Nergis Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cavit Çağlar, İbrahim Yazıcı’yı yatarak görmeye içinin dayanmadığını ve dua etmekten başka bir şey olmadığını söyledi.
Geçtiğimiz gün sabah saatlerinde geçirdiği kalp krizi sonrası hastaneye kaldırılan ve 2 gündür yoğun bakımdaki tedavisi süren Bursaspor Kulübü Başkanı İbrahim Yazıcı’ya ziyaretler sürüyor.
Nergis Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cavit Çağlar da, Yazıcı’nın tedavi gördüğü hastaneye gelerek doktorlardan bildi aldı.
Başkan Yazıcı’nın ailesine ‘geçmiş olsun’ dileğinde bulunan Çağlar, yaptığı açıklamada, “Allah’tan ümit kesilmez. Fazla diyecek bir şey yok. Allah yardımcısı olsun. Allah’a dua edeceğiz. Söyleyeceğimiz tek şey bu. Benim 50-55 yıllık arkadaşım. Beraber büyüdük. Dua etmekten başka bir şey yok. Kendisini görmedim. Eski haliyle hatırlayayım. İnşallah iyi olur da öyle görürüm. Yatarak onu görmeye için dayanmıyor” dedi.
Cavit Çağlar: ‘Hırsızsın sen! Bursaspor’u soyuyorsun’
İbrahim Yazıcı: ‘Esas hırsız sensin o..... çocuğu! Türkiye’yi soydun’
2010 yılında Ünlü İtalyan restoranı Papermoon’daki tüm müşterilerin gözü önünde yaşanan kavgada Yazıcı, Çağlar’ın boğazını sıkmıştı.
Bursa'nın iki ağır topunu sosyetenin uğrak mekanı Papermoon’da geçen hafta yumruk yumruğa kavga edecek duruma getiren kişi Bursaspor’un 20 yaşındaki yıldızı Sercan Yıldırım.. Öyle ki, Bursaspor Başkanı İbrahim Yazıcı ile kulübün eski başkanı ve Ekonomiden Sorumlu Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar, onlarca kişinin önünde ağır biçimde küfürleşiyorlar.. Eğer ortak arkadaşları araya girmese, Yazıcı’nın Çağlar’a ağır hasar vermesi işten bile değil.. Gelin bu heyecanlı hikâyenin öncesine ve sonrasına bakalım..
ÇAĞLAR, POLAT’IN GÖNÜLLÜ ARACISI
HİKAYENİN başlangıcı 22 Ocak cuma günü öğleden sonrasına dayanıyor.. Kasımpaşa-Bursa maçı yoğun kar yağışı nedeniyle iptal edilmiş.. Aynı akşam 19.00’da Ali Sami Yen’de G.Saray-G.Antep maçı var.. Maç öncesi G.Saray Başkanı Adnan Polat, yönetici Murat Yalçındağ, işadamı Samim Baki, federasyon asbaşkanı Levent Kızıl Papermoon restoranının bahçesinde lapa lapa yağan kara karşı viski-puro keyfi yapıyorlar.. Kasımpaşa-Bursa maçından çıkan Cavit Çağlar, yanında yakın arkadaşı, işadamı Hasan Şer ve G.Antep Başkanı İbrahim Kızıl ile restorana geliyorlar..
‘SAT DEDİM İŞTE’
MASA birden büyüyor, konu tabii ki futbol.. Adnan Polat, Çağlar’a “Sercan’ı almayı çok istiyoruz ama İbrahim Yazıcı nuh diyor, peygamber demiyor” şeklinde dert yanıyor.. Çağlar “Satmamak ne demek? Kaç para verdiniz en son?” diye soruyor.. Aldığı yanıt “6 milyon Euro artı 3 futbolcu. Ama Yazıcı 12 milyon Euro’dan 1 kuruş aşağıya inmiyor” oluyor.. Çağlar bu sefer iddialı biçimde “Kardeşim Bursa’da ben ne dersem o olur.. Ben ’sat’ dersem satar” diye iddialı biçimde konuya giriyor.. Nitekim, o konuşmanın ardından Yazıcı’yı telefonla arayıp “Bu parayı başka zaman bulamazsın.. Kulübün o kadar borcu var.. G.Saray’a satın gitsin” diye ısrar ediyor.. Yazıcı ise “Olmaz başkan.. Ben camiaya söz verdim.. Takım da iyi durumda.. Söz verdiğim paranın altına satarsam Bursaspor taraftarının yüzüne bakamam” diye diretiyor.. Bu konuşma ikili arasındaki iplerin gerilmesine sebep oluyor.. Sonuçta Çağlar, ’ağır abi’ olarak devreye girmesine rağmen sözünü yediğini düşünüyor..
