Aktüel


Milliyet yazarı Aslı Öktener, Çağla Kutbat ile sörf konuştu.

İşte o röportaj:

Çeşme, Alaçatı deyince aklımıza deniz, kum, güneş, mavi panjurlu taş evler ve tabii ki windsurf (rüzgâr sörfü) geliyor. Ay başında yangın felaketiyle sarsılan Ege’nin cenneti, şimdilerde usulca yaralarını sarmaya çalışıyor. 15 yaşından bu yana sörf yapan ve bu alandaki birçok ödülün yanı sıra tecrübeli bir eğitmen olan Çağla Kubat, “Hayatımda yaşadığım en büyük korku ve kâbustu,” diye tanımladığı felaketi, “Hırvatistan’da yarışanların dışındaki 50 sporcumuz o gece koşarak okula geldi. Bizlere, ‘Malzemeler önemli değil, kulüp yaşasın, biz ne yapabiliriz?’ diye sordu. Herkes sürekli aradı, dua etti. Yangın devam ederken, okulunu kaybeden arkadaşlarımız bile gelip burada bizim yangınımızı söndürmek için yardım etti. İlerleyen saatlerde âdeta rüzgâr bize yardım etti, yönü değişti. O gece Çeşme’de çok güzel bir dayanışma yaşandı,” dedi. Ve Kubat’ın anlatımıyla büyük yangın, rüzgârın çocuklarını durduramadı, sporcular tehlike geçer geçmez okullarına döndü ve yaz kampları kapılarını açtı.

Çağla Kubat, Alaçatı’nın yerli ve yabancı sörf tutkunları için önemini ise şöyle anlattı: “Alaçatı, dünyada ‘windsurf cenneti’ olarak kabul ediliyor. Çünkü burası âdeta bu spor için özel olarak yaratılmış gibi. Sığ alanları çok fazla olduğu için eğitmenler çocuklara ayakta ders verebiliyor. 6 yaşından itibaren çocuklara güvenli şekilde ders verilebiliyor. İzlemesi de çok kolay. Âdeta bir futbol sahası gibi. Yarış başladığında, dönüşleri, sporcuların seslerini yukarıdan net şekilde görebiliyor, duyabiliyorsunuz. Diğer birçok yerde sporcuyu botla takip etmek gerekiyor ve bu zorlayıcı oluyor.”  Ülkemizin dört bir yanından windsurf tutkunlarını ağırladıklarını belirten Kubat, “Uluslararası yarışlar olduğunda ise Fransa, Aruba, Karayip Adaları, Meksika gibi dünyanın her yerinden sporcular geliyor. Sadece yarışmaya da gelmiyorlar; aileler de çocuklarını sörf ile tanıştırmak için Alaçatı’yı tercih ediyor,” diye konuştu.

HERKESE UYGUN EĞİTİM VAR 

Kubat, “Bu pahalı bir spor mu?” sorusuna ise “Euro bazında bakıldığında kesinlikle ucuz. Yurt dışında çok daha pahalı ve burada çok kaliteli hizmet alınıyor. Eğitmenlerimiz çok deneyimli ve hava koşulları oldukça uygun. Rüzgâr garanti, dalga sorunu yok. O yüzden paranızın karşılığını kesinlikle alıyorsunuz,” yanıtını verdi. Milli sporcular da yetiştirdiklerini belirten Çağla Kubat, “Ama burası sadece profesyonel değil, aynı zamanda sosyal, güvenli bir ortam da sunuyor. Alaçatı’da herkes kendi ihtiyacına uygun bir okul bulabiliyor” dedi.

ÇOCUK KAMPLARINDA FARKLI BRANŞLAR

Alaçatı’daki okullarda farklı eğitim paketleri sunuluyor. Üç haftalık çocuk kampları 30 bin liradan başlıyor. Eğitim haftanın üç günü sabah 10.30’da başlıyor. Kampta sadece sörf değil; voleybol, kickboks gibi farklı branşlara da yer veriliyor. Okullarda spor salonları da bulunuyor. Yetişkinler için ise birebir özel dersler var. ‘Beşlik paket’ denilen beş birebir dersten oluşan bu paketler, 20 bin lira civarında. Grup dersi değil; eğitmenle birebir oluyor. Her okulun yaş grubu hedefi ise farklı.

