Ekonomi


Kanat KUTLUK 

Mısır’ı Anlamak: Piramitlerin Ötesinde Bir Komşu

“Port Said’e seslen… bu bir yiğitler toplanmasıdır.
Sohag’dan, Qina’dan ve Sina’dan olanlarla geleceğim… onlar iyilerin en iyisi.
Süveyş’ten olanları zaten kontrol etmeye gerek yok… artık herkes bir arada.
Bana Doğu’nun insanlarından bahset… birlikte daha güçlüyüz.
Evet, birlikte daha güçlüyüz.
Ve umudumuz çok yüksek.”
Umut ve Birlik: Boshret Khair.
*
Bu dizeler, BAE’nin en meşhur sanatçısı Hüseyin Al Jassmi’nin Boshret Khair şarkısından.

2014’te, Arap Baharı sonrası çalkantılarla sarsılmış Mısır’da yayımlandığında sadece bir seçim şarkısı değil, halkı bir araya getiren bir umut melodisine dönüştü. Nil’in kuzeyinden güneyine, Sina’dan Süveyş’e tüm şehirleri ve insanları kapsayan bu şarkı, kaotik bir dönemde birliğin ve dayanışmanın sembolü oldu. Benim için Hüseyin Al Jassmi sadece bu şarkının sahibi değil, aynı zamanda hoş bir tesadüfün kahramanı. 2010 yılbaşı gecesi, Dubai’de bir dostumuzun villasına davetliydik. Konuklardan biri de Hüseyin’di. Tanıştık, fotoğraf çektik ve o gece, davetlilerin ısrarını kırmayarak hiçbir enstrüman olmadan, sadece sesiyle bir şarkı söyledi. Sessizlikte yükselen bu sesin gücü, hâlâ hafızamda.

KAHİRE'DE İLK İZLENİM

Mısır ile tanışmam 2007 yılının sonunda, Dubai’ye taşındıktan kısa süre sonrasına uzanıyor. Çok sevdiğim dostum Cem Yöndem’i ziyaret için gittiğim Kahire, piramitlerin ötesinde binlerce yıllık bir tarih ve kültürel zenginlik sunuyordu. Türkiye’de Mısır algısı çoğu zaman dar kalıplara sıkışmış durumda; oysa bu ülke, çok yönlü ve canlı bir ekonomiye ve toplumsal yapıya sahip.

Daha sonra çalıştığım Amerikan şirketi sayesinde Afrika ve Ortadoğu’ya bağlanmamla Mısır’a defalarca gidip iş bağlantıları kurdum. Her seferinde yeni bir yönünü keşfetmek çok keyifliydi. Ülkedeki iş potansiyeli Türk firmaları tarafından çok daha iyi değerlendirilebilir; turizm ve üretim ötesinde sayısız fırsat var.

TARİH VE DUYGUSAL BAĞ 

Osmanlı İmparatorluğu’nun en geniş sınırlarına ulaştığı dönemi düşünürsek, bugün bu topraklarda yaklaşık 30 bağımsız ülke bulunuyor. Türk varlığının en belirgin olduğu
ülkelerden biri Mısır. Benim içinse bu ülke ayrıca duygusal bir anlam taşıyor: Anne tarafından büyük dedem, Birinci Dünya Savaşı’nda Sina Savunmasında hayatını kaybetmişti. Alman komutasındaki 90 bin kişilik Osmanlı birliği, İngilizlerle savaşırken tamamı şehit, kayıp ya da
esir olmuştu.

Mısır’ın Siyasi ve Kültürel Liderliği

Türkiye’de Mısır denilince çoğunlukla El-Ezher Üniversitesi ve dini eğitim akla geliyor. Oysa Mısır, 20’nci yüzyılın ortasında Arap dünyasının siyasi ve entelektüel lideriydi.

1950–70’lerde

Körfez ülkelerinin gençleri Kahire’ye gidip hukuk, tıp ve mühendislik okurdu. Bu mezunlar, sadece kendi ülkelerinde değil, tüm Orta Doğu’da üst düzey yönetici pozisyonlarına geldiler.

1956’da Cemal Abdül Nasır’ın Arap Birliği hareketiyle Mısır, uzun yıllar bölgenin siyasi pusulası oldu.

STRATEJİK KONUM VE EKONOMİK POTANSİYEL

Bugün Mısır, 100 milyonu aşan nüfusuyla Afrika’nın en kalabalık üçüncü ülkesi konumunda.

Nil’in verimli toprakları, Süveyş Kanalı ile küresel ticaretin tam ortasında yer alan stratejik konumu hem Afrika hem de Orta Doğu’ya açılan kapı niteliğinde. Turizm, enerji, tarım, inşaat ve lojistik alanlarında büyük potansiyel barındırıyor.

Türk Firmalarının Mısır’daki Faaliyetleri

Son dönemde Türk firmalarının Mısır’daki varlığı hızla büyüyor. Tekstil ve hazır giyimden gıda üretimine, inşaattan lojistiğe kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyorlar.

Kahire,

İskenderiye ve Süveyş bölgelerindeki serbest ticaret alanlarında yatırımlarını artıran Türk şirketleri, düşük maliyetli iş gücü ve stratejik coğrafi konumu avantaja çeviriyor. Ayrıca normalleşen diplomatik ilişkiler sayesinde, önümüzdeki dönemde ticaret hacminin daha da artması bekleniyor.

DOĞRU ANLAYIŞLA İŞBİRLİĞİ 

Ancak tüm bunların gerçekleşebilmesi için Mısır’ı doğru anlamak şart. Arap dünyasını tek tip görmek hem kültürel hem ticari açıdan büyük bir hata. Mısır, bu çeşitlilik içinde kendine özgü bir kimliğe sahip. Nil’in kıyısında, piramitlerin gölgesinde ama modern bir metropolün karmaşasında, kadim geleneklerle genç nüfusun enerjisini birleştiren bir ülke.

Hüseyin Al Jassmi’nin şarkısındaki gibi, “birlikte daha güçlüyüz” mesajı sadece Mısır’ın iç barışı için değil, Türkiye–Mısır ilişkileri için de geçerli. Ortak tarihin üzerine inşa edilecek güçlü bir iş birliği, her iki ülkenin de geleceğine değer katacaktır. Çünkü piramitlerin ötesinde,
bizi birbirimize bağlayan derin bir tarih ve keşfedilmeyi bekleyen sayısız fırsat var.

patronlardunyasi.com