İKİNCİ raund ise 29 Ocak Cuma gecesi yaşanıyor.. Yer, yine Papermoon.. İbrahim Yazıcı, işadamları Hasan Şer, Mustafa Kefeli ve Faruk Pala ile akşam yemeği yiyor.. O sırada Çağlar da oraya geliyor.. Doğal olarak masaya uğruyor.. Konu yeniden Sercan’a geliyor.. Ve ortam hararetleniyor..
İşte görgü şahitlerinin ağzından o gece:
Yazıcı’ya boğaz sıktıran o diyalog
ÇAĞLAR: “Bana bak İbrahim, Sercan meselesinde beni ilk araya sokan sensin.. Bursaspor fazla para kazansın diye devreye girdim, 5.5 milyon Euro’luk ilk teklifi 6 milyon Euro+3 oyuncuya kadar çıkardım.. Daha ne istiyorsun?”
YAZICI: “Başkan, durumlar değişti.. Artık Sercan’ı satmıyorum.. İstediğim 12 milyon Euro’yu vermiyorlar.. Hem sen ne hakla sağda-solda benimle ilgili ’Asarım, keserim’ diye konuşuyorsun.. Sana yakışmıyor..”
(Sesler artık yükselmeye başlıyor..)
ÇAĞLAR: “Sana mı soracağım ne konuşacağımı.. Sercan’ı satmamakla hata ediyorsun.. Tabii Recep Altepe’nin (Bursa Belediye Başkanı) yaptığı kampanyaya, Digitürk’ten gelecek paraya güveniyorsun.. Kahramanlık yapıyorsun..”
YAZICI: “Sesini yükseltme.. Canım ne isterse yaparım.. Sonra sen kim olarak böyle konuşuyorsun? Bursa’nın başkanı benim.. Biz senin esaretin altında değiliz..”
ÇAĞLAR: “Bursa benden sorulur.. Hırsızsınız hepiniz.. Yarın Divan’da hesap soracağım..”
(İşte bu noktada Yazıcı çileden çıkıyor.. “Sen kimsin ulan, benimle böyle konuşuyorsun?” diye ayağa kalkıyor, Çağlar’ın boğazını sıkıyor.. Hasan Şer güçbela ikiliyi ayırıyor.. Yazıcı hırsını alamıyor..)
YAZICI: “Asıl hırsız sensin be, Türkiye’yi soydun, doymadın..”
ÇAĞLAR: “Seni Divan Kurulu’na verip rezil edeceğim.. Bursaspor’dan atacağım..”
YAZICI: “Elinden geleni ardına koyma o..... çocuğu! G...n yiyorsa yarın Divan’a da gel, bakalım ne yapacaksın?”
GAZETECİ DÖVEN BAŞKAN
SERCAN Yıldırım’ın G.Saray’a transferiyle ilgili olarak eski Bakan Cavit Çağlar ile Papermoon’da kavga eden ve Çağlar’ın boğazını sıkan Bursaspor Başkanı İbrahim Yazıcı, 13 Ekim 2009 tarihinde Habertürk Gazetesi muhabiri Erhan Telli’yi de tokatlamıştı.. O olayın da çok ilginç detayları vardı.. Telli, 13 Ekim’deki haberinde Yazıcı’yı kaynak göstererek Terim’in federasyonla ilgili şikayetlerini yazmıştı.. Haber çıktıktan sonra Terim Yazıcı’ya sitemde bulunmuş, bunun üzerine sinirlenen Yazıcı, korumasının eşliğinde Bursa Atatürk Stadı’nda sıkıştırdığı Telli’yi tokatlamıştı.. Yazıcı, olay sonrası Lig TV’ye çıkarak “Ben böyle bir şey yapmadım” demişti.. Erhan Telli’nin bu konuda açtığı dava hâlâ sürüyor..