Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 2026 yılında Türkiye’de yapılacak COP31 zirvesine kritik bir hamleyle hazırlanıyor. Hürriyet’in edindiği bilgilere göre bakanlık, belediyelerin evsel atıklarla geri dönüştürülebilir ambalajları ayrı toplamasına yönelik bir formül üzerinde çalışıyor. Hürriyet’ten Aysel Alp’ in haberine göre, söz konusu düzenlemeye karar verilmesi halinde vatandaşa alışkanlık kazandırılıncaya kadar her bir belediye, tüm evlere iki ayrı renkte poşet dağıtacak ve bu atıklar iki günde bir evlerden toplanacak. Böylece plastik, kâğıt, karton, şişe gibi geri dönüştürülebilir ambalajlar, yemek atıklarıyla karıştırılmaksızın kaynağında temiz toplanarak geri kazanım tesislerine gönderilebilecek.
COP’A ÖZEL ADIM
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin 31. Taraflar Konferansı (COP31), 2026 yılında Türkiye’nin ev sahipliğinde düzenlenecek. Konferansın dönem başkanlığını da üstlenen Türkiye, dünyada markalaştığı ‘sıfır atık’ programını bir üst aşamaya çıkaracak. 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşılabilmesi için COP31’in dönem başkanı olarak Türkiye, yeni bir adıma hazırlanıyor.
‘Geri dönüşümde devrim’ niteliği taşıyan programın detaylarına ulaşıldı. Buna göre adımlar şöyle olacak;
* Evsel atıkların kaynağında, temiz bir şekilde toplanabilmesi için belediyeler, tüm su abonelerine iki ayrı renkte büyük boy çöp poşeti dağıtacak.
* Haneler geri dönüşümü mümkün olmayan mutfak, banyo çöplerini bir poşete; kâğıt, karton, plastik, alüminyum, şişe gibi dönüşümü mümkün olan ambalajları ise diğer poşete koyacak.
* Çöp kamyonları bir gün evsel atıkları, diğer gün dönüştürülebilir atıkları toplayacak.
ÇÖP KAMYONLARINA SINIR GETİRİLECEK
Bakanlık yetkilileri, abonelere alışkanlık kazandırana kadar poşetlerin belediyelerce verilebileceğini belirtirken, “İkili ayrıştırmayı başarabilirsek belediyelerin her gün çöp almasına da gerek kalmaz, haftada iki üç kez toplamak yeterli olur. Bu sayede atık toplama maliyetleri düşeceği gibi karbon salınımı da azalır. AB’de çöpler haftada bir alınır; her hanenin bir çöp limiti vardır, çöpü karışık atana 800 Euro ceza kesilir” dediler.
BAZI BELEDİYELER BAŞLADI BİLE
Sıfır Atık Hareketi, bazı belediyelerde farklı biçimlerde de olsa uygulanıyor. Örneğin Konya Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Kadıköy Belediyesi geri dönüştürülebilir atıkların kaynağında ayrıştırılması için büyük çaba sarf ederken, geliştirdikleri mobil uygulamalarla vatandaşın belediye sınırları içinde hangi atığını hangi noktaya bırakabileceğini gösteriyor. Bu sayede Kadıköy’de ambalaj, ilaç, cam, pil, bitkisel yağ, elektronik ile tekstil atıkların; Konya’da kâğıt, plastik, cam, metal, tekstil hafriyat, inert atıkların hangi noktalarda toplandığı harita üzerinde kolaylıkla gösteriliyor. İstanbul Bahçelievler Belediyesi ise hanelerden ücretsiz dağıttığı büyük mavi poşetlere bir hafta süreyle sadece kâğıt, karton, plastik, alüminyum ambalaj atıklarının ‘çöpe’ değmeksizin temiz bir şekilde atılmasını istiyor. Bir haftanın sonunda belediye araçlarıyla mavi torbalardaki geri dönüştürülebilir atıklar toplanarak, atık ayrışma noktalarına götürülüyor, buradan da geri kazanım tesislerine gönderiliyor.
Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen Ambalaj Komisyonu toplantısı da sıfır atık programı açısından önem teşkil ediyordu. Toplantıda market poşetlerinin 2026 yılındaki satış fiyatı tartışıldı. Tüketiciye 50 kuruşa satılan bir poşetin, ağırlık ve boyutlarına göre markete maliyetinin 50 ila 75 kuruş olduğu ortaya konulan toplantı sonrasında marketlerin Çevre Bakanlığı’na yazılı olarak fiyatın 2.5 liraya çıkarılmasını istedikleri öğrenildi. Söz konusu talebin makul olmadığını belirten yetkililer, tüketicinin alım gücüyle birlikte düşünüldüğünde 2.5 liranın yüksek olduğuna dikkat çektiler. 50 kuruşluk fiyatın, yüzde 25 olan yeniden değerleme oranında artırılması yönünde görüşler iletilirken Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, 2026’da uygulanabilecek fiyata ilişkin etki analizi yaparak nihai karar için önerisini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a sunacak.
SIFIR ATIK 8’İNCİ YILINDA
* Eylül 2017’de Emine Erdoğan’ın himayesinde başlatılan Sıfır Atık Projesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda küresel bir çevre hareketine dönüştü. Sekiz yılda 32.5 milyon ton kâğıt-karton, 9.1 milyon ton plastik, 3.1 milyon ton cam, 6.4 milyon ton metal, 23.4 milyon ton organik ve diğer geri dönüştürülebilir atık olmak üzere toplam 74.5 milyon ton atık geri kazanıldı.
* Geri dönüşümle ekonomiye 256 milyar TL’lik katkı sağlandı. Söz konusu tutar; 10 şehir hastanesi veya 500’den fazla okul inşa edebilecek bir kaynağa denk geliyor.
* 1.7 trilyon litrelik su tasarrufu da sağlayan bu geri kazanım, İstanbul’un yedi yıllık tüketimine eşdeğer suyun kaybolmaması anlamına geliyor.
* 54.6 milyar litrelik petrol tasarrufu ise Türkiye’deki tüm araçların yıllık yakıt tüketimine eşdeğer. Bu tasarrufla 552.7 milyon ağacın kesilmesi önleniyor ki bu Türkiye ormanlarının yüzde 6’sına, Amazon Ormanları’nda ise yaklaşık 10 bin kilometrekarelik alanına denk düşüyor.
* ‘8’inci Yılında 8 Milyar İnsan İçin’ sloganıyla sürdürülen Sıfır Atık Hareketi sayesinde 2017’de yüzde 13 olan geri kazanım oranı 2024’te yüzde 36.1’e çıkarken Türkiye, 2035 yılında geri kazanım oranınında yüzde 60’a ulaşmayı hedefliyor.
patronlardunyasi.com