Ekonomi


Türkiye'nin dünyaca ünlü oteli Çırağan Sarayı Kempinski 2010 yılında yüzde 40 büyüdüğünü açıkladı. Dünyada 64 Kempiski otelleri arasında en çok para kazanan birinci otel oldu

İstanbul 90'lı yıllara kadar otellerin sayısının bir elin parmağını geçmediği bir şehirdi. Hilton, Sheraton, Divan, The Marmara gibi iyi oteller vardı sadece. İş potansiyeli çok yüksek, otel oda sayısı az olduğundan fiyatlar çok yüksekti. Ben 1989 yılında otellerin oda fiyatının 250-300 dolarlarda olduğunu hatırlıyorum. 1990 Swissotel'in, 1991'de Çırağan Sarayı ile uluslararası zincirlerin İstanbul'a girmesiyle fiyatlar yükselmeye başladı. Ancak Irak krizi ile Türkiye otel piyasası ilk dibini gördü. O sıra çok fazla otelci başka il'lere geçmek zorunda kaldı. Kalite düştü otellerde. Oteller 1-1,5 yıl süründü.

11 EYLÜL SALDIRILARI MİLAT OLDU

İş tekrar 95 krizden sonra yükselmeye başladı. Taa ki 11 Eylül 2001'de olan kazaya kadar. İstanbul'da otellerin fiyatlarının 400-500 dolarlarda uçtuğu zaman, uçaklar bir çarptı, kaza orada değil sanki Türkiye'de oldu. Bir anda İstanbul'da dünya durdu. Yeni açılan bir sürü uluslar arası marka, oteli yaşatmak için her yolu denedi. Ünlü otellerde 80-90 dolarlara odalar satıldı. 2010 yılı ile yine hızla yükselen turizmi sektörü şimdi 2011'de rekor kırmayı hazırlanıyor

İstanbul'daki 5 yıldızlı oteller ortalama yüzde 80 doluluk oranı ve 200 Euro ortalama ile çalıştığı ilk çeyrekte Çırağan Sarayı Kempinski şimdiden bir rekor daha kırdı. Türkiye ve Bulgaristan'daki Kempinski'lerden sorumlu bölge satış direktörü Can Göktaş durumu şöyle değerlendiriyor; "Lojistik olmazsa otelcilik olamaz. Zaman içerisinde THY'nin direkt uçuşları arttırması İstanbul'un talebine etkisi çok büyük oldu. Turizm camiası olarak 2009'u birçok yere göre ucuz atlattık. İnsanlar krizi çabuk unuttular. Talep bir anda arttı. İşimiz 2010'un başından itibaren yüzde 40 büyüdü. Bu büyüme otelcilikte mucize rakamdır. Kempinski merkezimiz de bunu gördü. Dünyada 64 otel arasında en iyi gelir getiren birinci otel olduk ve ödül aldık." 

27 yıl önce turizme başlayan The Marmara Hotels & Residences Grubu, 2010 yılını 120 milyon euro ile kapatarak tarihindeki en büyük ciroyu yaptı

Oğuz Gürsel; Abdi İpekçi Spor Salonu, Kınık Tüneli, Dicle Barajı başta olmak üzere iddialı projeler Türkiye'ye kazandırmış bir iş adamı. Amerika pazarında Washington DC Metro inşaatı, Avenue Bridge gibi Türk müteahhitlere kolay kolay nasip olmayacak projeleri gerçekleştirmeyi ve New York Times'e kapak olmayı başaran bir inşaatçı. Baba Oğuz Gürsel inşaat sektöründeki dünya çapında başarıları Gürsel ailesinin üç ferdi Bike, Ardıç ve Kağan Gürsel ile devam ediyor.

Üç kardeş New York'ta ikinci oteli aldı, The Marmara Taksim'i yeniliyor ve Esma Sultan'dan sonra gruba yeni bir tarihsel yapı kazandırdı. The Marmara Hotels & Residences Grubu'nun yönetim kurulunda yer alan Hüseyin Öztürk ile The Marmara'nın gündemindeki öncellikli konu renovasyonu ve turizmi konuştum. Evet, Taksim'in simgesi The Marmara yenileniyor. Yenilenme projesi için de, otelcilik ve tasarım endüstrilerinin dünya çapında lider mimarlık şirketlerinden Wilson & Associates ile anlaşıldı. Otel tasarımının dahi mimarlarından Dan Kwan'ın ilgenldiği yenileme projesinde restoranın etkileyici manzarasının yanında yemeklerin hazırlanışı, canlı olarak keyifli bir şekilde izlenebilinecek. Restoranda kullanılan metal görünümlü perdeler ve doğal ahşap mobilyalar tasarımın farkını yansıtacak.

BEŞ OTEL İŞLETİYOR

Hüseyin Öztürk turizm sektöründeki yenilikleri ve gelişimini anlatırken oldukça heyecanlıydı. Turizm sektöründe 27 yılı geride bırakan The Marmara Otelcilik bugün Bodrum, Antalya, Tepebaşı Pera, İsatnbul Şişli ve New York olmak üzere 5 otel işletiyor.

BİRÇOK ÜNLÜ ÇIRAĞAN DEDİ

Simon Rattle, U2, Alessandra Ambrosio, Anna Kournikova, Charlie Haden, Angela Merkel, Hamid Karzai, Asif Ali Zardari, Lakis Gavalas, Jia Song gibi ünlüler bu yıl otelde konakladı. Öyle zamanlar oldu ki üç farklı ülkenin Dışişleri Bakanı lobide aynı anda futbol maçı seyretti.

En ucuz oda 470 euro

ÇIRAĞAN Kempinski satış direktörü Can Göktaş; "Otelimizde oda fiyatları 470 euro'dan başlıyor. En az haftanın dört günü 312 oda da dolu gidiyoruz. Kral dairesi dahil" diye anlatıyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: "İstanbul'da çok kötü bir şey olmadığı sürece, bölgede talebin eriyeceğini hiç sanmıyorum. CNN'de gözüken bütün olaylardan dolayı yüksek bütçelisinden düşük bütçelisine kadar hepsi tatil için İstanbul'a yöneldi. Talep artmaya devam ediyor."

Yabancılar düğünleri için İstanbul'u seçiyor

Son 5 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? 2010'u çok iyi kapattık. En iyi senemizdi. 120 milyon euro ciro ile kapattık. 27 yıllık turizm hayatımızda en iyi dönemi geçirdik. Grubun altın yılıydı. 2011'i de çok iyi geçireceğimize inanıyorum. Tabii bunlar Türkiye'nin büyümesiyle paralel olarak gidiyor. Bizde de geçen yıla göre %13 fiyatlarda yükselme oldu.

Gelecekte turizmi nasıl öngörüyorsunuz? İstanbul'a 4 ve 5 yıldızlı otel olarak 3 bin 500 oda inşaatı sürüyor. İstanbul'a şu anda 6.2 milyon turist geliyor. Bu yıl 8 milyona çıkarız. Türkiye ekonomik, politik, dış politik olarak ön planda olan ülkelerden biri oldu. Önümüzdeki 5 sene bunun nemalarını toplayacak.

İstanbul'u sizce cazip kılan başka ne var? Bence İstanbul için en önemli reklam şu anda gelen yabancı ünlüler. Bir de düğünler. Geçen yıl birçok Lübnan, İspanyol ve Yunan düğünü yaptık. Bu yaz da % 10'u yerli şirketlerle geçecek %90'ı yabancı organizasyonlarla geçiyor olacak. Üstelik fiyatlarımız da kişi başı 350-400 euro...

Sinan Özedincik/Sabah