URLA’DA KİTESURF’E DAVET

2015 yılında Urla Surf House’un girişimiyle birlikte ulusal uçurtma sörfü spot’u ilan edilen Gülbahçe Sahili, bugün 7 farklı okulun faaliyet gösterdiği Türkiye’nin en yoğun uçurtma sörfü destinasyonlarından biri. Bölge, ülkemizin yanı sıra Almanya, Hollanda, Fransa, İsviçre ve İngiltere’den başta olmak üzere her gün yüzlerce kişiyi ağırlıyor.
Urla Surf House Uçurtma Sörfü Merkezi Müdürü Kadir Ergün, “Uçurtma sörfü, rüzgâra bağlı bir spor olduğu için öncelikle istikrarlı ve güvenli rüzgârın olduğu bölgelerde yapılmalıdır. Ayrıca eğitim için sığ ve dalgasız bir deniz yapısı, tehlikeli kaya, mercan ve tekne trafiğinin olmaması, bel hizasında su derinliği, eğitim alanı ile bağımsız kayan sporcuların ayrı olması gibi kriterler gerekir. Urla, bu tüm koşulları eksiksiz sağlayan ender bölgelerden biri. Ayrıca İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na olan yakınlığı sayesinde Avrupa’dan gelen sporcuların rahat ulaşabileceği bir konumda” dedi. Uçurtma sörfü eğitiminin genellikle 12 saatlik bir programdan oluştuğuna dikkat çeken Ergün, “5-6 rüzgârlı gün içinde tamamlanabilir. Eğitim özel ders ya da ikili grup dersi olarak verilir. Eğitimin mutlaka lisanslı eğitmenler tarafından verilmesi, ekipmanların düzenli olarak kontrol edilmesi ve bakımlı olması, rüzgâr hızının 20-25 knot aralığında sabit olmasına dikkat edilmesi, eğitim öncesi hava tahmini ve deniz koşullarının incelenmesi, başlangıç seviyesindeki kişilerin tek başına denize açılmaması önemlidir. Özel ve grup derslerinden oluşan eğitimlerde öğrencilere gerekli ekipmanlar, telsizli kask, video gibi ileri teknik destek hizmeti de veriliyor. Başlangıç paketi 400 (6 saat)- 800 (12 saat) euro arasında değişiyor. Grup fiyatları ise 250 (6 saat)-450 (9 saat) euro oluyor. Konaklamalı kampların fiyatı eğitim içeriklerine göre farklılık gösteriyor” diye konuştu.

ALAÇATI’NIN YENİ RÜZGÂRI

Alaçatı koyu, sabit rüzgâr yapısı ve doğal konumuyla hem Türkiye’de hem de dünyada windsurf, wingfoil ve kitesurf için en güvenli ve verimli eğitim alanlarından biri olarak kabul ediliyor. SunSurf Alaçatı ise bu benzersiz doğa avantajını, profesyonel eğitmenlerle, modern ekipmanlarla ve enerji dolu derslerle birleştirerek her seviyeye hitap eden bir deneyim sunuyor.
Alaçatı koyunun global surf sahnesindeki önemini bilen, yıllardır bu spora gönül vermiş deneyimli bir ekip tarafından kurulan SunSurf, sadece bir sörf okulu değil; aynı zamanda doğayla iç içe, samimi, enerjik bir yaşam alanı. Yılın tamamında Alaçatı’da yaşayan, bu işe tutkuyla bağlı kurucular ve eğitmenler, SunSurf’ü klasik bir spor okulu formatından çok daha fazlası haline getirmiş. Amatör ya da profesyonel olmanız fark etmiyor; burada herkesin rüzgârla tanışacağı bir alan var. Yaz boyunca düzenlenen çocuk kampları, genç yaşta bu sporla tanışmayı sağlarken; özel ders seçenekleriyle hem çocuklara hem de yetişkinlere birebir gelişim imkânı sunuluyor. Ekipte yer alan yerli eğitmenler ve farklı ülkelerden gelen gönüllü çalışanlar, sörf kültürünü evrensel bir dilde aktarıyor. Buraya gelen herkes, hangi dili konuşursa konuşsun, aynı tutkuyu paylaştığını anında hissediyor. Derslerin yanı sıra beach volley, denge tahtaları, plaj oyunları ve birlikte geçirilen keyifli zamanlarla burası aynı zamanda aktif bir sosyal alan.

