, "Beni ırkçılık ile nitelendiriyorlar. Herkes kimliğini bilmeye hakkına sahiptir diyen bir insan nasıl ırkçı olabilir?" diye sordu.
"Ben kimim? Bazıları Ermeni diyor." diyen Halaçoğlu, "Ermeni de olabilirim ama Türküm. Türklerin Avşar boyundayım. Nereye kadar uzandığımızı bir tarihçi olma avantajı ile biliyorum." dedi.
"TEHCİRDEN KAÇMAK İÇİN KENDİNİ KÜRT-ALEVİ GÖSTEREN ERMENİLER OLDU"
Halaçoğlu, 10 yıl süren araştırma sonrasında 1500 ila 1600 yılları arasında Anadolu'da göçebe hayatı yaşayan insanlarla ilgili Osmanlı tahrir kayıtlarında 41 bin 297 aşiret tespit ettiğini aktardı. Halaçoğlu, Osmanlı tahrirlerinin güvenilir ve çok ayrıntılı bir istatistiki kayıt olduğunu, farklı bir yazı ile kaleme alındığını, Türkiye'de bu yazıyı okuyabilen insanların sayısının bir elin parmaklarını geçmeyeceğini vurguladı.
Çalışmanın henüz tamamlanmadığını belirten Halaçoğlu, tespit ettiği aşiretlerden 2 bin 287'sinin Kürt aşireti, 37 bin 706'sin Türkmen aşireti, 4 bin 455'nin Avşar aşireti olduğunu aktardı.
Araştırma ile ilgili bilgisiyar programını kendisinin yaptığını ifade eden Halaçoğlu, arama programı sayesinde ailesinin lakabını doğru olarak bilen kişilerin 16. yüzyılda hangi aşireti ya da cemaate mensup olduklarını görebildiklerini örnek vererek açıkladı. Halaçoğlu, bu çerçevede bugün kendisini Kürt olarak bilen bazı aşiretlerin, söz konusu kayıtlarda 16. yüzyılda Türkmen olarak görüldüklerinin altını çizdi.
Halaçoğlu, 1915 yılında yapılan tehcirden kurtulmak için kendisini Kürt Alevi olarak "gösteren" Ermenilerin bulunduğunu vurguladı.
"BANA İSTİFA ET DİYENLER, HAKLARINDA ÇIKAN YANLIŞ HABERLERDEN SONRA İSTİFA EDECEKLER Mİ?"
Halaçoğlu, şöyle devam etti: "Bu ırkçılık mıdır? Bu araştırmayı yapmayalım mı? Ne alakası var, yargısız infazlarla hiçbir şey öğrenmeden bu şekilde ortaya çıkmanın. Bir gazete bir yazı yazıyor. Benden duyduklarını belli yanlışlıklarla, bazı eksikliklerle yazmış, gazete de bunu haber vermiş. Yarın beni istifaya davet edenler, haklarında gazetelerde çıkan yalan yanlış haberler karşısında da istifa edecekler mi? Ya da Türkiye'nin bölücülüğüne gayret eden bazı başkanlara aynı şekilde Meclis'te istifa et diyecekler mi? Bunu saptırayım mı? Belgeleri yanlış mı ortaya koyayım? Kürtleri reddetmedim. Kürtlerin olmadığını, Kürtlerin Türkmen olduğunu söylemedim. Şunu söyledim: Bugün kendini Kürt olarak bilen bazı aşiretler, aileler aslında 16. yüzyıl kayıtlarında Türkmen olduğu görülüyor dedim. Bu Kürtler yok demek midir? Çatışma ortamı çıkarmak demek midir?"
