Fenerbahçe, 20 Eylül'de olağanüstü kongreye gidiyor.
Şimdiye kadar yeterli imzayı toplayarak kongrede adaylığını açıklayan üç isimden biri olan Sadettin Saran bugün bir basın toplantısı düzenledi.
Saran'ın açıklamalarından öne çıkan satırlar şu şekilde:
"GÖRÜŞTÜĞÜMÜZ KİŞİLER VAR"
"Hayatı boyunca alkışlanmaya alışık insanlar, ilk kez alkışlanmadığı zaman dağılırlar. Ben yönetimimden memnunum onlara güveniyorum. Birkaç değişiklik olabilir, konuştuğumuz isimler var."
"VERİLMEYEN SÖZLERİ TUTACAĞIZ"
"Bir kısır döngü içindeyiz. Benim gördüğüm eksiklik şu; belirli yerlere gidiliyor ama alt tabakaya inilmiyor. Bu seçim sürecinde ilk defa Ankara'da bir seçim ofisi kurduk. Bize her yerde destek olacak önemli insanlar var. Herkesin elini sıkıp, harekete geçeceğiz."
"Bugün, Fenerbahçe’nin değişime ihtiyacı olduğunu görüyoruz ve inşallah değiştireceğiz. Tutulmayan sözleri tutacağız."
"Benim için birinci öncelik ailem, ikinci işim, üçüncü Fenerbahçe’ydi. Artık ikinci Fenerbahçe. Kurup bugünlere getirdiğim şirketlerimden feragat ediyorum."
"Para konusundan bir Fenerbahçeli olarak rahatsızım. Fenerbahçe'nin 300 milyon $ geliri var. Fenerbahçe, birilerinin cebine bakıyormuş gibi bir durum ortaya çıkıyor. Fenerbahçe'de kimseyi endişelendirecek bir durum yok. Fenerbahçe'de kaynak yaratma sorunu yok.
"Fenerbahçe'nin harcama sorunu var. 2 türlü harcama vardır; iyi huylu ve kötü huylu harcama. İyi huyluyu harcarsın ve sana geri gelir. Kötü huylu harcama ise harcadığında sana geri dönmez. Ben ekonomist değilim ama her işi erbabına bırakma zihniyetindeyim.""Samandıra'da bir ölü toprağı var, gelir gelmez hocamızla konuşacağız. Bu ölü toprağını atmamız lazım. Yurt dışında takımları Şampiyonlar Ligi'ne çıkaran bir ekip ve Türkiye'de de Fenerbahçe'yi iyi bilen isimlerden bir ekip kuracağız. Onlara sadece 'izleyin' dedim."
"Üç ana başlık, Fenerbahçe'nin iletişim sorunu var, karar mekanizmasında sorun var, üçüncü de futbol aklı. Bunları daha iyi yapabileceğimiz için adayız.""Benim uykularımı kaçıran düşünce, seçimi nasıl kazanırım değil; kazandıktan sonra nasıl başarılı olurum düşüncesi.""Aziz Bey'le umarım görüşeceğim ama destek istemeyeceğim. Hakan Bilal Bey'e birleşme için haber gönderdim ama şu ana kadar tarafımıza herhangi bir talep gelmedi."
Ben “birlik beraberlik” lafını söylerken, siyaset olsun diye söylemiyorum. Fenerbahçe’nin ihtiyacı olan şey bu. “Birlik beraberlik” diyenler, sağda solda bakanlığı arıyorlar. Bu süreci mümkün olduğu kadar sakin yürütmeye çalışıyorum.
"Sosyal medya bütün Türkiye'nin sorunu. Bunu çözeceğiz demiyoruz ama açık ve şeffaf olacağız. Yapıcı eleştiriye açığım. İstifa diye bağıranın kombinesini iptal etmem. Adil ve şeffaf davranırsan yıkıcı eleştiriye de yapıcıya çevirebilirsin. Koskoca dünya kulübü, birilerinin cebine muhtaç değil. Sürekli böyle bir algı oluşturuluyor. Ben bundan rahatsızım. Fenerbahçe'nin hiç kimseye ihtiyacı yok. Korkulacak durum da yok. Kaynak yaratma sorunu da yok."
"Geçenlerde Barcelona'nın başkanıyla görüştüm. "Biz dünya kulübüyüz." dedim. Hafif alaycı şekilde "Nasıl dünya kulübüsünüz?" dedi. "Sen olimpiyatlara kaç sporcu gönderdin? Biz 250 tane gönderdik!" dedim."
"Bazı arkadaşlar bana, 'yönetime salla' diyor. Ben bunu yapmayacağım. Ben bir babayım, yönetimdeki arkadaşlarımızın çoğu baba. Gençlere, çocuklarımıza örnek olmamız gerekiyor. Oy alacağım diye popülist davranarak prensiplerimden taviz vermek istemiyorum."
Mourinho ile ayrılık konusunda benimle de iletişime geçmelerini isterdim. Olmadı, sağlık olsun. Eğer yeni hoca alınmamış olsaydı, seçimi kazandığım gün Aykut Kocaman ve Volkan Demirel'i hemen Samandıra'ya davet edecektim. Tekmeye kafa atan bir kadro kuracağız. Biz kendimizden emin olmasak bu işe girmeyiz."
"FBTV'ye çıkacağız. Ali Bey bu konularda çok şeffaf. Yalnız kendisiyle ortak bir yayına çıkmayı düşünmüyoruz.""Fenerbahçe'nin 21.5 milyar lira borcu var.""Tribünün içinden gelen yönetici arkadaşlarımız var. Herkese eşit mesafede olacağız. Bizim için Fenerbahçeli olması önemli. Düzgün olması, oyuncularımızı samimi biçimde destekliyor olması önemli. Fenerbahçe'nin adını kullanarak sanki Fenerbahçe'yi çok seviyormuş gibi olup da zarar verenler var. Onlarla ayrı ilgileneceğiz."
"Devlet memuru çocuğu olarak Amerika'ya gitmem söz konusu değildi ama milli sporcu olarak Amerika'ya gittim. Spor işine girdik. Bir yayıncılıkla, elimizde bir kasetle, bugün Avrupa'nın içerik konusunda en büyük 3 şirketinizden biriyiz. FIFA, UEFA, FIBA, NBA nereye giderseniz gidin Saran'ı bilirler."