URLA’DA KİTESURF’E DAVET

2015 yılında Urla Surf House’un girişimiyle birlikte ulusal uçurtma sörfü spot’u ilan edilen Gülbahçe Sahili, bugün 7 farklı okulun faaliyet gösterdiği Türkiye’nin en yoğun uçurtma sörfü destinasyonlarından biri. Bölge, ülkemizin yanı sıra Almanya, Hollanda, Fransa, İsviçre ve İngiltere’den başta olmak üzere her gün yüzlerce kişiyi ağırlıyor.
Urla Surf House Uçurtma Sörfü Merkezi Müdürü Kadir Ergün, “Uçurtma sörfü, rüzgâra bağlı bir spor olduğu için öncelikle istikrarlı ve güvenli rüzgârın olduğu bölgelerde yapılmalıdır. Ayrıca eğitim için sığ ve dalgasız bir deniz yapısı, tehlikeli kaya, mercan ve tekne trafiğinin olmaması, bel hizasında su derinliği, eğitim alanı ile bağımsız kayan sporcuların ayrı olması gibi kriterler gerekir. Urla, bu tüm koşulları eksiksiz sağlayan ender bölgelerden biri. Ayrıca İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na olan yakınlığı sayesinde Avrupa’dan gelen sporcuların rahat ulaşabileceği bir konumda” dedi. Uçurtma sörfü eğitiminin genellikle 12 saatlik bir programdan oluştuğuna dikkat çeken Ergün, “5-6 rüzgârlı gün içinde tamamlanabilir. Eğitim özel ders ya da ikili grup dersi olarak verilir. Eğitimin mutlaka lisanslı eğitmenler tarafından verilmesi, ekipmanların düzenli olarak kontrol edilmesi ve bakımlı olması, rüzgâr hızının 20-25 knot aralığında sabit olmasına dikkat edilmesi, eğitim öncesi hava tahmini ve deniz koşullarının incelenmesi, başlangıç seviyesindeki kişilerin tek başına denize açılmaması önemlidir. Özel ve grup derslerinden oluşan eğitimlerde öğrencilere gerekli ekipmanlar, telsizli kask, video gibi ileri teknik destek hizmeti de veriliyor. Başlangıç paketi 400 (6 saat)- 800 (12 saat) euro arasında değişiyor. Grup fiyatları ise 250 (6 saat)-450 (9 saat) euro oluyor. Konaklamalı kampların fiyatı eğitim içeriklerine göre farklılık gösteriyor” diye konuştu.

ÇOCUKLAR TABLETİ UNUTUYOR

Türkiye’nin en çok milli sporcu yetiştiren kulüplerinden olan EMR Windsurf and Sailing Club yaz dönemine dopdolu bir programla girenlerden. Çocuklar gün boyunca yalnızca sporla meşgul oluyor, dijital ekranlardan da uzaklaşıyor. Urla Gülbahçe’de gerçekleşen antrenmanlar 09.30-15.30 saatleri arasında yoğun fiziksel çalışma ve teknik gelişimle sürüyor. EMR Windsurf and Sailing Club, Avrupa ve Dünya şampiyonları çıkaran, IQ Foil sınıfında “kürsü kapatan” ilk kulüp ünvanına sahip ve bu sezon Milli Takım’a 14 sporcu kazandırmış. Türkiye Yelken Federasyonu’na bağlı olarak hizmet verdiklerine dikkat çeken antrenör Emirşah Polat, “Yelken; güç, denge ve kararlılık isteyen bir spor. Bizim amacımız sadece windsurf öğretmek değil; hayata hazırlamak. Bu kamp süreci, bir aktiviteden öte gerçek bir gelişim yolculuğu. Bu sporu yapan kolay kolay hastalanmaz, öngörüleri ve karar verme yetenekleri en üst seviyeye çıkar” diye konuştu. Her dönem iki hafta süren kamplar hafta içi düzenleniyor. Kamp sonunda yetenekli sporcular, kulübün takımına katılma ve ulusal turnuvalarda yer alma fırsatı da yakalıyor.