Halaçoğlu, "Türkmenler neden Kürtleşti?" şeklindeki soru üzerine Osmanlı idari yapısını anlattı. Osmanlı'da sancakların bulunduğunu kaydeden Halaçoğlu, her sancaktan bir kişinin mesul olduğunu söyledi. Halaçoğlu, eğer söz konusu bölgede Kürt aşiretler çoğunlukta ise oraya daha sona giden Türkmen aşiretlerin Kürtleşebildiğini, aynı şekilde Batıya giden Kürt aşiretlerinin de orada bulunan diğer Türkmen aşiretlerinden etkilenerek Türkleştiğini anlattı.
"ELİMDE DÖNMELERİN LİSTESİ VAR AMA AÇIKLAMIYORUM"
Aşiretler ile ilgili araştırmasında Ermeniler ile ilgili ilginç sonuçlar elde ettiğini söyleyen Halaçoğlu, ABD'de yapılan bir araştırmanın 6. sayfasını basın mensuplarına gösterdi. Halaçoğlu, "Burada aslen Ermeni olup da hangi Kürt aşireti adı altında Anadolu'da kalanların listesini veriyor. Bunları görmezden mi geleyim. Söylemeyim mi? Bu elimde de bir dosya var. Bu da dönmelerin listesi. Mahallesine, köyüne, evine varıncaya kadar isim isim. Eski ismi nedir, yeni ismi nedir? Hangi evde otururlara varıncaya kadar, resmi belgeler. Ben bunları açıklamadım. İsim de söylemedim. Ama bunlar işte Alevi Kürt olarak kendilerini tanıtan kişiler. Yani havadan atmıyorum. Bunlar listeler. Bunları öğrenince ne yapayım, paylaşmayayım mı? Kişileri suçlamıyorum. İsim anmıyorum." şeklinde konuştu.
Halaçoğlu, Alevilerin yüzde 99'unun Türkmen, Kürtlerin yüzde 99'unun da Şafii mezhebinden Sunni olduğunu belirtti. Kürt Alevileri, Kürtleri, Türkleri, ne kadar Türkün Kürtleştiğini ya da ne kadar Kürtün Türkleştiğini araştırmadığının altını çizen Halaçoğlu, aşiretleri araştırırken bu sonuçları elde ettiğini vurguladı.
Halaçoğlu, tehcirden kurtulmak için kendisini Kürt Alevi olarak gösteren ve bugün kendisini Kürt olarak tanımlayan ancak 16. yüzyıl Osmanlı kayıtlarında Türkmen olarak görülenlerin sayısı hakkında ise bilgi vermedi.
"TEHDİT ALMADIM, TEŞEKKÜR EDENLER OLDU"
Gazetelerde çıkan haberlerin ardından herhangi bir tehdit almadığını söyleyen Halaçoğlu, bazı Alevi vatandaşların kendisini aradığını, onlara da konuyu izah ettiğini kaydetti. Halaçoğlu, "Teşekkür ederim, diyenler bile oldu. Ben belgesiz bir konuşma yapmadım." ifadesini kullandı.
TTK Başkanlığı'nın kendisine bir kazanç getirmediğini aksine bir yük olduğunu dile getiren Halaçoğlu, Başkanlıktan ayrılmak gibi bir endişesi bulunmadığını belitti. Halaçoğlu, "TTK Başkanlığı'ndan 380 lira maaş alıyorum. Bir avantajım yok. Nedir mesele. TTK Başkanlığını bıraksam da araştırmalarımı yapmaya devam edeceğim." dedi.
Halaçoğlu, Hülya Avşar'ın annesinin kendilerinin Kürt olduğu yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine de, Avşarların en büyük Oğuz boyu olduğunu söyledi.
"PKK MENSUPLARININ KÖKENLERİ"
Halaçoğlu, bir gazetecinin "PKK mensubu kişilerin kökenleri ile ilgili de bilgiye ulaştınız mı?" şeklindeki soru üzerine güvenlik güçleri ile bir çalışma yapmadığını söyledi. Halaçoğlu, PKK mensubu kişilerin tam olarak nereli olduğu konusunda kesin bilgi olması halinde, bu konuyla ilgili de sonuç elde edebileceğini aktardı.