Yalçın BAYER'in köşe yazısı:
SON bir yıldır Deniz Feneri ile ilgili olarak çok şey konuşuluyordu; topladığı kurban, zekát, fitre ve öteki paraların kendilerine bağışlanması için verdiği büyük gazete ilanları... Ve de Kanal 7'deki duygulara hitap edecek tarzda hazırlanmış özel programlar...
Geçen kasım ayının başında bir telefon almıştık; muhatabımız "Almanya'daki Deniz Feneri'ne dikkat edin... Önümüzdeki aylarda ipleri pazara çıkacak" diyor, Kanal 7'nin parasal kaynağının bu örgüt olduğunu öne sürüyordu.
Bugün gerçekler ortaya çıktı. Alman Federal Polisi, 2 savcının yürüttüğü teknik takip ve banka hesaplarını inceledikten sonra soruşturmayla ilgili verilerden bir kanaate varınca 300 polis, Kanal 7 ve Deniz Feneri'nin bulunduğu Frankfurt'taki binayı basarak bütün evrakı aldı ve tutuklamalar oldu.
Sonradan anlaşıldı, bu konudaki en ciddi ihbarı eski bir 'Milli Görüş'çü olan Berlin'den, hukukçu Abdurrahim Vural (Samsun doğumlu) yapmıştı.
Berlin İslam Cemaati Başkanı olan Vural, dünkü telefon konuşmamızda bunu doğruladı, "Evet bir yıl önce suç duyurusunu ben yaptım, polis ve savcılığa belge ve bilgiler sundum. Sonunda da iddialarımın doğruluğu ortaya çıktı" dedi. Soruyoruz:
Eski bir Milli Görüşçü olarak neden rahatsız oldunuz da böyle büyük bir operasyon yapıldı?
- Ben küçük bir adamım... Bazen küçük adamlar büyük olaylar yaratır. Dayanamadım artık yapılanlara. Dini duygulara hitap ederek insanları istismar ediyorlardı. Onlara önce yardım ediyorlar, ev tutuyorlar, yemek veriyorlar, giydiriyorlar. Bunu da Kanal 7'de bütün insanların merhamet duygularını istismar edecek şekilde yayınlıyorlar. Ondan sonra gelsin zekát paraları, kurban paraları... Paraları daha sonra da Kanal 7 ve Yimpaş'a aktarıyorlardı.
Bunları sizin ağzınızdan yazabilir miyim?
- Daha önce yine aynı çevreler tarafından vurgun yiyen 'İslami Holdingzedeler' için M. Ali Birand'ın '32. Gün' programında Rıdvan Akar'a nasıl konuştuysam aynen yazabilirsiniz. Ben savaş açtım artık. 'Milli Görüş'ün ve bunun gibi diğer 'yardım' adı altında faaliyet gösteren derneklerin, insanların dini duygularını kullanarak milyon Euro'lar toplamasının engellenmesini istiyorum. Bu vurguna yeter artık diyorum.
Av. Abdurrahim Vural, Almanya'da Kanal 7 ile iç içe olan derneklerinin Müslüman ülkelerde (Pakistan, Afganistan, Somali, Eritre, Bosna, Mora, Sudan, Endonezya, Filistin vs. gibi) sel, deprem açlık gibi felaketlerden beslendiğini, bu ekiplerin hemen yardım kampanyası açtıklarını ve bu yolla büyük paralar topladıklarını söylüyor.
'Sadaka kültürü'
BU 'yardım' derneği, 'Milli Görüş' gömleğini çıkaranlarla birlikte rota değiştirmişti. AKP hükümeti döneminde, Başbakan Erdoğan'dan övgüler almış, aynı zamanda Bakanlar Kurulu kararıyla kamu yararına çalışan dernek hüviyetine sokulmuştu. Bu durumda, topladığı yardımlardan başka para da toplayabilme olanağına kavuştu ve yaptığı tüm ticari faaliyetlerinde de vergiden muaf oldu.
Yani Kızılay, Çocuk Esirgeme Kurumu, Yeşilay gibi yarı resmi derneklerin yıllardır elde ettiği hakka bir anda kavuşmuş oluyordu. Böylece AKP'nin devlet imkánlarını kullanarak oluşturduğu 'sadaka kültürü'nün sivil toplum örgütleri arasındaki en güçlü halkasını Türkiye'deki Deniz Feneri oluşturdu.
Almanya'daki operasyonla birlikte Deniz Feneri'nin büyük yara alması durumunda 'İslamiyet' adına para toplayanların önünün büyük ölçüde kesileceği anlaşılıyor; tıpkı daha önce bu yolla para toplayan 'İslami Holding'ler gibi...
AKP'nin 'Kızılay'ı...
'MİLLİ Görüş'/RP kökenli olup sonradan saf değiştiren 'yardım' kuruluşları şöyle:
- DENİZ Feneri (Başkanları; Türkiye'de Engin Yılmaz; Almanya'da Mehmet Gülhan)... Kızılay'dan daha çok kurban derisi ve bağış topladığından 'AKP'nin Kızılay'ı olarak nitelendiriliyor.
- ULUSLARARASI İnsan Hak ve Hürriyetleri Vakfı (İHH); Başkanı Bülent Yıldırım. 'Tabancalı' AKP Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa daha önce İHH'nin Avrupa başkanıydı. (Türkiye'de ve Almanya'daki dernek arasında inorganik bağ olduğu biliniyor. Bu dernek de AKP'ye yakın...
- VE... Cansuyu Derneği... 'Milli Görüş'ün yeniden kurduğu 'insani yardım' örgütü... Başkanı RP Isparta eski Milletvekili Mustafa Köylü, Başkan Yardımcısı, RP'in eski Devlet Bakanı ve Fak-Fuk-Fon'dan sorumlu Prof. Dr. Sacit Günbey, Genel Sekreteri de eski Aydın Milletvekili Muhammet Polat.
Hürriyet