ÇEŞME’DE DÜNYA ŞAMPİYONASI

Ülkemizde motosurfe olan ilgi de artıyor. Türkiye Motosiklet Federasyonu tarafından ülkemizde ilk kez düzenlenen Dünya Motosurf Şampiyonası, geçen ay Çeşme’de gerçekleşti. “Beklediğimizin üzerinde bir ilgiyle karşılaştık” diye belirten TMS As Başkanı Mahmut Nedim Akülke, “Türkiye dahil 17 ülkeden 80 sporcu mücadele etti. 7 farklı kategoride büyük bir çekişmeye sahne oldu. Ülkemize gelen yabancı sporcular da oldukça memnun ayrıldılar. Bizi en çok heyecanlandıran şey ise motosurf gibi Türkiye’de henüz çok yeni sayılabilecek bir spora olan ilginin her geçen gün daha da artıyor olması. Şu anda sujeti ve flyboard branşlarında 70’e yakın sporcumuz var ve uluslararası şampiyonalarda da ülkemizi başarıyla temsil ediyorlar. Motosurf ise yaklaşık iki yıldır aktif olarak yapılıyor. Sporcu sayımız 30’a ulaştı. Kısa bir sürede Dünya Şampiyonası’nı ülkemize, özellikle de İzmir’e kazandırmış olmak bizim için ayrı bir gururdu” açıklamasını yaptı.

“MALİYETLİ BİR UĞRAŞ”

Motosurf’te yaş aralığının geniş olduğunu belirten Akülke, “Motorlu sörf tahtaları, şu anda genellikle 5 bin-15 bin euro arasında değişiyor. Tabii bu fiyatlar kullanılan markaya, modele ve teknik özelliklere göre artabiliyor. Bununla da bitmiyor; pervane, batarya, motor gibi yedek parçalar ve düzenli bakım da zamanla ek maliyet yaratıyor. Bunun yanı sıra kask, can yeleği, özel sörf kıyafetleri, ayakkabılar gibi koruyucu ekipmanlar da gerekiyor. Eğer kişi profesyonel seviyeye ulaşmak istiyorsa, bu kez işin içine özel eğitmenlerle çalışma ve uygun su alanlarına düzenli erişim gibi ihtiyaçlar giriyor. Hobi olarak başlamak isteyenler için bile motosurf maliyetli bir uğraş. Profesyonel seviyeye çıkıldığında ise klasik motor sporları kadar ciddi bir yatırım gerektiren bir branşa dönüşüyor. Teknoloji geliştikçe ve bu spor yaygınlaştıkça fiyatların zamanla daha ulaşılabilir hâle gelmesini bekliyoruz” dedi.

“ODAKLANMA GELİŞİYOR”

Motosurf’un yapılması için geniş su alanlarının bir arada olduğu yerlerin gerektiğini belirten Başkan Mahmut Nedim Akülke, “Doğa koşulları açısından baktığımızda, özellikle İzmir’in Çeşme gibi deniz kıyısı şehirlerimiz bu spor için oldukça uygun yerler. Ama ülkemizin coğrafi güzelliklerine sahip diğer illerinde de bu sporu çok rahat bir şekilde yapabilirsiniz. Eğitimler kişinin hedeflerine ve seviyesine göre değişiyor. Su üzerinde denge kurmak, hız kontrolünü sağlamak ve ani manevraları doğru şekilde yapabilmek yüksek bir dikkat gerektiriyor. Bu da kişinin odaklanma becerisini ciddi anlamda geliştiriyor. Akülke, motosurf’ün ülkemizde gelişebilmesi için öncelikle eğitim ve antrenman yapılabilecek sabit tesisler oluşturulması, bu spora özel kıyı düzenlemeleri, güvenlik önlemleri ve teknopark destekleri sağlanması, yarışçılara burs, antrenman ve ekipman, hali hazırdaki kulüplere ve yerli malzeme üretimine destek verilmesi, daha çok yarış düzenlenmesi ve gençlere yönelik farkındalık çalışmaları yapılması gerektiğini söyledi.

patronlardunyasi.com